Basın örgütlerinden polis şiddetine tepki
Basın örgütlerinin ortak açıklamasında, "Emniyet güçleri bu hareketleri ile halkın gerçekleri öğrenme hakkını engellemektedir, nefessiz bıraktıkları yalnız meslektaşımız değil, halkın bu hakkıdır" ifadeleri yer aldı.
Basın örgütlerinden polis şiddetine tepki:
'Basının nefesini kesemezsiniz '
Basın meslek örgütleri gazetecilerin
görevlerini yaparken polis şiddetiyle karşı karşıya kalmasına tepki
göstermek için bir araya geliyor...
Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Dicle Fırat Gazeteciler
Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği, DİSK Basın-İş, Ekonomi
Muhabirleri Derneği, Gazeteciler Cemiyeti, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler
Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Samsun Gazeteciler Cemiyeti,
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve
Türkiye Haber Kameramanları Derneği'nin imzasıyla yapılan ortak
açıklamada, gazetecilerin görevlerini yaparken "ölümle yüz yüze" kaldığı
kaydedildi.
İstanbul’da gerçekleştirilmek istenen Onur Yürüyüşü sırasında
gazeteci Bülent Kılıç'ın polis şiddetine uğradığı hatırlatılan
açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Gazeteciye şiddet uygulayan kamu görevlileri suç işliyor, bu gidişe
hep birlikte dur demeliyiz.
Tüm basın emekçilerine çağrımızdır! Türkiye’de haklarını aramak için
sokağa çıkan yurttaşları takip edip haberleştirmek gazetecinin kamusal
görevidir. Meslektaşlarımız son günlerde tüm toplum adına bu görevlerini
yürütürken ağır şiddetle karşı karşıya kalmaya başladı.
Yaşananlar çok tehlikeli bir boyuta ulaştı.
Taksim’de yapılmak
istenen protesto eylemini izlemeye çalışan çok sayıda gazeteci darp
edildi, gözaltına alınmak istendi, görüntü almaları engellendi,
makinelerindeki görüntüler silinmek istendi.
Ama artık gazeteciler görevlerini yaparken ölümle de yüz yüze
kalıyor! Bunun son örneği Taksim’deki protestoları takip eden AFP
Fotomuhabiri Bülent Kılıç’ın uğradığı şiddettir.
Haksız ve hukuksuz
şekilde Kılıç’ın görev yapmasını engelleyen polis, yere yatırdığı
meslektaşımızın boynuna diziyle bastırarak ölümle sonuçlanabilecek bir
şiddet sergiledi. Amerika’da bir polis tarafından aynı yöntemle boğazına
çökülerek öldürülen George Floyd’un görüntüleri tüm dünyada infial
uyandırmışken, ülkemizdeki güvenlik güçlerinin bunu örnek alırcasına
şiddet uygulaması hepimizi derinden endişelendirmektedir.
Emniyet güçleri bu hareketleri ile halkın gerçekleri öğrenme hakkını
engellemektedir, nefessiz bıraktıkları yalnız meslektaşımız değil,
halkın bu hakkıdır. Gösterileri izleyen gazetecilerin görüntü almasını
engellemeye yönelik İçişleri Bakanlığı genelgesi hukuka ayrılıktan
davalıktır. Tüm basın meslek örgütleri bu genelgeye tepkilerini
gösterdi,
Danıştay’da dava açıldı.
Bu şiddet uygulamasının amacı basını bezdirmek ve görevini yapmaktan
uzak tutmak ise, bu amaca ulaşmanın mümkün olmadığını bir kez daha gür
bir sesle haykırıyoruz.
Bu kabul edilemez anlayışı şiddetle kınıyoruz. Tepkimizi dile
getirmek için tüm meslektaşlarımızı üç ilde Valilik önüne
kameralarımızı, fotoğraf makinelerimizi, not
defterlerimizi bırakarak, şiddeti barışçıl şekilde protesto etmeye
çağırıyoruz.
Gazetecilere şiddet uygulanmasını kanıksamayacağız, asla kabul
etmeyeceğiz!
Ellerinizi gazetecilerin üzerinden çekin!
ablukayı dayanışma ile kıracağız!
Gazeteciler İstanbul ve İzmir'de saat 14.00'da, Ankara'da ise saat
11.30'da valilikler önünde bir araya gelerek tepkisini gösterecek.