'Yunanistan'da asgari ücret Türkiye'nin yaklaşık 3 katı. Kim perişan?..'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu...
Kemal Kılıçdaroğlu'ndan kritik açıklamalar:
"Demek ki seni dolarla, avroyla terbiye ettiler!"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının satır başları şöyle oldu:
Hasan Fehmi Güneş'i en son Keçiören'de ziyaret etmiştim. Bu sabah haber gledi hayata gözlerini yummuş. Allah'tan rahmet diliyorum.
Devlet planlama ile yönetilir, ihtiyaçlar belirlenir. İhtiyaçlar sınırsızdır, kaynaklar sınırlıdır. Ekonominin temel felsefesi sınırsız ihtiyaçlar ile sınırlı kaynaklar arasında dengeyi oluşturmaktır.
Üniversite okuyan kardeşlerimize sesleniyorum, sizleri işsiz bırakan düzeni değiştirmeyi ahdettik. Her gencimiz üniversiteyi bitirdiğinde güzel bir ortamda iş bulacak ve çalışacak. Bu düzeni değiştireceğiz. Bu düzeni değiştirmenin yolu sizlerden geçiyor. 6 milyon 300 bin genç sandığa gidecek ve oy kullanacak. Kendi geleceğiniz için oy kullanın.
Öğretmenin sorunlarını çözmediyseniz ülkenin sorunlarını çözemezsiniz. 24 Kasım öğretmenler gününde her öğretmene bir aylık ikramiye vereceğiz. Köy okullarını açacağız. Öğrenci ile öğretmeni buluşturacağız. İkili eğitim ve birleştirilmiş sınıf uygulamasına son vereceğiz. Öğretmeni baş tacı yapmayan bir toplumun gelişme şansı yoktur.
ÖĞRETMENLER GÜNÜ
Yarın öğretmenler günü. Benim eğitim ile ilgili en önemsediğim cümle Gazi Mustafa Kemal'e ait bir cümle. 'Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da milleti esaret ve sefalete terk eder' diyor. Öğretmenine değer vermeyen bir toplum sorunlarını çözemez.
Buradan bütün öğretmen kardeşlerime sesleniyorum. Sizi bu toplumun en saygın kişisi yapmak konusunda elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz. İtibarlı bir meslek haline getireceğiz öğretmenliği. Ayrı bir yasaları olacak. 3600 ek göstergeyi oyalamadan, hemen vereceğiz. Sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen falan yok. Öğretmen öğretmendir. 24 Kasım'da her öğretmenimize bir maaş ikramiye vereceğiz.
Okullardaki öğretmen açığını süratle bitireceğiz. Köy okullarını tekrar açacağız. Ferhat ile Şirin'i buluşturur gibi öğrenci ile öğretmeni buluşturacağız. Bunları bütün öğretmen arkadaşlarımın hafızalarının bir yerinde tutmasını istiyorum çünkü Geliyor Gelmekte Olan. Hepsini yapacağız.
anneleri de anlamamız gerekiyor. Anne anne annedir. Annelerin evlatları üzerinde beklentisi değerlidir. Elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz.
Ortak derdimiz asgari ücretle geçinenler; açlık, yoksulluk sınırının altında maaş alanlar. Hal esnafı ile dertleştim. Neden iktidar hal esnafının üzerine bu kadar geliyor? Nedir bu işin gerçeği? Dediler ki: Tarımsal üretimde çiftçinin girdileri çok pahalı. Gübre, tohum, fide malzemelerinin tamamı pahalı. Çiftçi dolar üzerinden belirlenen fiyatla gübreyi almak zorunda.
EKONOMİK KRİZ
Türkiye'nin ciddi sorunları var ekonomide. Açık söylemek gerekirse mutfaklarda yangın var. Hangi eve giderseniz gidin -Saray'ı ve dolarla ticaret yapanları ayrı bir yere koyuyorum- Ortak derdimiz asgari ücretle geçinenler; açlık, yoksulluk sınırının altında maaş alanlar.
Fiyatlar artıyor ve herkes birbirini suçluyor. İktidar kanadı halcileri suçluyor. Hal esnafına gittim, konuştum. Halci arkadaşları topladım ve onlarca dertleştim.
Neden iktidar hal esnafının üzerine bu kadar geliyor? Nedir bu işin gerçeği?
Dediler ki: Tarımsal üretim çok pahalı. Gübre, ilaç, tohum, fide, sera malzemeleri pahalı ve çiftçi dolarla belirlenen bu fiyatlarla almak zorunda. İkincisi bütün Avrupa Birliği ülkelerinde çiftçiler desteklenir ama biz de tarım kanunu var uygulanmıyor. Çoğu zaman var olan destekleri de toprak sahibine veriyorlar.
Ankara Hali'nde gösterdiler. Plastik kasayı gösterdiler. Bu kasanın fiyatı içindeki domatesten daha pahalı dedi. Bu çiftçi ne yapacak? Üretici ne yapacak?
'Biz burada komisyoncuyuz, bizim alacağımız ücreti biz belirlemiyoruz. Yüzde 8 ama bunu da biz belirlemedik. Dolayısıyla bizim fiyatları artırma gibi bir şeyimiz yok. İstesek de yapamayız.' dediler. 'Biz suçlanmak istemiyoruz' dediler. 'Bizi hedef sektör haline getirdiler oysa biz yüzde 8'den başka bir kar elde etmiyoruz' dediler.
Sonunda şunu söylediler. 'Hali kazanan seçimi kazanır' dediler. Ben de, 'Başkan hiç endişe etme hem hali hem seçimi kazanacağız' dedim. Onların bütün sorunlarını çözeceğim.
Sırça köşkte, sarayda oturursanız, oturup hal esnafı ile konuşmazsanız Türkiye'nin sorunlarını çözemezsiniz. İnşallah bu bize nasip olacak.
"MUTFAKTA YANGIN VAR"
Bir de gıda sektörü var. Mutfaklarda yangın var dedik. Her gün zam geliyor. Marketlerde saat başı etiket değiştiren elemanlar işe başladı. Öyle bir noktaya geldi ki Türkiye insanlar satış yaparken zarar ediyor. Çünkü yarım saat sonra fiyat değişecek aldığı fiyata kar koyamayacak.
Onların da dertlerini öğrendim. Bizim dertlerimizi aktarın dediler. Diyorlar ki üretici elindeki malı satmaktan tedirgin. Bu tedirginlik felaket bir şey. Satışı yapanlar fiyat artışından sorumlu değildir. Eğer konuyu maliyet ve üretim ekseninde düşünemezseniz zaten fiyat artışı zorunlu olarak gelir.
Bu çiftçi ne yapacak? Halciyi, marketleri suçluyorsunuz. Dolar arttıkça fiyatlar fırlıyor. Baskıyla mı, terörle mi, hal esnafını terörist ilan ederek mi düşüreceksin? Türk Lirası'nı eriten kim? Sorumluluktan kaçıp, sorumluluğu vatandaşa yüklemeye çalışıyorlar. 'Siz üretimi mi, ithalatı mı finanse edeceksiniz' diye soruyorlar. Yanlış bilgi üzerine doğru planlama yapılamaz. 32 milyon dekar ekilmiyor, çünkü çiftçi zarar ediyor.
Hükümetin birinci önceliği üreticiyi korumak olmalı dediler. Eğer koruyamazlarsa açlıkla karşı karşıya kalabiliriz. Denetleme ile baskı ile fiyatlar düşmez, malı karaborsaya düşer dediler. Siz üretimi çözeceksiniz, piyasaya mal vereceksiniz. Yine gıda sektöründe eğer tedarik zincirinde bir kopuş olursa fiyatları kontrol edemezsiniz dediler.
Az önce çiftçinin girdilerinin ne kadar pahalı olduğunu ifade etmiştim. Tarım Orman Bakanlığının Kasım 2021 verileri: Üre Gübresinin tonu 8 bin 960 liraya çıkmış. Şimdi daha da arttı. Geçen yıl aynı ayda 2 bin 519 liraydı. Artış yüzde 256.
Peki bu çiftçi ne yapacak? Siz kalkıyorsunuz çiftçiyi, marketçiyi, halciyi suçluyorsunuz. Dolar tırmandıkça bunlar artıyor adamlar ne yapsın? Fiyat mecburen artacak. Baskıyla, terörle mi fiyatı düşüreceksin? Hal esnafını terörist mi ilan edeceksin? Önce dönüp kendine bak. Türk Lirasını eriten kim? Sorumluluktan kaçıp sorumluluğu vatandaşa yüklemeye çalışıyorlar.
Her şey pahalanırken et fiyatları neden düştü? Çünkü yem fiyatları artınca inekler kesime gitti. Sonrasında bizi farklı bir senaryo bekliyor.
Karnabaharda artış yüzde 124, patateste yüzde 70, yüzde 60-70-80 artış var. Asgari ücret asla bu kadar artmadı. 14 milyon asgari ücretli var. 14 milyon asgari ücretlinin dışında, aylık geliri asgari ücretin 3'te biri kadar 7,5 milyon kişi var. Bu vatandaş nasıl geçinecek?
Yunanistan'da asgari ücret Türkiye'nin yaklaşık 3 katı. Kim perişan oldu?
Tam 14 milyon asgari ücretlimiz var. 7 milyon 587 bin 323 kişi asgari ücretin üçte biri oranında para alıyor. Beyler, dolarla maaş alanlar, 5-6 yerden maaş alanlar bunu biliyor mu? Türkiye'de yoksulluk sınırı 10 bin 385 lira. Asgari ücret 2 bin 825 lira.
CHP'li belediyeler kooperatiflerle işbirliği yapıyorlar. Çoğunluğu kadın kooperatifleri. Üretiyorlar. Biliyorum yeterli değil. Ama fiyat istikrarını sağlamada önemlidir.
Bizim derdimiz ne, bunların derdi ne? Saray sosyetesinin derdi ne? Pazara gidişim bile saray sosyetesinin trolleri tarafından eleştiriliyor. Giderim, gerekirse tezgahın başına otururum. Her türlü desteği veririm.
Birbirlerini iyi biliyorlar. Alırsın, 10 bin doları cebine atarsın, sonra vatandaşa ders vermeye kalkarsın. Paraları sıfırladık diyen adam kimdi Allah aşkına? Allah konuşturuyor. İtiraf ediyor.
Ne dersen de seni dolarla terbiye ettiler. Sabah kalktın, akşam yattın dolar. Elini cebine attın dolar. Mezara mı götüreceksin.
"Bizi
dolarla terbiye edemezler" diyorsun. Sen dolarla vatandaşlık
satıyorsun. Türk lirası milli paramız iken dolarla dolarla avro ile
ihale yapıyorlar. Demek ki seni dolarla avroyla terbiye ettiler. Sen
garantilerin tamamını dolarla yapıyorsun. Biz yerliyiz ve milliyiz
diyorsun. Gayri milli ve gayri yerliler. Bunların yerlilik ve millilikle
en ufak bir ilgileri yok.