"Orman yangınları akciğerleri tehdit ediyor..."
Türkiye'nin Ege ve Akdeniz kıyılarını tehdit eden orman yangınları, hava kirliliğine yol açması sonucu akciğer sağlığı açısından da risk oluşturuyor. Havaya saçılan partikül ve gazlardan korunmak için maske kullanımı uyarısında bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Selvi, “Partikülden korunmada N95 adı verilen maskeler daha etkili. Bunların 6 saatte bir değiştirilmesi gerekli” dedi.
Maske uyarısı: "Orman yangınları
akciğerleri tehdit ediyor..."
Orman yangınları sonrası karbondioksit,
karbon monoksit, kimyasallar, azot oksitler açığa çıkıyor. Bu durum
insan sağlığı özellikle de akciğerler açısından risk oluşturuyor...
Kronik
hastalığı olan insanlarda nefes darlığının ön plana çıktığını anlatan
Medicana Çamlıca Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Selvi,
“Göğüste hırlama hissi olur, bu kişilerin nefesi çabuk bitmeye başlar.
Yani dumanın zararlı etkileri nefes darlığıyla ortaya çıkar. Balgam
miktarında artış olur, rengi değişir, koyulaşır. Yoğun karbon monoksit
ya da karbondioksit gaz maruziyeti olayın boyutuna göre solunum
yetmezliğine kadar götürebilir” diye konuştu.
“HASAR BRONŞLARDA MEKANİK TIKAÇLARA YOL AÇABİLİYOR”
Yangının çıktığı bölgeye yakın alanda olan ve dumana maruz kalan
kişilerde ısı travması görülebileceği uyarısında bulunan Uzm. Dr. Ahmet
Selvi, “Bronşların içini döşeyen hücre tabakasında yanıklar meydana
gelebiliyor. Onun haricinden ortamda yoğun bir partikül oluyor ve
insanlar bunları soluduğundan bunlar ciğerlerde birikiyor.
Yine yangına
yakın bölgelerde ortaya çıkan gazlar özellikle karbonmonoksit gazı
zehirlenmelere ve boğulmalara kadar götürebiliyor. Karbonmonoksit gazı
kanımızdaki oksijen taşıyan dokulara oksijenden çok daha güçlü
bağlanıyor. Dolayısıyla vücuttaki dokuların kanlanması ve oksijenlenmesi
bozuluyor. Sıcaklığın meydana getirdiği yanıklar nasıl cilde zarar
veriyorsa benzer şekilde solunum sistemini döşeyen hücre tabakasında da
yanığa neden oluyor. Bu gelişen hasar bronşlarda mekanik tıkaçlara yol
açabiliyor” ifadelerini kullandı.
“KOAH HASTALARININ KAPASİTELERİ SON DERECE DÜŞÜK”
Astım hastalığı olan kişilerin solunum sisteminin daha hassas olduğuna
dikkat çeken Uzm. Dr. Selvi, “Bu tür dış etkenlere, yoğun partikül
maruziyetine, duman, gaz gibi kokulu şeylerle karşılaştığında aşırı
tepki gösterebiliyor. Solunum etkileri çok daha belirgin hale
gelebiliyor. KOAH hastalarının kapasiteleri son derece düşük. Bu tür
olumsuz durumlardan çok daha fazla etkileniyorlar. Daha kolay zarar
görüyorlar” dedi.
“N95 ADI VERİLEN MASKELER BİRAZ DAHA ETKİLİ”
Yoğun dumanın olduğu yerden bir an önce uzaklaşmak gerektiğini anlatan
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Selvi, şöyle devam etti:
“Partikül sayısından kendimizi mümkün mertebe korumamız lazım. En pratik
çözüm maske kullanımı. Maskenin geçirgenliği ne kadar azsa o kadar
partikül sayısını azaltabilir ama geçirgenlik azaldıkça da solunum
zorlaşır.
Partikülden korunmada N95 adı verilen maskeler daha etkili.
Ama bu tür maskeler gazdan korumaz. Gazdan korunmada daha özel maskeler
kullanmak gerekiyor. Profesyonel yangına müdahalede bulunan ekipler
bunları kullanıyorlar. Gazları hapsedebilen maskeler var. Bizim pratikte
günlük yaşamda partiküllerden korunmak için maskeli önlem almamız
mümkün. Bu maskelerin 6 saatte bir değiştirilmesi tavsiye ediliyor."