"Geldiler buraya sizden helallik istediler, öyle helallik olmaz"
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıma yol açtığı Gaziantep'teki Millet Buluşması Programı'nda konuştu...
Kılıçdaroğlu, depremzedelere söz verdi:
"Bu binaların tamamı yapılacak, 5 kuruş alınmayacak"
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın
Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, "Siyaset zenginleşme aracı
değildir. Malı götürmeye izin vermeyeceğim. O 418 milyar doları sizin
için alacağım. 418 doları milyarı getireceğim. Nasıl alacaksınız
diyorlar. Dünyanın neresine giderlerse gitsinler o parayı bu ülkeye
getireceğim..."
Kılıçdaroğlu, deprem bölgesi Nurdağı'nda Millet Buluşması'nda konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle:
"Hiç endişe etmeyin, söz verdim yine söz veriyorum. Bu ülkeye sevgiyi,
barışı, hoşgörüyü, kardeşliği, birlikte yaşamayı, 7'den 70'ye beraber
olmayı, tasada ve kıvançta beraber olmayı sağlamak için yola çıktım.
Hepinize yürek dolusu sevgi, saygı sunuyorum.
Arkadaşlarım başlarken yaşanan dramı anlattılar. Büyük bir dram yaşadık.
50 binin üzerinde can kaybımız var. Hem yaraları sarmak, hem sizlerle
beraber olmak için bugün Nurdağı'ndayım. Aramızda milletvekili, belediye
başkanı arkadaşlarım var.
"Can kayıpları, soğukta enkaz altında kalan insanları kurtarmak için
çaba harcayan insanları gördük"
Depremin ikinci günü buradaydım. Hava soğuktu. Diğer illere gittim.
Yaşanan dramı gördük. Can kayıpları, soğukta enkaz altında kalan
insanları kurtarmak için çaba harcayan insanları gördük. Eli kolu bağlı
kamu görevlilerini de gördük. Böyle bir deprem olabilir ama bir şekliyle
bizim her türlü hazırlığı yapmamız lazım. Başka yerlerde de deprem
oluyor hiçbir zaman 50 bin kişi hayatını kaybetmiyor. Binaların sağlam
olması lazım, her türlü altyapının ulaştırılması lazım.
"Sizlerin çektiği acıyı Türkiye'de hepimiz çekiyoruz"
Çok acı çekiyoruz. Sizlerin çektiği acıyı Türkiye'de hepimiz çekiyoruz.
Tasada ve kıvançta beraber olmak, zor günlerde, mutlu günlerimizde
beraber olmak hepimizi bir araya getiren özel bir duygudur. Bu duyguya
biz Millet diyoruz. Birlikte yaşamanın en güzel taraflarından birisi
budur. Her çocuğun karnının doğduğu bir Türkiye, esnafın, çiftçinin
rahat ettiği, fabrikada çalışan işçinin evine huzur içinde döndüğü, bir
gelecek beklentisi varsa o umudu büyütmek istediği bir Türkiye'yi bende
düşlüyorum. Hiç kimse ne kimliğinden, inancından, yaşam tarzından ötürü
ötekileştirilmesin. Biz beraberiz, güçlüyüz. 85 milyon beraber
olmalıyız. Bir çocuğumuz açsa bilin ki 85 milyon açtır o gün. Beraber
olmanın, birlikte olmanın, aynı türküleri söylemenin yolunu, yordamını
bulmak zorundayız. Çok ayrıştık, kutuplaştık. Türkiye'nin buradan
çıkması lazım. Niye kutuplaşıyoruz, ayrışıyoruz? Akşam önümüze bir sofra
geliyor, sabah önümüzde bir kahvaltı var. Söz veriyorum, beraber,
birlikte bütün sorunlarımızı aşacağız.
"Saraylarda gözüm yok, sizler gibi yaşamak istiyorum"
Saraylarda gözüm yok. Sizler gibi yaşamak istiyorum. Zaten sizler gibi
yaşıyorum. Öyle lüksle, büyük idealler falan yok ama bu toplumun
büyümesi, gelişmesi lazım. Ortadoğu'nun, Akdeniz'in en güçlü ülkesi
Türkiye olabilir. Önünde siyaset kurumundan başka hiçbir engel yok.
Bizim demokrasi kültürümüz arttıkça onların da demokrasi kültürü
artacaktır.
Siyaset kurumunun halka doğruları söylemesi lazım. Söylemiyorsa ciddi
bir güvensizlik oluşur. Bugün siyasetçiye güvenilmiyorsa temel nedeni
budur. Covid-19 oldu, resmi rakamlar açıklandı 82 bin kişi hayatını
kaybetti diye. Daha sonra Türkiye'de ölenlerin sayısı açıklandı 200 bin
fark ediyor. İzin verin yasımızı tutalım. Yeni bir Türkiye'yi, yeni bir
anlayışı başlatacağız.
"Bu binaların tamamı yapılacak, 5 kuruş alınmayacak"
Depremde yıkılan ve ağır/orta hasarlı bina sayısı 817 bin 48. Söz
verildi. Size binalar yapacağız dediler. 2 yıl ödemesiz, 20 yıl taksitle
size satacağız dediler. Ben Nurdağı'ndan bütün depremzede kardeşlerime
söz veriyorum. Bu binaların tamamı yapılacak, 5 kuruş alınmayacak. Allah
nasip eder, 15 Mayıs'tan sonra göreceksiniz. Geleceğiz, sarayda
oturmayacağız ve göreceksiniz. 15 Mayıs'tan sonra tamamı yapılacak,
anahtarı teslim edilecek. 5 kuruş alınmayacak.
Anayasa madde 57, 'Devlet şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını
gözeten bir planlama çerçevesinde konut ihtiyacını karşılayacak
tedbirleri alır' diyor.
"Kusur kimdeyse paranın onu vermesi lazım"
Ev sahibi olan ve evi yıkılan vatandaşa sormak isterim. Bir müteahhit
geliyor, binayı yapıyor. Sizin o binadan daire almanız için 23 imzaya
ihtiyaç var. Bu 23 imzanın tamamı kamuya ait. 23 imza atılıyor sonunda
da belediye izni veriyor. 'Bu bina sağlamdır. Bütün araştırmalar
yapıldı' deniliyor. Sizde vatandaş olarak anlaşıyorsunuz, 23 imza
atıldı, bu bina sağlam bunu satın alayım diyorsunuz, tek bir imza
atıyorsunuz. Sizin binayı alırken, devletin verdiği güvence var. 23 imza
var. Sizin hiçbir kusurunuz yok. Kusur kimdeyse paranın onu vermesi
lazım.
"Geldiler buraya sizden helallik istediler, öyle helallik olmaz"
Geldiler buraya sizden helallik istediler. Öyle helallik olmaz. Helallik
şöyle olur. Ben bu binaları size hiçbir ücret almadan teslim ettiğimde o
zaman helallik isteyeceğim. Bina sağlamdır, depreme dayanıklıdır diye
imza atanlar var ya devlet olarak onlardan bunun hesabını soracağız. Siz
bu insanlara mezar sattınız. Fabrikaların da büyük bir kısmı
elemansızlıktan çalışamıyor ya da yeteri kadar çalışamıyor. İnsanlar
kentleri terk ettiler. Bunların gelip oy kullanmaları lazım.
Fabrikaların bir şekliyle çalışması lazım.
Önüne gelen müteahhitlik
yapıyor. Bunu kurala bağlayacağız. Bir diploması, sınavı olması lazım.
Her önüne gelen müteahhitlik mi yapar ya?
İnsanlar soğuktan öldüler, kurtarma ekipleri yoktu. Kıbrıs'a gittim.
Adıyaman'da çok sayıda çocuk bir otelin altında kaldı ve hayatını
kaybetti. Kıbrıs'tan insanlar geldi o otelin başına ama enkazı
kaldıracak ekip bulamadılar. Annelerin dramını biliyorum.
Adalet bir kutup yıldızı gibidir. Adaletin olmadığı yerde devlet
çürümeye başlar. Adaleti de, liyakati de bu ülkeye getireceğiz. Kim neyi
düşünüyorsa insanlık için ne kadar yararı varsa herkesi kucaklayacağız.
Yeni bir sayfa, yeni bir güzellik. Bu ülkede her evladımız hayal
ettiğini gerçekleştirsin istiyorum.
"O 418 milyar doları sizin için alacağım"
Her şey şuradan başlar. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Malı
götürmeye izin vermeyeceğim. O 418 milyar doları sizin için alacağım.
418 doları milyarı getireceğim. Nasıl alacaksınız diyorlar. Dünyanın
neresine giderlerse gitsinler o parayı bu ülkeye getireceğim. Tüyü
bitmemiş yetimin hakkını kimseye yedirmeyeceğim, herkes böyle bilsin."