'Eski fotoğraflarına bakınca başka bir ad bulmak da zor...'
"Malatya’da Z kuşağı dışında kimle konuşsanız evet, biz ordan gidip kayısı, kiraz toplardık diye anlatıyor Bostanbaşı’nı..."
Karar yazarı Yıldıray Oğur: 'Rant çetesine dönmüş siyasetçi-müteahhitler işbirliğiyle Malatya’yı yıktılar'
Malatya’nın elması ve kavunuyla meşhur Barguzu semtinin adının Hititçe’den geldiği söyleniyor. Zu Hititçe meyve bahçesi demekmiş...
1960’larda bir sebeple mahallenin adı değiştirilince Bostanbaşı yapılmış.
Eski fotoğraflarına bakınca başka bir ad bulmak da zor.
Malatya şehir merkezine yakın, şehrin nefes aldığı, gidip meyva, sebze topladığı bostanlarının, tarlalarının, meyve ağaçlarının bulunduğu bereketli, sulak en yeşil bölgesiymiş Bostanbaşı.
Aralarda tek katlı, iki katlı bağ evleri dışında 2000’lere kadar da böyle devam etmiş.
Malatya’da Z kuşağı dışında kimle konuşsanız evet, biz ordan gidip kayısı, kiraz toplardık diye anlatıyor Bostanbaşı’nı.
İller Bankası’nın Malatya için hazırladığı imar planında da tarım arazisi olarak kodlanan bu bölgeye en fazla iki katkı ve bahçeli bina izni verilmişti.
Planların bozulması 1989 yılında 35 yaşında ANAP’tan belediye başkanı seçilen Münir Erkal döneminde başlamış.
Erkal, 1994’de bir kez Refah Partisi’nden belediye başkanlığına seçildi.
Şimdi yerle bir olan ve Malatya türkülerinin derleyicisi Fahri Kayahan’ın adı verilen Karakavak Mahallesi onun döneminde imara açıldı. Cadde üstüne 7 kata kadar izin verildi.
Aynı yıl Bostanbaşı mahallesi belediye oldu.
Malatya’nın varlıklı insanları şehir merkezinden bu semtlerde yapılan yeni sitelere doğru göç etmeye başladılar.
Müteahhitler için bir cazibe merkezine dönmüştü.
2004 yere seçimleri ise hala bostanların, meyve ağaçlarının olduğu bölgenin kederini değiştirdi.
2004 yılında AK Parti’den Malatya Belediye Başkanlığı’na Hüseyin Cemal Akın seçildi. Bostanbaşı Belediye Başkanlığına ise amcasının oğlu Yahya Akın.
Bostanbaşı tek dönem belediye başkanlığı yapan bu iki amcaoğlu döneminde tamamen imara açıldı.
Malatya Kayıshaber sitesinden Mahir Temur’un yazısından okuyalım:
“Bostanbaşı bölgesini imara açan Bostanbaşı Belediye Başkanı Yahya Akın’ın arazileri olduğu hatta Cemal Akın’ın 200 dönümden fazla arazilerinin olduğu iddiaları havada uçuşuyordu o dönemler.Toplamda iki “amcaoğlunun” kaç daire kazandığını bilemiyorum. Fakat Cemal Akın’dan sonra hem Fahri Kayahan bölgesi hem de Bostanbaşı farklı bir ivme kazanıyordu.
Bu ivme göklere doğru yükselirken Ahmet Çakır belediye başkanlığı yapıyordu!
Ahmet Çakır döneminde kat izinleri yükseldi mi bilmiyorum ama Ahmet Çakır’ın da bu milletten özür dilemesi lazım.
2014 yılına gelindiği zaman Malatya bir müteahhitle tanışıyordu!
Bostanbaşı, Fahri Kayahan gibi yerlerin Büyükşehir yasası ile Yeşilyurt’a bağlanması sonrasında sahneye Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat çıkıyordu.
İnşaattan belki de milyarlar kazanan Başkan Hacı Uğur Polat’ın döneminde de “tarım arazileri” yok edilmeye başlanmıştı.
2014’ten sonra Bostanbaşı veya Fahri Kayahan’nda yapılan binalara ruhsat veren “dini bütün” Polat, dağ-taş-ova demeden konutlar villalar dikiyordu!
Tecde ve Koyuönü onun eseriydi ama Bostanbaşı’nda bu kadar yoğun yapılaşmanın zamanı Hacı Uğur Polat dönemine denk gelir!
Hacı Uğur Polat’ın sağ kolu ve Yeşilyurt Belediyesi İmar Komisyon Başkanı olarak bilinen İnşaat Mühendisi Başkan Yardımcısı Mehmet Çınar’ı izlemeye başlamıştık o dönemler!
Hani daha dün yapılmış Topsöğüt Konutlarının ağır hasar alması sonucu sanki inşaat mühendisi değilmiş gibi suçu sadece firmaya atan şu anki Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar!”
6 Şubat depreminde 1500 insanın hayatını kaybettiği Malatya’da yıkım büyük. 850 bin nüfuslu şehir merkezinden 650 bin kişi göç etti. Şehirde oturulacak bina kalmadı.
Üç yıl önce olan Sivrice depreminde 25 binanın yıkılmasından bile ders çıkarmayan Malatya’da devlet binalarından bile ayakta kalan tek bina Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü binası.
Yeşim Salkım: "Helal olsun Suzan Şahin"
AK Parti’nin üç yıl önce deprem yüzünden taşındığı il başkanlığı binası da yeni taşındığı il başkanlığı binası da depremde yıkıldı.
Ama tümüyle yıkılan bir yer var: Bostanbaşı ve Fahri Kayahan.
Bazıları birkaç yıllık olan sitelerde oturan yüzlerce insan enkaz altında can verdi.
Peki bu yazıda ismi geçen belediye başkanları ve milletvekillerinden şu ana kadar kimse hesap sordu mu? Hayır.
Artık rant çetesine dönmüş siyasetçi-müteahhitler işbirliğiyle Malatya’yı yıktılar.
Kayısı bahçeleri molozların altında.
Ama bu enkazı yaratan anlayış hala ortalıkta geziyor, yeni şehri de onlar kurmaya hazırlanıyor.