"En az 2-4 hafta tam kapatma şart"
Öte yandan Saltık, Türkiye’nin Çin’den sipariş ettiği aşıların sözleşmesinin açıklanması gerektiğini belirterek “Sanki ‘paran kadar aşı geliyor’ durumundayız. Ne kadar para verebiliyorsan Çin firması da o kadar aşı gönderiyor diye düşünüyorum” diye konuştu...
Prof. Saltık yüz yüze eğitim
için bağışıklığı işaret etti:
"En az 2-4 hafta tam kapatma şart"
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk
Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Saltık, salgının
gidişatını ve aşılama sürecini değerlendirdi...
"Bütün önceliği sadece
okullara versek bile ancak 2 ay sonra yarı oranda bir bağışıklık
sağlamış olacağız" diyen Saltık, "Yapılacak en iyi işlerden biri, en az
2-4 hafta tam kapatma ile salgının hızını düşürmek ve kontrol edilebilir
hale getirmek" dedi.
Cumhuriyet'ten Sarp Sağkal'ın haberine göre, önümüzdeki haftadan
itibaren okulların açılma sürecini değerlendiren Saltık, Sinovac
aşısının koruyuculuğunun yüzde 50.56 olduğunu belirterek şunları
söyledi:
“Bütün önceliği sadece okullara versek bile ancak 2 ay sonra yarı oranda
bir bağışıklık sağlamış olacağız.
İki öğretmenden biri aşılı ve
bağışıklı, diğeri değil. Yapılacak en iyi işlerden biri, en az 2-4 hafta
tam kapatma ile salgının hızını düşürmek ve kontrol edilebilir hale
getirmek.
Ondan sonra da gıdım gıdım azaltılan sıkı önlemlerle zamana yayarak
süreci devam ettirmek.
Bütün öğretmenler, okul çalışanları, servis
görevlileri aşılanmadı. Çocuklar da virüsü belirtisiz geçiriyor ve
taşıyıcı oluyorlar. Hastalığı bulaştırmak bakımından en riskli küme
kabul ediliyorlar. R0 değeri (bulaş değeri) 1’in üstünde. Birin altına
inmedikçe okulları açmayı düşünmememiz gerekiyor.”
Virüsün mutasyon geçirdiğini ve bunun aşılamayı da etkileyebileceğini
belirten Saltık, “Almanya’da iki doz aşı olmalarına karşın yaşlı
huzurevlerinde salgın patlak vermiş durumda. O nedenle okulların
açılması için hiçbir somut koşul görünmüyor.
Buna karşın açmayı
düşünüyor olmaları, ticari kaygılardan ve özel sektörü rahatlatmaktan
olabilir. Ne yazık ki bir anonim şirket gibi yönetilen Türkiye’de ticari
kaygılar öne çıkıyor” ifadelerini kullandı.