Tayyip’in ‘KADER’ açıklamasına tepki büyüyor

Bartın’ın Amasra ilçesinde bulunan ve Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) ait olan yeraltı madeninde 41 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan patlamanın ardından, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın olayı “kader planı” olarak yorumlamasına tepki gösteren muhalefet ve meslek odası kaza ile ilgili yeterli önlem alınıp alınmadığını sorguluyor...

Tayyip’n ‘KADER’ açıklamasına tepki büyüyor

SivriSinekCaz
Amasra’daki madende Cuma akşamı meydana gelen patlamanın bulunduğu bölümdeki 110 işçiden 41’i hayatını kaybetti. Madencilerin bir bölümü kendi çabalarıyla madenden çıkarken; yaralı 10 madenciden altısı tedavi için İstanbul’a getirilmiş, beşinin ise dün itibarıyla durumunun ağır olduğu belirtilmişti...

Madendeki grizu patlamasından sonra çıkan yangın gücünü kaybederken, söndürme çalışmaları bugün de devam etti.

Sahanın durumu hakkında bu sabah açıklamada bulunan Enerji Bakanı Fatih Dönmez, “(Yangın) büyük oranda kontrol altına alındı. Havayla teması kesmek için iki baraj kapısı teşkil edildi. Yangının şiddeti azalıyor. Üretim faaliyeti tamamen durdu” diye konuştu. Dönmez yarın meclis genel kuruluna da bilgi verecek.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) Amasra’daki madeninde 300-350 metre derinlikte meydana gelen patlama, 2014 yılında Soma’daki kömür madeninde çıkan yangından bu yana en çok can kaybıyla sonuçlanan maden kazası oldu. Soma’da özel bir maden işletmesinde meydana gelen yangında 301 madenci ölmüştü.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba canlı yayında yaptığı açıklamada, “Sayıştay raporu ortada. Uyarılar ortada. İşçilerin kaza olmadan önce söyledikleri ortada. Sayıştay raporunda kriz ve gaz risklerinin yanı sıra işçi sayısının tehlikeli boyutta azaltılmış olduğu yeraltı haberleşme sisteminin uzun süre kesildiği yirmi dört saat takip gerektiren tehlikeli gaz ölçümü sisteminin iyi işlemediği yazıyor” dedi ve ekledi:

“Elinizin nereye atsanız ihmal var. Vurdumduymazlık var. Maden sektöründe yaşananlar bir kader değil. Sürekli bir cinayet ve katliam haline dönüşmüştür.”

TTK bünyesinde 2001 yılında 18,025 işçi çalışırken bu sayının 2021’de 7,370’e düşürüldüğüne işaret eden Ağbaba, “Hem kurumların içi boşaltılmış, hem de kurumlar denetimsizliğe ve kuralsızlığa terk edilmiştir” dedi.

Ağbaba sadece işverenin değil sendikanın da sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, “Kim suçluysa kimin ihmali varsa gerekir soruşturmanın etkin biçimde yapılmasını söyleyeceğimizi belirtmek istiyoruz. Mutlaka bu konuyla ilgili hem Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeme geleceğiz hem de bunun bunun peşini bırakmayacağız” diye konuştu.

TMMOB: DENETİM İÇİN YETERLİ SAYIDA PERSONEL YOK

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Türkiye’de yaşanan tüm maden facialarında temel nedenin madencilik biliminin birikiminin yok sayılması olduğunu belirtti.

“Teknik bilgi ve altyapı yetersizliği önemli ölçüde bu kazalara davetiye çıkarıyor” diyen Koramaz,”İlgili bakanlıklar tarafından altı ayda bir denetimlerin yapılması gerekiyor, bunlar da yeterince ve gereğince yapılmıyor. Çünkü çalışma ve etkin denetim bölümlerinde nitelikli, yeterli sayıda personel yok” diye konuştu.

Koramaz, “Gerekli önlem, denetim ve gerekli teknik donanım bulunmazsa yerin yüzlerce metre altına inen madenciler için bu tür iş cinayetlerinin yaşanması kaçınılmaz” dedi.

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz kazanın ardından Twitter hesabından yaptığı açıklamada Sayıştay raporuna dikkat çekmiş ve “Sayıştay, Bartın Amasra’daki üretim derinliğinin -300 metreye ulaştığını; çalışılan damarlarda gaz içeriklerinin yüksek olduğunu, ani gaz degajı ve grizu patlama riski artıyor diyor!” ifadelerini kullanmıştı.

2019 yılına ait TTK Sayıştay Raporu görüntüsünü yayınlayan Yavuzyılmaz, raporda yer alan ve risklere dikkat çeken kısma işaret etti. Raporda Yavuzyılmaz’ın dikkat çektiği paragrafta şu ifade yer aldı:

“2019 yılında müessenin dengelenmiş üretim derinliği -300 metre olmuştur. Bu derinleşme ani gaz degajı ve gruzi patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır. Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu arıza sonlarında riskin arttığı bilinmektedir. Bu nedenle müessese ocaklarında ilgili mevzuat hükümlerinin yanısıra ‘Kurum Degaj Yönergesi’ hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir.”

Öte yandan Sayıştay raporu ile ilgili yapılan bu açıklamanın ardından TTK tarafından Twitter üzerinde bir açıklama yapıldı ve “Kurumumuzdaki tüm müesseselerimizde maden iş sağlığı ve güvenliği kurallarına sıkı sıkıya riayet edilerek üretim yapılmaktadır” denildi.

EMEK YOĞUN ÜRETİM

Zonguldak’tan başlayarak kuzeybatıya doğru uzanan 150 km uzunluğundaki taşkömürü havzasının orta kesiminde bulunan Amasra’daki maden, TTK’nın bölgedeki beş Taşkömürü İşletme Müesssesi’nden (TİM) birini oluşturuyor.

TTK’nın 2021 yılı faaliyet raporuna göre, Amasra’nın da içinde bulunduğu havzada kırılmalar nedeniyle emek yoğun üretime ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle kaza sayıları da mekanize madenciliğin yapıldığı ülkelere göre oldukça yüksek kalıyor.

Rapora göre TTK’nın sahip olduğu beş işletmede 2021 yılında 2,960 yaralanmalı kaza meydana gelirken, bunların 208’i Amasra’da gerçekleşti. TTK işletmelerinde geçen yılki kazalarda bir kişi hayatını kaybetti.

Amasra’daki madende 601’i madenci olmak üzere 703 kişi görev yapıyordu.

TTK’nın geçen yıl ürettiği 870,000 ton satılabilir kömürün yaklaşık 56,000 tonu, yani %6.4’ü Amasra’daki madende üretildi. TTK’nın 2021 yılı faaliyet raporuna göre madenlerdeki koronavirüs vakaları ve çalışanların “yoğun” şekilde emekli olması nedeniyle üretim seviyeleri bir süredir hedeflenenin altında gerçekleşiyor.

Madende üretilen kömür, Sayıştay’ın 2019 yılı raporuna göre başta Çatalağzı termik santrali olmak üzere Kardemir ve diğer sanayi tesislerinde kullanılıyor.

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..