Akbelen'de kamulaştırma kararına İTİRAZ...

Akbelen Ormanı etrafındaki tarım arazileri için verilen "acele kamulaştırma" kararına tepki gösteren köylüler, toprağın şirketlere peşkeş çekildiğini belirterek direnmeye devam edeceklerini söyledi...

Akbelen'de kamulaştırma kararına itiraz: 'Torunlarıma kömür bırakmak istemiyorum'

SivriSinekCaz
Muğla'da bulunan Akbelen Ormanı’nın çevresindeki 190 parsellik tarım arazisinin AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla maden sahası için kamulaştırılmasına bölge halkı tepkili.

23 bin hektarlık alanın linyit madeni sahası olarak kullanılmasına itiraz eden İkizköylüler, tarlalarının maden şirketlerine peşkeş çekildiğini belirtiyor.

'Tarlamız iki şirkete peşkeş çekildi'

İkizköylü Aytaç Yakar, daha önceden verilen kamulaştırma kararı için evinin yerinin değiştirildiğini şimdi tekrar aynı şeyi yaşadığını belirterek, şunları söyledi:

“Benzin döküp de yakayım mı kendimi? Biz yerimizden kalkmak istemiyoruz. Yerimizi vermeyeceğiz. Bu şirket bize ‘Yoldan aşağı 50 metrede ev yaptırabilirsin’ dedi. Ben buraya evi yaptırdım. Madem bu yerleri kaldıracaklardı niye bu evi buraya yaptırdılar? Daha kredimin bitmesini 1 yıl var. Sayın Cumhurbaşkanım sen bizim sayemizde oturuyorsun, bizler oy vermesek sen oturabilir miydin? Bizimle niye uğraşıyorsun? Bizi yerimizden etme. Mezarlığımızı nereye kaldıralım? Hangisinin kemiklerini toplayıp da nereye götürelim? 'Arkamızda devlet var' diyoruz. Devlet de bunu yaparsa bizim sonumuz ne olacak? Yeter artık başımızdan defolsun gitsin bu Limak mıdır nedir?”

İkizköylü Havana Ova, “Bize yapmadıkları kalmadı. İşkence, hepsini gördük. ama biz topraklarımızı vermek istemiyoruz. Ben torunlarıma toprak bırakmak istiyorum, kömür bırakmak istemiyorum. Zeytin ağacı bırakmak istiyorum” diye tepki gösterdi.

'Bu çiftçiye darbedir'

İkizköylü Nejla Işık ise 5 yıldır mücadele verdiklerini hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

“Karacaköy, İkizköy ve Çamköy’deki tarım arazilerimize ve içinde bulunan 40 bin zeytin ağacımıza Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle acele kamulaştırma yapıldı. Çiftçinin tarlasını, toprağını madene dönüştür diye iki şirkete peşkeş çekildi. Kamu biziz. Kamunun yararı topraktır, temiz havadır, sudur. Sularımız gittikten sonra, köyde üretim yapamadıktan sonra Cumhurbaşkanı sarayında ne yiyecek? 5 senedir zeytin yasasını uygula diyoruz. Bu çiftçiye darbedir. Şaşırmadık, bunu bekliyorduk. Bu mücadeleyi bırakacağımızı sanmasınlar, İkizköy’ü haritadan silemeyecekler. 1979’dan beri köylüyü gözetmediğiniz yeter. 1996’daki kapatma kararlarını uygulayan, şu madeni kapatın. Enerji önemli evet ama ekmek ve su daha önemli.” 

'İşletmeye ilişkin davalar devam ediyor'

İkizköylülerin avukatlarından Arif Cangı, Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret AŞ’ye açtıkları davaların devam etmesine rağmen bu kararın verildiğine dikkati çekerek, acele kamulaştırma kararını eleştirdi. Cangı şunları söyledi:

"Milas İkizköy Çamköy’de bugün alınan acele kamulaştırma kararı tamamıyla Cumhurbaşkanlığının takdiri ile alınmış bir karardır. Peki bu kararın hukuki dayanağı var mıdır? Yoktur tabii. Öncelikle, bu kamulaştırma için kamu yararının olması lazım. Kamu yararının kabul edilmesi için de ancak yargı denetiminden geçmiş bir durumun söz konusu olması gerekir ki Akbelen direnişi sırasında bütün kamuoyuna mal olduğu sürece bölgede bu işletmeye ilişkin davalar hala devam etmekte."

'Sıra İkizköy'den çıktı, diğer yerleri yok etmeye başladılar'

Avukat İsmail Hakkı Atal da Cumhurbaşkanlığı acele kamulaştırma kararının iptali ile ilgili daha önce emsal bir karar verildiğini kaydetti. Atal, ”İkizköy direnişi başladığından bu yana biz maden ruhsat sahasının 200 bin dönüm olduğunu ve Milas’a doğru on binlerce dönüm tarım arazisini, 100 bin dönüme yakın ormanlık alanı ve 50 bin dönüm zeytinliği yok edeceğini hep belirtiyorduk. Şimdi sıra İkizköy’den çıktı yavaş yavaş diğer yerleri yok etmeye başladılar. Fakat burada şöyle bir şansımız var; Daha önce açtığımız davalar AKP’li hakimlere düşüyordu. Acele kamulaştırmanın iptali davası, Danıştay’da açılacak. Daha önce biz Danıştay 6. Dairesinde Niğde Kale Mahallesi’nde, Niğde Belediyesinin yaptığı bir tarihi yok etmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının iptali davasını kazanmıştık" şeklinde konuştu.

Ne olmuştu?

Akbelen Ormanı, dönemin Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin imzasıyla Muğla Milas’taki iki termik santrale kömür sağlamak amacıyla 2020 yılında Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret AŞ’ye (YK Enerji) devredilmişti. Özelleştirme kararı sonrası bölgede ağaçların kesildiğini belirten köylüler, duruma itiraz ederek Akbelen'de nöbet tutmaya başladı.

İkizköylülerin Temmuz 2021'de Orman Genel Müdürlüğü'ne karşı Muğla 1'inci İdare Mahkemesi'nde açtığı yürütmeyi durdurma davası sürerken; Akbelen Ormanı'nda yaklaşık 100 ağaç kesildi. İkizköylülerinprotestoları üzerine ağaç kesimleri durdu.

1 Mart 2022'de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Resmi Gazete'de yayımlanan Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki Yönetmelik ile “Elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetleri” kapsamında, Akbelen'de madencilik faaliyetlerinin yapılmasına izin verilmişti. Bakanlığın bu kararının ardından 2021'den beri nöbet tutulan alanda bulunan ağaçlar kesildi.

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..