FETÖ’cü Zoroğlu’nun çocukları nasıl kandırdığı detaylı olarak yer aldı...
İstanbul’da çocuklara ilaç vererek ailelere cinsel istismar tuzağı kuran FETÖ’cü doktor hakkında hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıktı. İddianamede FETÖ’cü doktor Süleyman Salih Zoroğlu’nun çocukları nasıl kandırdığı detaylı olarak yer aldı...
FETÖ’cü doktor istismar tuzağı
kurduğu çocukları böyle kandırdı
İstanbul’da bir klinikte, çocuklara ilaç vererek ailelere ‘cinsel istismar’ tuzağı kuran doktor Süleyman Salih Zoroğlu, doktorun eşi ve beraberindeki 4 şahıs hakkında yürütülen soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı.
Zoroğlu’nun 972 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilirken, kan donduran iddianamenin detayları ortaya çıktı.
Mağdur çocuklar beyanında, Zoroğlu’nun Ketamin
kullandığını gizlemek istediğini, ailelerinden ayrılmaya
çalışıldıklarını ve aile üyeleri tarafından istismara uğradıkları
konusunda yönlendirildiklerini söyledi.
“BU DOKTOR ÇOCUKLARI AİLELERİNDEN AYIRIP KULLANIYOR, BENİ BİR EVE KAPATMIŞTI”
Bakırköy
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 151 sayfalık iddianamede
mağdur çocukların anlatımlarına yer verildi. Mağdur çocuklardan T.Ş.
sanık Zoroğlu’nun kendisine Ketamin verdiğini söyleyerek “Annem ile
ilgili ne anlattığımı tam hatırlamıyorum, o zaman ilaç yüzünden kafam
kötüydü. O zaman anlattıklarım aslında doktorun durduk yere ortaya
çıkardığı bir şey. Bu doktor benim gibi DKB hastalarını bulup bazı
evlere kapatıyor. Olmayan şeylerle ilgili suçlamalarda bulunuyor ve
çocukları ailelerinden ayırıp kullanıyor. Mesela beni bir eve
kapatmıştı, orada 2 tane kız vardı 18 ve 19 yaşlarında. Birinin adı B.
diğerinin adı ise N.’ydi. Bu kızlar doktorun babasının evindeydi”
şeklinde anlatımda bulunduğu iddianamede kaydedildi.
“İLAÇLARI KAÇAK OLARAK GETİRİYORLARDI”
Mağdur E.C. ise “Bu
psikiyatristin adı Süleyman Salih Zoroğlu’dur. DKB tanısı koydu ve her
hafta gelmemi istedi. Sonrasında bana burnumdan bir ilaç vermeye
başladı. İsmi Ketamin’miş. Kullanmaya başladığım zamanlarda biraz mayhoş
gibi oluyordum. İki burnuma da 3-4 defa sıkıyordu. Ben her hafta
gitmeye başladıktan kısa bir süre sonra Ketamin vermeye başladı. Bu
ilaçları kaçak olarak getiriyorlardı. Bir de eczane ile anlaşıp staj
yapan doktor getiriyordu. Bir süre sonra bana fısfısın pek etki
etmediğini görünce iğne kullanmaya başlayacağını söyledi. Ben fısfıs
kullandığım dönemde taciz olaylarına girmeye çalışıyordu. Biz fısfısı
4-5 kez kullandıktan sonra Ketamin ile iğne vurmaya başladı. Bu iğneyi
Süleyman Salih Zoroğlu yapıyordu. İlk kullandığımda kendimi kötü
hissetmiyordum çünkü dozunu az kullanmaya başlamıştı. Ama zamanla dozunu
artırmıştı. Ben koltukta uzanıyordum ama ne konuştuğumu hatırlamıyorum.
Süleyman doktor, ses ve görüntü kaydına alıyordu. Ben dinlediğim zaman
ne konuştuğumuzu hatırlıyordum. Sonradan dinlediğim kayıtlarda ‘Sana mı
dokundu?’ gibisinden sorup, olmasa bile oluyormuş gibi bir etki vermeye
başlıyordu” ifadelerini kullandı.
“BABAMLA GÖRÜŞMEME ASLA İZİN VERMİYORDU”
Mağdur E.C. beyanının devamında “Ben
sık sık Ketamin isimli ilacı kullanmaya başladıktan sonra artık kendimi
kaybetmeye başlamıştım. Ben artık krizlerin bitmesi için her şeyi
yapmaya hazırdım. 20 kilo vermiştim. Şubat ayına doğru kendime gelmeye
başlamıştım. Mart gibi biraz daha iyiydim. Süleyman doktor bunu
öğrenince bana bayağı kızdı ve Mart ayında beni geri başlattı. Artık o
kadar kriz geçiriyordum ki kafayı yiyordum, o yüzden ilaçları
bırakmıştım. Bağışıklığım çok azalmıştı. Babamla görüşmeme asla izin
vermiyordu, ‘Onunla görüşmeyeceksin sana bunları bunları yaptı’ diye
söylüyordu. Bunları bana Ketaminliyken söylüyordu. Ben Ketaminliyken
dediklerimin çoğunu hatırlamıyordum ama bir yerden sonra kendime
geldiğimde hatırlamaya başladım. Bana hipnoz etkisindeyken ‘Evet E. sen
bunları yaşadın, bunları annen ve ağabeyin de biliyormuş ama seni
umursamamışlar’ diye söylüyordu“ dedi.
“EĞER SAVCIYA GİTMESİNİ İSTEMİYORSAN ADAM GİBİ GEL BURAYA TEDAVİ OL”
Bir
diğer mağdur çocuk H.Ö.’nün ailesinin soruşturma dosyasına sunduğu
sesli mesaj çözümünde ise sanık Süleyman Salih Zoroğlu’nun "H.,
böyle ben tedaviye gelmek istemiyorum dediğinde dosyayı biz kapatıyoruz
zannediyorsunuz herhalde. Dosya kapatma böyle vakalarda şöyle oluyor;
dosyayı kapatıyoruz savcıya veriyoruz, eğer savcıya gitmesini
istemiyorsan adam gibi gel buraya tedavi ol” dediği belirtildi. Öte yandan mağdur H.Ö.’nün Zoroğlu’na gönderdiği, "Hocam
ben H., ben size babamla ilgili bir şey dediğimi hatırlamıyorum ve ben
ailemi bırakıp bir yere gitmek istemiyorum, lütfen siz de daha fazla
uğraşmayın bu konuyu kapatın ben daha fazla sizinle tedavi görmek
istemiyorum" şeklindeki mesajın ekran görüntüsünün tespit edildiği iddianamede kaydedildi.
“KETAMİN KULLANDIĞINI AİLEME SÖYLEMEMEM GEREKTİĞİNİ BELİRTMİŞTİ”
Mağdur çocuk M.Ç. ise beyanında "Annem,
babam ve ben ilk olarak 2022 senesinin Ekim ayında kliniğe gittik.
Sürekli olarak babamın mesleği, benim babamla aramdaki muhabbet, aile
durumumuz konularında sorular yöneltiyordu. Ben de babamla aramın çok
iyi olduğunu, babamı çok sevdiğimi, aile içerisinde bir problemimizin
olmadığını söyledim. Üçüncü seansta benim burnuma dört kez fısfıs
şeklindeki Ketamin maddesini sıkmaya başladı. Bana da Ketamin’in
çocuklardaki kullanımının yasal olmadığını, hatta bunu kendisinin de
yasal yollardan temin etmediğini, bu sebeple Ketamin kullandığını aileme
söylememem gerektiğini belirtmişti. Ben de o dönemde doktorun beni
iyileştirmeye çalıştığını düşünerek aileme söylememiştim. Burnuma
bahsettiğim fısfısı sıktığında artık ışığa karşı ileri derecede
hassasiyetim oluşuyordu. Zaten Salih Hoca fısfıstan sonra ışıkları
kapatıyordu. Kendimi her şeyden korkan, korumasız ve yarı baygın birisi
olarak hissediyordum. Ben bu haldeyken Salih Hoca benimle konuşmaya
devam ediyordu. Anne ve babamla evde herhangi bir sorun yaşayıp
yaşamadığımı, babamın ne iş yaptığını da sordu. Devam eden süreçte ben
yine yoğun Ketamin etkisi altındayken ‘Babanın sana bir şey
yapmadığından emin misin?’ dedi. Ben her seferinde babamı çok sevdiğimi
söylesem de Salih Hoca aşırı derecede ısrarlı bir şekilde ‘İyi düşün,
böyle bir şey yaşanmış olabilir bana anlat’ diyordu. Sürekli olarak
babam hakkında konuşmak istemesi beni çıldırtmıştı” dedi.
“SALİH HOCA'DAN SONRA ÇOK HIZLI BİR İYİLEŞME SÜRECİ YAŞADIM”
Mağdur M.Ç. beyanının devamında “Salih Hoca ile seanslarımızdan sonra gidişat iyi değildi, daha da kötüleşmeye başladım. Salih Hoca'ya ketamin maddesi kullanmak istemediğimi söyledim. Salih Hoca benim bu kararlı halimi görünce kabul etti. Bir gün evde kendime zarar vermek istedim. Zaten bugüne kadar aileme bu konudan bahsetmemiştim. Kendimi kötü hissedince polisleri arayıp yardım etmeleri gerektiğini, yoksa kendime ya da ailemden birisine zarar vermeyi düşündüğümü söyledim. Bunun üzerine evimize polisler ve ambulans geldi. Annem de eve gelince bana ne olduğunu sordu. Ben de artık daha fazla gizleyemeyeceğimi, durumumun iyi olmadığını, Salih Zoroğlu'nun bana Ketamin maddesi uyguladığını, bu maddenin bana iyi gelmediğini ve seanslardaki cümlelerle benim rahatsızlığımı daha da arttırdığını, babam hakkında istismar iddialarında bulunduğunu söyledim. Bunun üzerine annem de babamla konuşarak bu doktora gitmemem gerektiğini bana söylediler. O günden sonra Salih Hoca'ya gitmemeye karar verdik. Başka bir doktora gittim. Bu seanslarım devam ediyor ve bana çok iyi geldi. Gerçekten iyi durumda olduğumu hissetmeye başladım. Salih Hoca'dan sonra çok hızlı bir iyileşme süreci yaşadım. Babamla aram çok iyidir. Tamamen Salih Hoca'nın kullanmış olduğu maddenin ve yapmış olduğu yönlendirmelerin etkisiyle o dönemde böyle düşünmüştüm. Bu sebeple Salih Zoroğlu ve tespit edilen tüm şahıslardan şikayetçiyim" dedi.