Menzilciler mezarları yıkıp yol yaptı!
Adıyaman Kahta'da Menzil Tarikatı üç köyün ortak mezarlığı üzerinden yol geçirdi. Köylüler cemaatin bölgede devlet yerine geçtiğini dile getirerek "Sesimizi çıkarttığımız zaman kimse duymuyor. Artık dayanacak gücümüz kalmadı" dedi...
Menzilciler mezarları yıkıp yol yaptı!
Menzil cemaati için Adıyaman’ın Kahta
ilçesine bağlı Elbeyi, Ortaköy, Göçeri köylerinin mezarlığından yol
geçirildiği belirtildi.
Bianet’ten Hikmet Adal’ın haberine göre, Ortaköy sakinlerinden biri,
tahrip edilen mezarlığın köylünün tapulu arazisi olduğunu söyleyerek
yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Menzil Tarikatı buraya gelmeden önce köyümüzün bir yolu vardı. Menzil
köyünün içinden geçiyordu. Tarikat bu köye geldikten sonra yolu
kapattılar. Daha sonra kendi topraklarından geçirmeden başka bir yol
açtılar bize.
Yol sadece diğer köylünün topraklarından geçti. Bize bu yolu dayattılar.
Eski yola da büyük bir demir kapı koydular ki geçemeyelim. Şimdi ise
yol genişletme bahanesiyle eski yol üzerinde bulunan mezarlıklarımızı
tahrip ettiler."
Yol genişletme çalışmasını devletin değil, tarikatın yaptığını söyleyen
köylüler “Köylülerle tarikat sürekli karşı karşıya bırakılıyor. Daha
önce de benzer durumlar oldu. Birçok kez karşı karşıya getirildik. Ama
nereye şikâyet etsek sonuç alamadık. Açtığımız davalar haftasında
düşürüldü.
Mesela benzer şekilde bizim toprağımızdan kendilerine özel yaptıkları
havuza yol götüreceklerdi. Ama ortada ne bir plan ne de bir izin vardı.
Resmi bir evrak, belge görmek istedik. Tabii ki göstermediler” dedi.
JANDARMA DA MENZİL'DEN YANA
Mezarları tahrip edilen köylüler şöyle devam etti:
"Şikayet ettik. Jandarma Karakolu’nun komutanı tarikatın yanında durdu.
Yanımıza kaymakamın sözlü emriyle geldiğini söyledi. Bizi tehdit etti.
Şimdi de biz biliyoruz ki bu yol için de kimse izin almadı. Ama herkes
korkuyor, herkes çekiniyor.
ERDEM: EN AZ 50 MEZAR YOK
Kahta Belediyesi Meclis Üyesi Adnan Erdem’in söyledikleri de, köylülerin
sözlerini doğrular nitelikte. 50 mezarın tahrip edildiğini söyleyen
Erdem, haksızlıklara karşı durduklarında tehdit edildiklerini söylüyor.
Bazı mezarlarda kefenlerin dahi bozulmadan yüzeye çıkartıldığını
söyleyen Erdem, kemiklerin alelacele toplatıldığını ekliyor:
"Bizim köyün yolu eskiden Menzil köyünün içinden geçiyordu. Menzil
tarikatı bir gün geldi ve dedi ki ‘Siz bize zarar veriyorsunuz.’
Yolların dar olduğunu, arabalarının çizildiğini söylediler. Sonuçta
köylüyüz, traktör kullanıyoruz. Olabilir dedik. Eğer zarar veriyorsak
bize bir yol göstermelerini istedik. Göstermediler. Aradan bir süre
geçti, bu sefer yolumuzu kapatacaklarını söylediler.
Köylü karşı çıktı.
Belli mercilere gittik ama bir şey çıkmadı. Sonra da yolu kapattılar.
Bize de bir yol açtılar ki yayan gidip gelelim. Açılan yola birkaç ay
sonrada turnike gibi demir kapı vurdular. Kapıyı istedikleri zaman
kilitliyorlardı. Yani köylünün yolu kapandı.
Dün de akşam 10.00 civarı bir haber geldi. Yolu genişletmek için köy
mezarlığının kazıldığını söyledi arkadaşlar. Kazılan yerin yol
olmadığını söyledim. İnanamadım. Menzil böyle bir şey yapmaz dedim.
Sabah kalkıp gittiğimde gerçekten de mezarların yıkıldığı bir tabloyla
karşılaştım. Mezarlarımızı deşmişler. İnanın mezarların yarısı yoktu.
İnsan mezarları bozar mı hiç? Hiç vicdanınız sızlamadı mı?
"KÖYLÜLERİ İŞTEN ÇIKARTACAKLAR"
Cemaat sorumlularıyla görüşmeye gittiğinde tehdit edildiğini söyleyen
Erdem, ilk olarak fotoğraf çekmelerine karşı çıktıklarını da söyledi.
Erdem, Adıyaman’ın büyükşehir belediyesi olmamasından dolayı belediyenin
sadece Kahta’nın sınırları içinde yetkili olduğunu, ilçe merkezi
dışındaki yerlere de ya İl Özel İdaresinin ya da Kaymakamlığın yetki
alanında olduğunu anlattı.
İsrail Filistin’in bir tane mezarını bozsa Türkiye’nin ayağa kalkacağını
söyleyen Erdem “Ama konu bizim mezarlarımıza gelince herkes sustu”
diyor.
Menzil'in kendilerini artık burada barındırmak istemediğini söyleyen
Erdem, bu yapının bölgede devlet yerine geçtiğini anlatıyor:
"Tarikatın gücü herkese yetiyor. Olay yaşandıktan sonra tepki gösterince
köylülerin listesini istemişler. Menzil tarıkatıyla çalışan, onlarla iş
yapan kişileri işten çıkartacaklar çünkü. Bugün olmasa yarın
çıkartacaklar. Sesimizi çıkarttığımız zaman kimse duymuyor. Artık
dayanacak gücümüz kalmadı. Mezarlıklarımızın tahrip edilmesi vicdanımızı
çok yaraladı."