Seçim öncesi muhalefete yer vermeyen YALAKA medyada değişim!..

Seçim öncesi muhalefete yer vermeyen iktidar yanlısı Sabah'ın, seçimden sonra Özel'e yer vermesi ve o günkü sayısının manşetinde Özel'in olup Erdoğan'ın olmaması dikkat çekmişti...

Barış Pehlivan yazdı:
İktidar medyası radikal kararlar alabilir 

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) 31 Mart Mahalli İdari Seçimlerinde büyük bir başarı elde ederek 34 il kazandı ve ülke genelinde yüzde 37.77 oy alarak birinci parti oldu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz günlerde Sabah Gazetesi'nin sorularını yanıtlamıştı.

Seçim öncesi muhalefete yer vermeyen iktidar yanlısı Sabah'ın, seçimden sonra Özel'e yer vermesi ve o günkü sayısının manşetinde Özel'in olup Erdoğan'ın olmaması dikkat çekmişti.

Gazeteci Barış Pehlivan, yandaş medya ile ilgili gelen kulis bilgilerini paylaştı.

Cumhuriyet'teki köşesinde AKP yanlısı medya ile ilgili bir yazı kaleme alan Pehlivan, "İktidar medyasında ekonomik daralmalar olacaktır. Bazı gazeteler kapanma ya da sadece dijitalde yayın yapma gibi radikal kararlar alabilir" dedi.

Pehlivan şunları aktardı:

"Hepsi çok bilinen, iktidar medyasında çalışan dört ayrı televizyoncu ve gazeteci ile konuştum. Görüştüğüm medya mensuplarının ortak kanısı şuydu: "Değişmeliyiz!"

Ancak iktidar medyasında arzulanan değişimin olup olmayacağı mevzusunda farklı görüşler mevcuttu. Tartışma kapısını daha da aralasın diye içinde farklı görüşler de barındıran o sözleri aktaracağım. İşte AKP medyasını içinden bilen isimlerin "Bundan sonra ne olur" sorusuna verdikleri yanıtlar...

'RADİKAL KARARLAR ALINABİLİR'

Seçim medyayı da etkilemez olur mu, etkileyecek. Unutmayalım ki belediyelerin el değiştirmesiyle CHP muazzam bir maddi güç elde etti. Aynı şekilde iktidar da ciddi bir maddi güç kaybı yaşadı. Bunu yalnız "toplu gazete alımı" ile düşünürsek yanılırız. Özellikle iktidar medyası her belediye ile senelik sözleşmeler yapıyordu. Bu muhalif medyada da var. Ancak bu gelir ve güç artık iktidar medyasında yok. İktidarda kalan belediyelere de daha çok yük biner. Her şeye rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan medyadan zaten memnun değildi, etkili olduğunu düşünmüyordu. Şimdi kaliteyi artırmak zorundayız. Öyle ya seçim döneminde onca yayın organı o kadar haber yaptı; sonuç ne? Sıfır! İktidar medyasında ekonomik daralmalar olacaktır. Bazı gazeteler kapanma ya da yalnız dijitalde yayın yapma gibi radikal kararlar alabilir.

'GERİYE GİDİŞ VAR'

Demek ki bir başkan adayını gereksiz şekilde çok parlatmakla seçmeni etkileyemeyebiliyormuşuz. Sabah gazetesinin Özgür Özel manşeti derinlikle izlenmeli. Çünkü madem olabiliyordu, seçim kampanyası döneminde neden yapmadılar? Kaldı ki o manşetin Ankara’dan emirle yapılmadığına, aslına bakarsak Erdoğan’a bir mesaj içerdiğine dair ciddi bir söylenti var. Hiçbir yerde değişim olmasa bile, Sabah ve A Haber’de dönüşüm yaşanabilir. Erdoğan’ın bile kabul ettiği ekonomik kriz yokmuş gibi davranmaları, muhalif olan herkese amansızca saldırmaları ve diğer muhafazakâr medyaya yaşam hakkı tanımamaları camiada rahatsızlık yaratıyor. TRT’de ise şu an sessizlik hâkim. Hemen hemen herkes rahatsız ama köklü bir değişim olması beklenmiyor. Halbuki TRT’nin özellikle son üç senedir çok daha kötüye gittiğini bilen biliyor. Özel hayatına dair gelişmeler ortaya çıkana kadar, haber dairesi Hilal Kaplan’dan soruluyordu. Ancak Emine Erdoğan’ın devreye girmesiyle Kaplan’ın kanal içinde pasifize edilmiş olduğu konuşuluyor. Dahası TRT’de "Cumhurbaşkanına rağmen fakat onun mesuliyet yüklediği insanların yönetim hatalarından yaşanan bir geriye gidiş var" görüşü ağırlıkta."

➽ Paylaş: