Samsun'da VAKA ARTIŞI sürüyor...
Sağlık Bakanlığı'nın koronavirüs güncel haritasında 5 haftadır nüfusa oranla en çok vakanın görüldüğü Samsun’da, alınan önlemlere rağmen vaka artışı sürüyor...
Samsun’da
mutant virüsle bulaş oranı ikiye katlandı
Sağlık Bakanlığı'nca 27 Mart-2 Nisan 2021
tarihleri arasında illere göre 100 bin kişide görülen Covid-19 vaka
sayısının güncel haritası paylaşıldı. Nüfusa oranla en çok vakanın
görüldüğü il yine Samsun oldu...
Kentte 20-26 Mart tarihleri arasında 100
bin kişide 586,84 olan vaka sayısı, 678,72’ye yükseldi. Kentte vaka
artışıyla birlikte denetimler de sıklaştırıldı. Kentin birçok noktasında
Hayat Eve Sığar (HES) kodu kontrolü yapılıyor.
‘BULAŞ VE YAYILIM HIZI 2 KAT ARTTI’
Mutasyonun artması sebebiyle vakaların artığına değinen İl Sağlık Müdürü
Muhammet Ali Oruç, "İngiliz mutasyonu olması çok hızlı bir bulaş ve
yayılma sağlıyor. Geçtiğimiz yıla oranla virüsün bulaş ve yayılım
hızının iki kat arttığını görüyoruz. İngiliz mutasyonu çok daha hızlı
yayılıyor. Temaslıların gizlenmesi gibi bir durumda görüyoruz. Bu da
diğer sebepler gibi vakaların artmasına neden oluyor.
5 haftalık artışa
baktığımızda şu an artış ivmesinin biraz yavaşladı. Geriye düşmeye ya da
azalmaya başlamadık ama artış hızımız azaldı. Önümüzdeki günlerde
tedbirlere daha fazla riayet ederek bu artışın iyice azalacağını ve
maviye döneceğimizi söyleyebilirim. Sahada gördüğümüz bir başka konu
ise; aşıyı yapar yapmaz bir rehavet ortamı oluşuyor. Sanki bir kişiye
aşı yapıldı, pandemi bitti, bulaş bitti gibi bir rehavet görüyorum. Biz
vatandaşların belli bir kısmını aşılamadan, bağışıklık kazandırmadan bu
iş bitmiş değil. Son bireyimiz aşılanana kadar önlemlere riayet etmemiz
lazım” diye konuştu.
‘YOĞUN BAKIM DOLULUK ORANLARI YÜZDE 70’İN ÜZERİNDE’
Mutasyon virüsün etkisi ve vakaların artmasının hastane yükünü
arttırdığını söyleyen Oruç, "Normal servis yataklarında bir sorun yok.
Yoğun bakımlarda yüzde 70'i geçen bir doluluk oranımız var. Önümüzdeki
günlerde vatandaşlarımızın alacağı tedbirler uyum, bizlerinde yoğun
çalışmasıyla birlikte sayıların daha da azalacağını düşünüyorum.
Tedbirlere uyum ise buradaki belirleyici unsur olacak. Maksimum
tedbirlere uyum ile Ramazan’a daha rahat gireriz. Ramazan’da da toplu
yemekler, iftarlar olmamalı. Kendi ailemizle iftarı yaparsak ve teravih
namazını evimizde kılarsak Ramazan Bayramı'na daha rahat bir şekilde
gireriz” dedi.
‘BİZ KENDİMİZİ DÜŞÜNMEZSEK KİMSE BİZİ DÜŞÜNMEZ’
İnsanların kalabalıklarda yürüdüğü sürece hastalığın bitmeyeceğini
düşündüğünü ifade eden Cihan Çetin ise, "Biz kendi sağlığımızı
düşünmüyorsak bizi kimse düşünmez. Herkes kendi görevini yapmadığı için
bu işin kolay kolay biteceğini düşünmüyorum. Tedirginlik var, yakın
çevremde hastalığa yakalananlar ve vefat edenler oldu. İnsanlar maske
taksa da ben tedbirlere uyduklarını düşünmüyorum. Bir tek maskeyle
olmuyor. İnsanlar artık rahat, çok rahat. Cumartesi-pazar kısıtlamaları
getirildi ama insanların kısıtlamaya uymadığını görüyorum, herkes
sokaklarda" diye konuştu.
‘YOKMUŞ GİBİ DAVRANDIĞIMIZ İÇİN BU HALDEYİZ’
Pandemi sürecinin düzgün yönetildiğini ama insanların rahatlığa
alıştığını belirten Derya Özkan, "Artık üzerinden 1 sene geçti, çok
bunaldı herkes. Belli tavizler verilince insanlar tarafından, artış
oluyor. İnsanlar eskisi kadar dikkat etmiyor. Hasta olanlar temaslı
oldukları kişileri söylemiyorlar. Can tatlı, insan tabi ki korkuyor.
Elimizden geldiği kadar dikkat etmeye çalışıyoruz ama hastaneler dolu
olduğu içinde bir tedirginlik var. Biz Türk insanı olarak ilk başta çok
tedirgin oluyor, aşırı derecede dikkat ediyoruz. Ondan sonra salıyoruz,
vazgeçip normal hayatımıza devam ediyoruz. Yokmuş gibi davrandığımız
için bu haldeyiz" dedi.