Muhalefetten tepkiler: 'O zaman bu inadı niye yaptı?..'

Merkez Bankası'nın faizi yüzde 15'e çıkarmasının ardından CHP, YSP ve İYİP'ten gelen ilk tepkilerde Erdoğan'ın 'düşük faiz inadı'nın başarısız olduğu değerlendirmesi öne çıkıyor...

Merkez Bankası'nın faiz kararına
muhalefetten ilk tepkiler:
'Bizi haklı çıkardı bu sonuçlar'

Merkez Bankası politika faizini yüzde 8,5'ten yüzde 15'e çıkardı, parasal sıkılaştırmaya başlama kararı verildiğini duyurdu...

Faiz kararının ardından Meclis'teki muhalefet partilerinden ilk tepkiler de gelmeye başladı. 

CHP'li Köksal: Ekonominin reçetesi belli

CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, TBMM Genel Kurulu’nda gündeme ilişkin yaptığı konuşmada faiz artırımı kararına ilişkin "ekonominin reçetesi belli" ifadesini kullandı. Köksal “Yüzde 8,5 seviyesindeki faiz yüzde 15’e yükseltildi. Bu ne demek? ‘Ben ekonomistim’ diyen Erdoğan’ın politikaları yeni Maliye Bakanı ve Merkez Bankası Başkanına sökmemiş olacak ki faizler arttı demek. Oysa ekonominin reçetesi belli. Hep söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz, adalet gelmeden bu ülkede ekonomi düzelmez” değerlendirmesini yaptı. 

YSP'li Beştaş: Bizi haklı çıkardı bu sonuçlar

Yeşil Sol Parti Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise bugün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında faiz kararının 2 temel sonucu ortaya çıkardığını söyledi. Beştaş "Bu, aslında, Türkiye Ekonomi Modeli olarak yıllardır pazarlanmak istenen safsatanın çöktüğünün itiraf edilmesidir. Diğeri, yıllardır Erdoğan’dan şu tekerlemeyi dinliyoruz, ‘Faiz sebeptir, enflasyon sonuçtur’ şeklinde saçma sapan bir iddianın çöktüğünün de kabul edilmesi anlamına geliyor. Bizi haklı çıkardı bu sonuçlar” dedi.

Türkiye Ekonomi Modeli’nde ısrar edildiği için ülkenin bu halde olduğunu kaydeden Beştaş şunları söyledi:

“İktidarın bu inadı yüzünden milyonlar, açlık ve sefalete mahkum edildi. Milyonlarca insan da tabii ki işsiz kaldı. AKP-MHP iktidarına seslenmek istiyorum; tüm itirazlarımıza rağmen bir karar aldınız ve bu itirazdan vazgeçiyorsunuz. Peki dünden bugüne gerçekten ne değişti de bu karardan vazgeçtiniz? Bu düşük faiz inadının ülkeye maliyeti ne olacak? Bunun sonuçlarına katlanan milyonlara ne yanıt vereceksiniz?”

Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasını anımsatan Beştaş, “Bu uygulama ile halkın sırtına yeni bir yük de bindirildi. AKP-MHP iktidarı, KKM yoluyla zenginlere büyük bir servet transferi de yapmış oldu. Bunun için de geçmişteki eleştirilerimizi ve muhalefetimizi de parantez içinde tekrar tekrar hatırlatmak istiyoruz. Dediğimiz her şey burada da çıktı. Politika faizinin artırılmış olması hiçbir derde deva olmayacaktır. Ülke ekonomisini, içinde bulunduğu çöküş halinden öyle çıkaramayacaktır. Sihirli bir değnek olma özelliği yoktur. Dolar kuru da öyle beklentinin aksine hemen düşmeyecektir” dedi.

İYİP'li Usta: O zaman bu inadı niye yaptı?

İYİP Grup Başkanvekili Erhan Usta da bugün TBMM Genel Kurulu’nda Merkez Bankası’nın politika faizini 650 baz puan artırarak yüzde 15’e yükseltmesini değerlendirdi. Usta, faiz artırımıyla ilgili şunları söyledi:

"Beklentilerin altında bir faiz artışıydı bu. Merkez Bankası’nın açıklamasına baktığımızda bu parasal sıkılaştırmanın yani faiz artırma sürecinin önümüzdeki aylarda devam edeceğini çok net bir şekilde görüyoruz. İnsan geriye gitme ihtiyacı hissediyor. Hatırlayalım Mart 2021’de dönemin Merkez Bankası Başkanı ve Para Politikası Kurulu politika faizini yüzde 19’a çıkartmıştı ve Sayın Cumhurbaşkanı buna şiddetli bir eleştiri getirip hemen 2 gün sonra da Merkez Bankası Başkanı’nı ve sonrasında Para Politikası Kurulu üyelerinin bir kısmını görevden aldı.

Eylül 2021’den itibaren ekonomik temelleri hazırlanmadan faiz indirim süreci başlatıldı faizler en son geldiğimiz noktada yüzde 8,5’a kadar çekildi. Ekonomik temellerinin hazırlanmadan bunun yapılması Türkiye ekonomisini içinden çıkılmaz bir hale getirdi. Dolar kuru patladı, dolara bağlı olarak yüksek bir enflasyon yüzde 85’lere çıkan bir enflasyonu Türkiye yaşadı. Bununla birlikte politika faizi düşürüldü ama piyasadaki bütün faiz oranları arttı. Faiz düşüşünün herhangi bir olumlu etkisi olmadı. Bankalara etkisi oldu çünkü onlar yüzde 8,5’tan fonlandı ve yandaşlara etkisi oldu. Onlar düşük faizden kamu bankalarından veya Merkez Bankası’ndan kredi alabilenler kredileri aldılar. Ama bunun dışında ekonomiye hiçbir faydası olmadı.

Yüksek enflasyon, yüksek cari açık, yüksek bütçe açığı olarak ekonomik temelleri hazırlanmadan yapılan bu faiz düşüşü bize yansıdı. Türkiye büyük bir barınma krizine girdi. Konut fiyatları patladı ve ciddi bir yoksullaşma oluştu. Kur korumalı mevduattan ne kadar bir mali yüke katlandığımızı hiçbirimiz bilmiyoruz ancak bildiğimiz bir şey var ki; Eylül 2021 itibariyle bütçenin önümüzdeki dönemde ödeyeceği faiz yükü 723 milyar liraydı. Bu faiz düşüşünün başlatılması süreciyle ekonomide meydana gelen bu sıkıntılardan sonra 723 milyar lira olan faiz yükü 2 trilyon 894 milyar liraya çıktı. Dört katına çıktı, milletimiz fakirleşti.

Geldiğimiz noktada ‘biz bu işi niye yaptık’ diyoruz. Yeniden faiz artıracaktık -hatta 15’ten çok daha üzerine bu faizler gidecek- o zaman ‘bu inadı niye yaptı, bu cehalet niye Türkiye’ye hakim oldu’ diye insan sormadan edemiyor.”

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..