20 kentin ‘bulaşıcı hastalık’ tanımlı vefat sayıları
CHP koronavirüs ile ilgili acil eylem planı hazırladı. Planda, 14 gün kapatma ve acil olarak da kapanma sonrası yurttaşlara maddi destek sağlanması çağrısı yapıldı...
CHP,
20 kentin ‘bulaşıcı hastalık’ tanımlı
vefat sayılarını açıkladı
CHP Covid-19 Danışma Kurulu, salgınla
ilgili acil eylem planını açıkladı, 20 kentin ‘bulaşıcı hastalık’ ölüm
verilerini paylaştı...
CHP’nin açıkladığı sayılara göre sadece bu 20 ilde
‘bulaşıcı hastalık’ tanımlı can kaybı sayısı, Türkiye geneli açıklanan
toplam Covid-19 can kaybının neredeyse 2 katı.
CHP Covid-19 Danışma Kurulu, önlemlerin etkinliğinin ölçülmesi,
izlenmesi ve ihtiyaca göre yeniden tasarlanabilmesi için gerçek
verilerin şeffaf biçimde kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini bildirdi.
Danışma Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'deki ilk
koronavirüs vakasının duyurulduğu tarihten bu yana 9 ay geçtiği ve
pandeminin bütün hızıyla sürdüğü belirtildi.
İktidarın başından itibaren pandemiyi değil, algıyı yönetmeyi seçtiği
vurgulanan açıklamada, halkın sağlığının korunması için uygulanacak
politikaları belirlerken meslek örgütleri, sağlık alanındaki sendikalar,
yerel yönetimleri ve bilim insanlarının süreçlere dahil edilmediği
belirtildi.
CHP'nin pandeminin başlangıcından itibaren iktidara sürecin şeffaf
yürütülmesi çağrısı yaparken, bu süre içerisinde konunun uzmanı bilim
insanlarını, meslek örgütlerinden temsilcileri, siyasetçileri ve
politika yapıcıları ortak bir masa etrafında buluşturduğu Covid-19
Danışma Kurulunu oluşturduğu kaydedilen açıklamada, kurulun bu hafta
gerçekleştirdiği toplantıda, CHP'li 11 Büyükşehir ve 9 il belediyesinden
alınan verileri değerlendirildiği aktarıldı.
20 KENTTE 21 BİN ‘BULAŞICI HASTALIK’ ÖLÜMÜ
Bu değerlendirmede, mart ayından 24 Kasım 2020 tarihine kadar Covid-19
ve bulaşıcı hastalık sebebiyle bu illerde toplam 21 bin 84 kişinin vefat
ettiği tespit edildiği, aynı tarihler arasında Sağlık Bakanlığının ise
12 bin 511 kişinin Covid-19 sebebiyle yaşamını yitirdiğini raporladığı
belirtildi.
Danışma Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
CHP COVID-19 Danışma Kurulu, pandeminin gerçek boyutuna dair sağlıklı
değerlendirmeler yapılmasının başarılı bir pandemi yönetiminin ayrılmaz
parçası olduğundan hareketle, bu hafta gerçekleştirdiği toplantıda, 11
Büyükşehir ve 9 İl Belediyemizden alınan verileri değerlendirmiştir.
Bu
değerlendirmede, Mart ayından 24 Kasım 2020 tarihine kadar COVID-19 ve
bulaşıcı hastalık sebebiyle bu illerde toplam 21.084 vatandaşımızın
vefat ettiği tespit edilmiştir. Aynı tarihler arasında Sağlık Bakanlığı
ise 12.511 vatandaşımızın COVID-19 sebebiyle yaşamını yitirdiğini
raporlamıştır.
Kurulda görev yapan bilim insanları verilerdeki bu büyük farklılıktan
hareketle ve vefatların özellikle Kasım ayındaki artışına dikkat
çekerek, salgınla mücadelede halk sağlığı adına kapsamlı bir çözüm
önerisi paketine acil ihtiyacı tespit etmektedir.
5 ANA BAŞLIKTA ACİL EYLEM PLANI
Kurulda görev yapan bilim insanlarının halk sağlığı adına 5 ana başlıkta
Acil Eylem Planı oluşturdukları vurgulanan açıklamada, Sağlık Bakanlığı
başta olmak üzere iktidar vakit kaybetmeden bu önerileri uygulamaya
koymaya çağrıldı.
Eylem planının ilk maddesi "kurumsal işleyiş" olarak tanımlanırken, bu
maddede, önlemlerin etkinliğinin ölçülmesi, izlenmesi ve ihtiyaca göre
yeniden tasarlanabilmesi için gerçek verilerin şeffaf biçimde kamuoyuyla
paylaşılması istendi. Bilim Kurulu toplantılarının kararlarının Bilim
Kurulu üyeleri arasından seçilecek bir sözcü tarafından topluma
açıklanması gerektiği de belirtildi.
Hem merkezi düzeyde hem de illerde, meslek örgütlerinin, sağlık
alanındaki sendikaların ve yerel yönetimlerin karar verme süreçlerine
katılımlarının sağlanması gerektiği vurgulanan açıklamada, bu amaçla tüm
il hıfzıssıhha kurullarında ve il pandemi kurullarında sağlık meslek
örgütlerinin temsil edilmelerinin ivedi olarak sağlanması gerektiği
kaydedildi.
"Sosyal Politikalar" başlığında sosyal devletin gerekliliği olarak halka
kapanma sürecinde doğrudan ve karşılıksız gelir desteği verilmesi
şartıyla virüsün en uzun kuluçka süresi olan en az 14 gün boyunca
kesintisiz olarak "kapanma" sağlanması gerektiğine vurgu yapıldı.
"Sağlık Politikaları" başlığında da hastalık teşhisinin netleştiği an
ilaçların bekletilmeden temininin sağlanması, izolasyona tabi olan ve
evde tedavi edilen hastalara, etkin ve sürdürülebilir evde sağlık
hizmeti sunulması istendi.
Ayrıca, özel hastanelerin yoğun bakım
sistemlerinin kamunun kullanımına açılması, hasta yatışlarının ise il
bazında merkezi olarak yönetilmesi gerektiği belirtildi. Başta sağlık
çalışanları olmak üzere Dünya Sağlık Örgütü'nün önerisi ışığında risk
altındaki kişilere rutin aralıklarla test yapılması, test sayılarının
arttırılması ve yaygınlaştırılması da istendi.
"Sağlık Emekçileri" başlığında ise, sağlıkta, sosyal hizmetlerde ve
sağlık çalışanlarının güvenliğini de sağlayacak şekilde personel
açıklarının giderilmesi, atanamayan tüm sağlıkçıların atamasının
gerçekleştirilmesi gerektiği belirtildi. Sağlık çalışanlarının barınma
ve ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi istenen başlıkta, talep eden sağlık
çalışanlarına kamu, özel misafirhanelerinin tahsis edilmesi, sağlık
kuruluşlarında çalışanlara pandemi süresince toplu taşımadan ücretsiz
yararlanma, filyasyon ekiplerinde çalışanlara ise evlerinden
alınıp/bırakılma olanağı sağlanması gerektiğinin altı çizildi.
Kurulun acil eylem planının "Aşı" başlığında ise grip aşısına dair
Sağlık Bakanlığının acilen yeterli aşı alımına dönük adımları atması
istendi.
Türkiye’de yapılan koronavirüs aşı çalışmalarına kamu desteğinin
sağlanması istenen başlıkta, "Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü"nün
yeniden açılması gerektiği kaydedildi.
PLANIN TAMAMI
CHP’nin açıkladığı acil eylem planının tamamı şöyle:
CHP COVID-19 DANIŞMA KURULU ACİL EYLEM PLANI – KASIM 2020
I. KURUMSAL İŞLEYİŞ
1. Önlemlerin etkinliğinin ölçülmesi, izlenmesi ve ihtiyaca göre yeniden
tasarlanabilmesi için gerçek veriler şeffaf biçimde kamuoyuyla
paylaşılmalıdır. Pandeminin başlangıcından bu yana il/ilçe merkezlerine
göre tüm doğrulanmış olgular ve ölümler ile salgına ilişkin sağlık
göstergeleri (Zamana bağlı üreme sayısı, ikincil atak hızı vb.)
açıklanmalıdır. Bu veriler üzerinden salgının seyri bilimsel bir
perspektiften ortaya konulmalıdır.
2. Bilim Kurulu toplantılarının kararları Bilim Kurulu üyeleri arasından
seçilecek ‘Bilim Kurulu Sözcüsü’ tarafından topluma açıklanmalıdır.
3. Hem merkezi düzeyde hem de illerde, meslek örgütlerinin, sağlık
alanındaki sendikaların ve yerel yönetimlerin karar verme süreçlerine
katılımları sağlanmalıdır. Bu amaçla tüm il hıfzıssıhha kurullarında ve
il pandemi kurullarında sağlık meslek örgütlerinin temsil edilmeleri
ivedi olarak sağlanmalıdır. Oluşturulacak yerel COVID-19 İzleme
Kurulları bölgesel verileri kamuoyuyla paylaşmalı, bölgesel ihtiyaç
farklılıklarını ortaya koymalı ve sosyal destek programları
tasarlamalıdır.
4. İl hıfzıssıhha kurullarının yerel gerçeklikleri göz önüne alarak
yerelden önlem, takip ve yönetiminin araçlarını oluşturması
sağlanmalıdır.
5. Bölgesel stratejiler geliştirilirken bir yandan da farklı yaş
gruplarına, özellikle 65 yaş üstü ve 20 yaş altına dönük uygulanan
önlemlerin etkinliği bilimsel olarak değerlendirilerek politikalar
tasarlanmalıdır.
II. SOSYAL POLİTİKALAR
6. Sosyal devlet gerekliliği olarak halka kapanma sürecinde doğrudan ve
karşılıksız gelir desteği verilmesi (örneğin; esnafa kira desteği,
çalışanlar ve işsiz kalanlara İşsizlik Sigorta Fonu kullanılarak
ücretlerinin sağlanması, çalışanlar kapanma süresince ücretli izinli
sayılması, ödeme zorluğu bildiren bütün hanelerde bir ay için ücretsiz
su, elektrik ve doğalgaz sağlanması vb.) şartıyla virüsün en uzun
kuluçka süresi olan en az 14 gün boyunca kesintisiz olarak “kapanma”
sağlanmalıdır.
7. Kapanma, zorunlu gereksinimler için açık kalması gereken işyerleri
(Hastaneler, eczaneler, fırınlar, gıda satış yerleri vb.) dışında bütün
kamu ve özel sektör kuruluşlarını kapsamalıdır. Çiftçilerin kapanmadan
muafiyetleri özel şart ve zorunluluklar gözetilerek ve net bir şekilde
tarif edilerek uygulanmalı, üretim sırasında ve dışındaki tüm yaşam
alanlarında kısıtlamalara ve tedbirlere uymaları sağlanmalıdır.
8. Kapanma ancak koşulları oluşturulduktan sonra, halkı paniğe sevk
etmeyecek şekilde ve temel ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayacaklarının
güvencesi sağlandıktan sonra kamuoyuna duyurulmalıdır. «Yeniden açılma»
bilimsel verilerin ışığında planlanmalıdır.
9. Öncelikli olarak, havalandırma ve yoğunluk nedeniyle bulaş kaynağı
olmaları nedeniyle Alışveriş Merkezleri (AVM) ve kalabalık buluşma
mekânlarının tümü hızla kapatılmalıdır.
10. İzolasyona tabi olan hastaların iaşe ve temel harcamalarının İl
Hıfzısıhha Kanunu uyarınca kamu tarafından karşılanması sağlanmalıdır.
III. SAĞLIK POLİTİKALARI
11. Hastalık teşhisi netleştiği an ilaçların bekletilmeden temini
sağlanmalıdır. İzolasyona tabi olan ve evde tedavi edilen hastalara,
etkin ve sürdürülebilir evde sağlık hizmeti sunulmalıdır.
12. Bilimsel olarak desteklenmeyen ve yan etkilerine dair çalışmalar
henüz tamamlanmamış ilaçların kullanımı durdurulmalıdır. COVID-19
tedavisinde etkisiz olduğu kanıtlanmış, yan etkisi yüksek ilaçların
kullanımına devam edilmemelidir (Hidroksi klorakin=plaquanil).
13. Hastalar için kaygılı ve ucu çok belirsiz bir süreçte kaygıyı
yönetmek için ihtiyaç duyulan ruh sağlığı koruyucu destek mekanizmaları
kurulmalıdır.
14. Kişisel koruma ekipmanlarının niteliğinin azalıyor olduğu göz önüne
alınarak bu durumu engelleyici düzenleme ve denetlemeler Bakanlık
tarafından yerine getirilmelidir.
15. Halk sağlığı tehdidine dönüşmüş olan tıbbi cihaz sektöründeki
sıkıntılar devlet tarafından doğru ve etkin kaynak kullanımı ile
sonlandırılmalıdır.
16. Hazine ve Maliye Bakanlığı acilen devlet ve üniversite
hastanelerinin borç batağından kurtarılması için kaynak aktarmalıdır.
Şehir hastanelerinin açılması sırasında kapatılan hastaneler ivedi
olarak açılmalı, kapasite planlaması yapılmalıdır.
17. Özel hastanelerin yoğun bakım sistemleri kamunun kullanımına
açılmalı, hasta yatışları il bazında merkezi olarak yönetilmeli ve kamu
hizmetine katkı vermeleri için gerekli sözleşmeler hızla yapılmalıdır.
18. Ertelenen sağlık hizmetlerinin sağlanabilmesi için bazı hastanelerin
COVID-19/pandemi hastanesine dönüştürülmesi, bazı hastanelerin de salt
COVID-19 dışı hastalara yoğunlaşması sağlanmalıdır.
19. Başta sağlık çalışanları olmak üzere Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisi
ışığında risk altındaki kişilere rutin aralıklarla test yapılmalı, test
sayıları arttırılmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. Laboratuvarlarda
standardizasyon sağlanmalıdır.
20. Filyasyon çalışmalarının doğru yürütülebilmesi için bu konuda
ihtiyaç duyulan insan kaynağının acil eğitimlerle yetiştirilmesi
sağlanmalıdır. Filyasyon sırasında sağlanan veriler kamuoyu ile
paylaşılmalıdır.
21. Araştırma ve bilimsel çalışmalar yapabilmenin Sağlık Bakanlığı’nın
izni dışında üniversitelerde de yapılabileceği, özgür bilimsel çalışma
ortamı sağlanmalıdır. Sağlık eğitiminin tüm alanları başta olmak üzere
tüm yükseköğrenim kurumlarındaki belirsizlikler ve eğitim aksaklıkları
giderilmelidir.
IV. SAĞLIK EMEKÇİLERİ
22. Sağlıkta, sosyal hizmetlerde ve sağlık çalışanlarının güvenliğini de
sağlayacak şekilde personel açıkları giderilmelidir; atanamayan tüm
sağlıkçıların ataması gerçekleştirilmelidir.
23. Sağlık çalışanlarının barınma ve ulaşım ihtiyaçları giderilmelidir.
Talep eden sağlık çalışanlarına kamu - özel misafirhaneleri tahsis
edilmelidir. Sağlık kuruluşlarında çalışanlara pandemi süresince toplu
taşımadan ücretsiz yararlanma, filyasyon ekiplerinde çalışanlara ise
evlerinden alınıp/bırakılma olanağı sağlanmalı; pandemi sürecinde kamu
araç filosu sağlık çalışanlarının ihtiyaçları için kullanılmalıdır.
24. Sağlık çalışanlarına söz verilen ek ödemeler hakkaniyet gözetilerek
ve üniversiteler ile özel sektörde çalışanları da kapsayacak biçimde
ivedi olarak ödenmelidir. Yüksek enfeksiyon riski ve aşırı iş yükü
altında çalışan sağlık çalışanlarının sahada yaşadıkları adaletsiz ek
ödemeler, mobbing, şiddet, semptom göstermesine rağmen çalıştırılmaları
vb. sorunların giderilmesine yönelik düzenlemeler yapılmalıdır.
25. Sağlık emekçileri için COVID-19 acilen meslek hastalığı olarak kabul
edilmelidir.
26. COVID -19 nedeniyle enfekte olan ve hayatını kaybeden sağlık
çalışanlarının sayısı, mesleklere göre tam ve şeffaflıkla
paylaşılmalıdır.
V. AŞI
27. Grip aşısına dair Sağlık Bakanlığı acilen yeterli aşı alımına dönük
adımları atmalıdır.
28. Türkiye’de yapılan koronavirüs aşı çalışmalarına kamu desteği
sağlanmalıdır. Ülkemizde insanlar için yeniden aşı üretilebilmesinin
sağlanması amacıyla hem bulaşıcı hastalıklara karşı savaşımda bilimsel
bir araştırma merkezi hem de aşı AR-GE ve üretim merkezi olarak “Refik
Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü” yeniden açılmalıdır.
29. Ülkemiz siyasetçi ve yöneticileri tarafından, DSÖ'nün COVID-19
aşısının ücretsiz olması ve aşıyı geliştiren şirketlere yapılacak
ödemeler ve diğer masrafların belli bir gelir seviyesinin üzerindeki
ülkeler tarafından karşılanması ve ülkelerin güçleri nispetinde
oranlanarak bu ödemelere katkı sunmaları için yürüttüğü çalışmaların
desteklenmesi yönünde ilgili uluslararası kuruluş ve ülkelere çağrı
yapılarak gerekli diplomasi yürütülmelidir. Bu konu hem dünya hem
Türkiye ölçeğinde tavizsiz savunulmalıdır.