40'ı aşkın işçinin Kovid-19 testi pozitif çıktı ama...
Çanakkale'de üretim yapan Dardanel fabrikasında kırkı aşkın işçinin Kovid-19 testi pozitif çıkınca işveren 26 Temmuz'dan başlamak üzere 15 gün boyunca fabrikanın kapalı devre üretim yapılmasına karar verdi..."Dardanel, işçilere ve sağlığa zararlıdır!"
Çanakkale Dardanel fabrikasında işçilerin
fabrikaya kapatılarak çalıştırılmasıyla ilgili DİSK Yönetim Kurulu adına
Yönetim Kurulu Üyesi Seyit Aslan'ın şirketin Genel Müdürlük binası
önünde yaptığı açıklama:
Çanakkale'de üretim yapan Dardanel fabrikasında kırkı aşkın işçinin
Kovid-19 testi pozitif çıkınca işveren 26 Temmuz'dan başlamak üzere 15
gün boyunca fabrikanın kapalı devre üretim yapılmasına karar verdi.
İşveren bu hukuk ve insanlık dışı kararı alırken Çanakkale Valiliği İl
Umumi Hıfzıssıhha Kurulu'nun Dardanel Önentaş Gıda Sanayi AŞ için almış
olduğu 15 günlük karantina kararını dayanak gösterdi.
Ancak Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı'nın yapmış olduğu açıklama,
kararın aceleye geldiği ve yeterli bir inceleme yapılmadan imzalandığı
yönündedir. Kovid-19 virüsünün tüm il çapına yayılması riski karşısında
yapılması gerekeni kentin tüm yöneticileri bilmektedir:
İşçilerin ve
halkın sağlığı için işletmenin 15 gün süreyle kapatılması, işçilerin
aileleriyle birlikte etkili bir karantina süresi geçirmesi
gerekmektedir. Ancak herkesin bildiği bu bilimsel gerçek, İl Umumi
Hıfzıssıhha Kurulu'nun almış olduğu karara yazılmamıştır.
İşçilerin
çalıştırılıp çalıştırılmayacağı tümüyle işverenin insafına
bırakılmıştır.
İşveren tarafından üretime ara verilmemiş, tüm koşullar zorlanarak
üretime devam edilmiştir ve edilmektedir. "Kapalı devre çalışma sistemi”
adı altında üretimin sürmesi tümüyle hukuk dışıdır, yasal dayanağı
yoktur.
Çalışma, Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı,
işçileri ve halkın sağlığını tehdit eden bu hukuksuzluğa duyarsız
kalmış, şu ana kadar yazılı taleplerimize bir cevap vermemiştir.
Çanakkale Valiliği, Belediye Başkanlığı ve İl Umumi Hıfzıssıhha
Kurulu'na yazdığımız yazılara da yanıt gelmemiştir.
Son dönemlerde Kovid-19 salgını ülke çapında yeniden hız kazanmış,
işçiler işyerlerinde kitlesel olarak koronavirüse yakalanmaya
başlamıştır.
İşçilerin ve halkın sağlığı pahasına "çarklar dönecek”
ısrarı ile duyurulan normalleşme sürecinde, "sürü bağışıklığı”
politikası devam etmekte, Kovid-19 bir işçi sınıfı hastalığı olarak
yayılmaktadır.
Dardanel'de çalışan ve yüzde 95'i kadınlardan oluşan 1000'e yakın işçi
tedirgin ve kaygılıdır. İşçiler işten atılma ve işsiz kalma korkusu
nedeniyle, yurtlarda kalarak çalışmak zorunda kalmışlardır. İşyerindeki
keyfi uygulamalar ve baskılar işçileri derinden yaralamaktadır.
Aileler,
çocuklar ve işçiler diken üstündedirler ve kendilerini güvencede
görmemektedirler. Karın tokluğuna çalışmak zorunda kalan Dardanel
işçilerine bir de ölümüne üretim dayatılmaktadır.
Israrla soruyoruz:
Neden 15 gün üretimi durdurarak tüm işçiler karantinaya alınmamıştır?
15 gün üretim yapılmadığında Dardanel mi batacaktır, ülke darboğaza mı
girecektir?
Milli güvenlik ve sağlık mı etkilenecektir?
Kaz Dağları'nın delik deşik edilmesine, siyanürle altın aranmasına ses
çıkarmayanlar, teşvik edenler, doğa için buluşanları karga tulumba
gözaltına alanlar nedense Dardanel işvereninin haksız, hukuksuz ve
sağlığı tehdit eden uygulamalarına bir şey dememekte, demek
istememektedir.
Patron örgütlerinin dehşet verici talepleri hukuk dışı biçimde devreye
sokulmaktadır. MÜSİAD'ın izole üretim merkezleri, MESS'in MESS-Safe
(Elektronik pranga) gibi işçiler üzerinde baskıyı ve denetimi artırmaya
yönelik projeleri hayata geçirilmeye başlanmıştır. İşverenlerin bu
tutumu iktidarın "İşçilerin yaşamı pahasına çarklar dönsün” diye
özetlenebilecek politikalarından bağımsız değildir. İşçiler birleşmediği
ve örgütlenmediği sürece durum değişmeyecektir.
DİSK olarak salgının önlenmesi konusunda önerilerimizi defalarca
söyledik ve söylemeye devam edeceğiz. Salgının önlenmesi, işçilerin
sağlıklı koşullarda ve ortamlarda çalışması için etkin bir karantina
gereklidir. Karantina sürecinde çalıştırma zorunlu değildir, kabul
edilemez bir uygulamadır, sağlığa zararlıdır.
Güncel verilerle, Dardanel fabrikasında 150'yi aşkın işçinin Kovid-19
testinin pozitif olması, 56 işçinin hastanede yatması sonucu, testi
pozitif işçi sayısının giderek yükselmeye devam edeceği ve bu durumun
işçilerin sağlığını olumsuz etkileyeceği açıktır. Dardanel örneğinden
hareketle, salgına karşı işçilerin ve halkın sağlığının korunması için
yapılması gerekenleri bir kez daha sıralıyoruz:
İşverenin "her koşulda üretim yaparız” mantığı işçilerin yaşam ve sağlık
haklarını tehlikeye atmaktadır.
Dardanel 15 gün boyunca üretime ara
vermeli, işçiler ve aileleri 15 gün etkin karantinaya alınmalı, aynı
zamanda işçiler ve aileleri yaygın testten geçirilmeli. 15 günlük süre
sonucunda korona virüs testi negatif çıkan işçiler çalışmaya başlamalı,
testi pozitif çıkanların tedavileri devam etmelidir.
Fabrikanın sendikamızın denetimine açılması işçilerin sağlığı ve
kendilerini güvende hissetmeleri açısından gereklidir.
İl Hıfzıssıhha Kurulu'nun aldığı kararlar fabrikada salgın açısından
gelinen aşamanın ciddiyetini göstermesi açısından çarpıcıdır. Ancak
bununla birlikte işçilerin sağlığının Türk Tabipleri Birliği ve
Çanakkale Tabip Odası tarafından oluşturulacak bir heyet tarafından
takibi gereklidir.
Çok sayıda işçinin hastanede yatmasına rağmen fabrikadaki işçilere ve
ailelerine test yapılmaması manidardır.
Hızlı bir şekilde şikayeti olsun
ya da olmasın tüm işçilere ve ailelerine yaygın test yapılmalıdır.
Test sonucu pozitif olanlar hastanede takip edilmeli ve iş güvenceleri
sağlanmalıdır.
İşçilerin örgütsüzlüğü, işçilerin sağlığını da olumsuz etkilemektedir.
Dardanel fabrikalarında örgütlenmenin önündeki engeller ve baskılar
kaldırılmalıdır.