Türkiye sığınmacıları 'geri gönderme' tartışmalarıyla yatıp kalkarken..
Birleşik Krallık yönetimi ülkede kalma izni olmayan ilk düzensiz göçmen grubunun bu hafta Ruanda'ya gönderilmek üzere bilgilendirileceğini açıkladı...
Türkiye konuşurken,
o ülkede 'ilk geri göndermeler' başlıyor
Türkiye haftalardır sayıları 5 milyona yaklaşan sığınmacıları 'geri
gönderme' tartışmalarıyla yatıp kalkıyor...
Türkiye'deki geri gönderme
tartışmalarının bir benzeri de İngiltere'de yaşanıyor. İngiltere
hükümeti ülkeye kaçak yollardan gelen tek erkekleri hedef alan planında,
bu kişileri Doğu Afrika ülkesi Ruanda'ya gönderilmesi planlanıyor ancak
bu plana karşı tepkiler de azımsanmayacak düzeyde.
Gerçek
Gündem'in haberine göre, hak savunucuları bu kişilerin Ruanda'da
karşılaşacağı şartları gündeme getirirken, muhalefet planı 'partygate'
skandalıyla sarsılan Boris Johnson'ın gündem değiştirme hamlesi olarak
görüyor.
İLK UÇAKLAR GELECEK AYLARDA KALKACAK
Londra
yönetiminin sığınma başvurusu reddedildikten sonra ülkede yasa dışı bir
şekilde kalmaya devam eden göçmenleri Doğu Afrika ülkesi Ruanda ile
yapılan anlaşma kapsamında bu ülkeye gönderme planınında ilk uçakların
gelecek aylarda kalkması planlanıyor. İçişleri Bakanı Priti Patel
tarafından yapılan açıklamada, "Bu henüz sürecin ilk aşaması ve
bazılarının süreci engellemek ve geri göndermeleri ertelemek için
uğraşacağını biliyoruz" ifadeleri kullanıldı.
İLK YASAL İTİRAZ AVUKATLARDAN GELDİ
İngiltere
İçişleri Bakanı Patel'in sığınmacıları Ruanda'ya gönderme planına karşı
ilk yasal itiraz ise bir grup avukattan geldi. Geçtiğimiz hafta bir
grup İngiliz avukat mahkemeye başvurarak, İçişleri Bakanlığı'nın
planının uluslararası hukuka ve BM Mülteci Sözleşmesi'ne aykırı olduğunu
savunarak iptal edilmesi için başvuruda bulundu.
Başvuruyu
InstaLaw isimli hukuk firmasının ortağı Stuart Luke, başvurularının
İranlı bir sığınmacının durumunu temel aldığını belirterek, bu kişinin
Ruanda'ya gönderilmesi durumunda oldukça zor şartlarda yaşayacağını
savundu.
Luke yaptığı açıklamada "O
ülkedeki tek İranlı olabilir. Hiçbir bağlantısı, topluluğu ve konuştuğu
dili konuşan kimse olmayacak. Nasıl başaracak, nasıl hayatta kalacak?
Nasıl iş bulacak, eğitim alacak?" dedi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği(UNHCR) de İngiltere'nin Ruanda planıyla ciddi endişeler olduğunu açıklamıştı.
Observer'a
konuşan UNHCR İngiltere Temsilcisi Larry Bottinick, "İngiltere'nin tüm
Avrupa ülkelerine aynı yolu izlemeye davet etmesinden endişeliyiz.
Onların bakış açısından, bunu neden yaptıklarını anlıyorum. Eğer
başkaları da bunu yaparsa bu tip anlaşmalar daha meşru olarak
algılanabilir" ifadelerini kullandı.
İNGİLTERE ÜLKESİNE YAPILAN TEHLİKELİ GEÇİŞLERİ ENGELLEMEYİ AMAÇLIYOR
Resmi
açıklamalara bakılırsa İngiltere'nin Ruanda planı ülkedeki iltica
sistemini geliştirmeyi hedefliyor. Başbakan Boris Johnson, bunun insan
kaçakçılarına vurulmuş bir darbe olduğunu ve Manş Denizi üzerinden
İngiltere'ye tehlikeli geçişleri engelleyeceğini söylüyor. AP'nin
haberine göre İngiltere, Ruanda hükümetine 5 yıl boyunca 120 milyon
pound ödeyecek. Bu rakam sığınmacıların barınma ve yaşam ihtiyaçları
için kullanılacak. Geçtiğimiz yıl 28 bin kişi küçük tekneler kullanarak
İngiltere'ye kaçak yollarla giriş yaptı. Bu rakam 2020 yılında 8 bin
500'dü. The Times'da yer alan habere göre Birleşik Krallık hükümeti
Ruanda'ya gönderilen her sığınmacı için 20 ile 30 bin pound arasında
harcama yapacak. Resmi makamlar planın maliyetini açıklamazken,
muhalefet planı kamu kaynaklarının israfı olarak değerlendiriyor.
Adalet ve Göç Bakanı Tom Pursglove'a göre ise İngiltere, her gün otellere mülteciler için 5 milyon pound ödeme yapıyor.
BAŞKA ÜLKELERDEKİ GÖÇMEN UYGULAMASI NASIL İŞLİYOR?
İngiltere'ye
benzer şekilde sığınmacıları deniz aşırı ülkelere gönderen birkaç ülke
daha var. Bunlar arasında Avustralya, İsrail ve Danimarka ön plana
çıkıyor.
Avustralya 2001'den bu yana, açık
denizde kurduğu gözaltı merkezlerinde mültecileri tutuyor. Resmi
rakamlara göre 2012 ile 2019 arasında 4 bin sığınmacı Nauru ve Papua
Yeni Gine'ye yerleştirildi.
İsrail'in ise
sığınmacılar için Sudan ve Eritre gibi ülkelerle anlaşması bulunuyor.
Anlaşmaya göre sığınma başvurusu reddedilen kişilere kendi ülkelerine
dönme ya da 3 bin 500 dolar ve uçak bileti karşılığında anlaşmalı
ülkelere gitme seçeneği sunuluyor.