Kira krizine yüzde 25 sınırı da çare olmadı
"Fahiş" kira artışını önlemek amacıyla getirilen yüzde 25’lik sınır, ev sahibi-kiracı tartışmalarına çare olmadı...
Kira krizine yüzde 25 sınırı da çare olmadı
Son yıllardaki "fahiş" kira artışları nedeniyle mülk sahipleri ile
kiracılar arasındaki davalarda patlama yaşanıyor. Kira Hukuku ve Kat
Mülkiyeti uzmanı avukat Olcay Göçüm, konut
kiralarında yüzde 25 sınırlama getirilmesine rağmen, sahada kira
bedelinin "fahiş" miktarda arttığına tanıklık ettiklerini belirterek, iş
yerlerinin kapsam dışında kalması nedeniyle yüzde 25 sınırlamasının
uygulanamadığına dikkat çekti...
2 düzenleme çağrısı
Milliyet'e konuşan Göçüm, hanelerde krize dönüşen "fahiş" kira artışıyla mücadele için 2 yeni düzenleme çağrısında bulundu:
“Boş olarak alınan tahliye taahhütlerinin geçersiz olacağına ilişkin yasal düzenleme getirilmeli ve işyerlerine de kira artış sınırı konulmalı.”
Olcay Göçüm, "fahiş" kira artışlarının önüne geçilmesi için mesken kiralarına getirilen sınırlamanın iş yeri kiralarına da getirilmesi gerektiğini belirtti.
"İş yerlerine de sınırlama getirilmeli"
Göçüm, “İş
yeri kiralamalarına getirilmeyen sınırlama konut kiralamalarında
muvazaalı (danışıklı) olarak tahliye davalarının açılmasına ve
dolayısıyla konut kiralamalarında aylık kira bedellerinin artmasına
neden oluyor. Konut malikleri için istenen fedakârlık fabrika
maliklerinden de beklenmeli ve talep edilmelidir. Zira salt konutlar
için getirilecek sınırlama vatandaşların danışıklı olarak açtıkları
tahliye davası sayısını artıracak ve bu nedenle aylık kira bedelleri
fahiş oranda artacaktır.” dedi.
Avukat Göçüm, uygulamada yaşanan sıkıntıları şöyle anlattı:
“Eğer bu düzenleme yapılırsa, kiralayanlar işyeri ve konut kira artışının aynı oranda ve seviyede arttığını görünce yasal düzenlemenin hakkaniyetli olduğunu düşünecek ve danışıklı dava yoluna başvurmayacaktır. Aksi takdirde senelerce küçük birikimlerle ev sahibi olup kiraladığı taşınmazın geliri ile çocuğunu okutan ev sahiplerinden fedakârlık bekleyip, işyeri kiralarında çok yüksek meblağlarda aylık kira bedeli alan mülk sahiplerinden fedakarlık beklenmemesi toplumsal alanda huzursuzluğa neden olacak ve dolayısı ile danışıklı tahliye davalarının açılmasına yol açacaktır.”
Boş olarak alınan tahliye taahhütlerinin geçersiz olacağına ilişkin yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu da kayeden Göçüm, şunları anlattı:
“Konut kiralamalarında mülk sahibi olan kiralayan,
istediği kira bedeli ödenmeyince, kiracı aleyhine ilk kira akdi
kurulurken alınan boş tahliye taahhüdünü doldurup işleme koyuyor.
Öncelikle kiralayanın talep ettiği fahiş miktardaki kira bedelinin
ödenmemesi üzerine ilk kira akdi kurulurken alınan ve tarih kısmı boş
bırakılan tahliye taahhütlerinin geçersiz olacağına ilişkin yasal
düzenleme getirilmelidir. Böylelikle fahiş miktardaki kira artışlarının
büyük oranda önüne geçilebilir.”