Tayyip “Aynı gemideyiz” dedi ve yine “SABIR” istedi!..
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sarayında bakanlarıyla birlikte yaptığı kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulundu...
Yine “Aynı gemideyiz” dedi,
vatandaştan sabır ve destek istedi
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
- Gaziantep ve Mardin’deki elim kazalar tüm boyutları ile soruşturulmaktadır. Benzer kazaların bir daha yaşanmaması için her alandaki tedbirleri belirleyerek uygulamaya geçireceğiz.
- Türkiye’nin sınırlı su kaynaklarını en etkin ve verimli kullanmak için baraj inşasına önem veriyoruz. Son 20 yılda ülkemize kazandırdığımız 605 yeni hidroelektrik santrali ile baraj sayımızı 703’e çıkararak bu doğrultuda önemli mesafeler kat ettik. Sulama ve içme suyu amaçlı barajlarla bu sayının 930’u bulduğunu da belirtmek isterim. Yaptığımız yatırımlar sayesinde ülkemizi hidroelektrik güç bakımından dünyada 9’uncu sıraya yükselttik.
- Dünyanın en önemli kriz başlığı olan Ukrayna-Rusya Savaşı, ülkemizle birlikte tüm insanlığı ilgilendiren sonuçlar doğuran etkileri ile devam ediyor. Türkiye olarak bu savaşın önce önüne geçmek, ardından da barışla sonuçlanması için her türlü gayreti gösterdiğimize herkes şahittir. Tahıl krizinin önüne geçecek mekanizmanın kurulması da yine bizim gayretlerimizle mümkün olmuştur. Dünya tahıl üretiminin 3’te birinden fazlasını Rusya ve Ukrayna’nın gerçekleştirdiği göz önüne alındığında sadece Ukrayna tahılının ülkemiz üzerinden dünyaya gönderilmeye başlanması bile insanlık için başlı başına kritik bir gelişmedir.
- Amacımız, inşallah uzak olmayan bir tarihte Sayın Putin’le, Sayın Zelensky’yi ülkemizde bir araya getirerek bu krizi kökünden çözecek yolu açmaktır.
- Son dönemde ülke ve millet olarak bizi en çok zorlayan konunun faiz, kur, enflasyon denklemi ile sınandığımız ekonomi alanı olduğu bir gerçektir. Dünyadaki gelişmeleri ve ülkemizin gücünü dikkate alarak ekonomimizi mahvetme tehdidi gibi açık ve alçak bir saldırıya maruz kaldığımız 2018’den itibaren bu alanda yeni programı hayata geçirmeye başladık.
- Bugün itibariyle bütün dünya yüksek enflasyon gerçeği ve işsizlik tehdidiyle boğuşuyor. Türkiye ise kendi ekonomik modeli sayesinde tarihinin en yüksek üretim, ihracat ve istihdam seviyelerine ulaşarak bu iki tehditten asıl yıkıcı olanın üstünden gelmeyi peşinen başarmıştır. Enflasyon rakamlarımızın nominal olarak çok yüksek seyretmesi elbette üzüntü vericidir. Ama burada asıl dikkat edilmesi gereken enflasyon düzeyinin genel ekonomi üzerinde yol açtığı sonuçlardır. Biz enflasyon rakamlarının insanlarımızın hayatındaki olumsuz etkilerini her kesimin gelir seviyesini yükselterek bertaraf etmeye çalışırken aynı zamanda enflasyonu düşürecek tedbirleri de alıyoruz.
- Hiç kimse kusura bakmasın, o eski Türkiye artık geride kaldı. Biz tıpkı güvenlik politikalarımız gibi, enerji politikalarımız gibi, sanayi politikalarımız gibi, sosyal politikalarımız gibi ekonomi politikamızı da kendi ihtiyaçlarımıza ve çıkarlarımıza göre belirlemeyi sürdüreceğiz.
- Biz yeni ekonomi modelimiz çerçevesinde istihdama, üretime, ihracata odaklanmayı sürdüreceğiz. Türkiye’nin yeniden yarım asırdır oynanan oyunlarla, sıcak para sömürgesi haline dönüştürülmesine rıza göstermeyeceğiz. Bizim ekonomi modelimizde yatırım yapan kazanacak, çalışan kazanacak, ticaret yapan kazanacak, bunların hasılasıyla da devlet kazanacak, bütçe kazanacak.
- Hepimiz aynı Türkiye gemisinin içindeyiz. Bu gemi güvenlik gibi ekonomi üzerinden açılan su alarak batarsa hepimizin boğulacağız. İş dünyamızı ve vatandaşlarımızı desteklemek için düşük maliyetli Türk Lirasını götürüp dövize veya altına yatırmak Türkiye gemisinde delik açmaktır.
- Evine, arsasına, arabasına, stoktaki malına, verdiği hizmete, sattığı ürüne enflasyon ve girdi maliyetlerine izahı olmayan fiyatlar koymak Türkiye gemisinde delik açmak demektir. Paradan para kazanmak adına yapacağı yatırımı yapmamak, işçiyi çalıştırmamak, ürünü üretmemek, satabileceği malı satmamak Türkiye gemisinde delik açmak demektir.
- Vatandaşlarımızdan ve iş dünyamızdan tek ricam, kendi ülkelerine ve dolayısıyla kendi paralarına güvenmeleridir. Dövize ve altına yönelmek için sebep kalmamıştır. Vatandaşlarımızı mevduatta Türk Lirası’na dönmeye davet ediyorum.
- Vatandaşlarımızdan sadece sabır ve destek istiyoruz.
- Mısır üreticilerimize de müjde vermek istiyorum. Şimdiden Toprak Mahsulleri Ofisimiz, hasat dönemi yaklaşan mısır alım fiyatını destek hariç ton başına 5 bin 700 lira olarak uygulayacaktır.
- Bu yıl bir iyileştirme yaparak, ders kitaplarının yanında yardımcı kaynakları da ücretsiz olarak okullar açıldığında öğrencilerimizin masalarında hazır edeceğiz.
- Bir müjde de kırsal kalkınma desteklerinden yararlanan üreticilerimize vererek sözlerimi bitirmek istiyorum. Bilindiği gibi kırsal kalkınma programının 11’nci çağrısı için projeler alınmaya devam ediyor. Programın kalan bütçesinden faydalanacak üretici sayısını artırmak amacıyla destek için gereken puan seviyesini 65’ten 30’a düşürüyoruz. Böylece 4 binin altında kalan desteklenecek proje sayısını 7 bin 714’e, yatırım tutarını da 5 buçuk milyar lirası hibe olmak üzere 10 milyar liraya yükselttik.