Denetlenemeyen parasal işlemler, yolsuzlukla adı anılan yöneticiler
Akkuyu'da duyurulan yönetici değişiklikleri, yönetim kurulu üyeleriyle ilgili iddiaları ve şirket üzerinden yapılan ancak denetlenemeyen parasal işlemleri yeniden gündeme getirdi...
Santralin Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Anastasia Zoteeva görevden alındığı ortaya çıktı.
Söz konusu bilgi şirketin iletişim servisinden 24 Temmuz'da yapılan açıklamayla anlaşıldı. Açıklamada son yapılan toplantıyla ilgili bilgi verilirken "yönetim kadrosunda değişiklik yapıldığı" ifade edildi. Toplantıda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji ve Uluslararası Projeler Genel Müdürü Yusuf Ceylan'ın katıldığı belirtilirken, Akkuyu Nükleer A.Ş'nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı'nın Anton Dedusenko, Genel Müdürü'nünse Sergei Butckikh olduğu duyurulmuş oldu.
Butckikh daha önce Akkuyu Nükleer'in Genel Müdür Birinci Yardımcılığı ve NGS Yapı İşleri Direktörlüğü görevini üstleniyordu.
Yönetim kadrosundaki değişikliklerin "Türk tarafının onayı ile" yapıldığı söylendi. Bakanlık yetkilisi Yusuf Ceylan da toplantıda "Yeni atanan yönetim kadrosuna başarılar diliyorum" dedi.
Toplantı öncesinde katılımcıların 1. ünitenin reaktör bölümü, kıyı hidroteknik yapıları ve güç dağıtım sistemi tesislerinin de aralarında bulunduğu ana bina ve tesisleri ziyaret ettiği, diğer ünitelerin inşaatında kaydedilen ilerlemeyi değerlendirdiği bilgilerine de yer verildi.
Bu arada şirketteki görev değişiklikleri, Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un Genel Müdürü Aleksey Likhachev ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın geçen hafta İstanbul'da gerçekleştirdiği çalışma toplantısının hemen arkasından geldi.
İki yönetim kurulu üyesi ülkelerinde yolsuzluktan yargılanıyor
Şirketin tepesindeki iki kişi hakkındaysa yolsuzluk, rüşvet gibi iddialarla yargıya taşınan bir süreç yaşanıyor.
Bu isimlerden biri Yönetim Kurulu Üyesi Gennady Sakharov. Sakharov, 28 Mart 2024 tarihinde Moskova’da rüşvet suçlamasıyla tutuklandı. Konuyu BirGün'de günemde getiren Özgür Gürbüz, Moskova’nın ilgili Bölge Mahkemesi'nin Telegram hesabından Sakharov’un parmaklıklar arkasındaki fotoğrafını paylaştığını duyurdu.
Sakharov’un 15 yıla kadar ceza alabileceği söyleniyor.
Akkuyu Nükleer A.Ş'nin 12 Mart günü yapılan genel kurulunda Saharov’un görevinden istifa talebi gündem ediliyor ve kendisi istifaya zorlanıyor.
Akkuyu Yönetim Kurulu’nun beş üyesinden biri olan Sakharov, aynı zamanda Rosatom Devlet Şirketi’nin sermaye yatırımları ve inşaatlardan sorumlu direktörüydü.
Tass Haber Ajansı, aynı suçlama kapsamında gözaltına alınan bir başka kişinin de "Elguji Kokosadze" olduğunu belirtti. Kokosadze, Rusya’nın nükleer enerji alanında çalışan en büyük özel şirketlerinden biri olan Orgenergostroy’da Birinci Genel Müdür Yardımcısı idi. Sakharov’un Rosatom’un bir işiyle ilgili kontratı, Kokosadze’den rüşvet alarak Orgenergostroy şirketine verdiği iddia ediliyor. Bu şirket Rosatom’un daimi yüklenicisi diye biliniyor. Kokosadze’nin şirketinin üzerinde çalıştığı projeler arasında Akkuyu da bulunuyor.
Yıllardır yönetim kurulunda yer alan bir diğer isim Henri Edouard Proglio. Proglio hakkında vatandaşı olduğu Fransa'da açılan davada, ihalesiz danışmanlık sözleşmeleri yaptığı gerekçesiyle kayırmacılık suçlamasıyla 2 yıl hapis cezası istendi.
T24'ten Çiğdem Toker'in verdiği bilgilere göre, Fransız kamu Elektrik İletim Şirketi EDF'nin eski başkanı olan Proglio'nun yargılandığı davanın, Haziran ayında Paris Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmasında hapis cezasının yanı sıra 200 bin avro da para cezası talep edildi.
Proglio'ya yönelik suçlamalar, EDF başkanı olduğu yıllarda hakimler, avukatlar, gazeteciler ve iş örgütlerinin eski yöneticileri ile ihale açmadan imzaladığı yaklaşık 36 milyon avroya ulaşan sözleşmeler dolayısıyla yöneltiliyor.
Henri Proglio, devlet şirketi adına ihalesiz imzaladığı 44 danışmanlık sözleşmesi ile birçok kişiye "lobicilik," "iletişim danışmanlığı", "stratejik danışmanlık", "istihbarat" gibi görevler karşılığında ödeme yapmakla suçlanıyor.
Proglio hakkındaki suçlamalar da aslında yeni değil.
'Vergi cennetlerinde' yapılan ve denetlenemeyen parasal işlemler
Mersin'deki nükleer santral yapımını sürdüren Akkuyu NGS şirketinin "vergi cenneti" olarak bilinen yerlerde kurulmuş şirketlerle karşılıklı para transferi yetkisi aldığını ve bu konuya ilişkin şirket operasyonunu 2019 yılında yine Çiğdem Toker bu kez Sözcü'de yazmıştı.
Bu yetki daha önce Akkuyu'da yapılan genel kurulla alınıyor. O tarihten bu yana da Akkuyu NGS şirketinin "vergi cennetlerinde" yaptığı parasal işlemler ne denetlenebiliyor ne de Türk Maliyesi bu işlemlerden herhangi bir vergi alabiliyor.
Toker, Türkiye'nin yıllardır "vergi cenneti" olarak bilinen ülkeleri resmen ilan etmemesinin sebebinin de bu olduğuna işaret ediyor:
"Ve bu durumun Türkiye'yi yöneten kimseyi rahatsız etmediği de ortada. Bilakis şirkete rahat rahat bu işlemleri yapabilsin diye yetkiler tanınmış. Muhtemelen güç koşullarda çalıştırılan işçiler dışında herkes hayatından memnun. Bu ilan sonucunda, Hazine'ye vergi gelirleri akabileceği halde, iktidara yakın şirketlerin kollanması motivasyonuyla bu hayati adım atılmıyor."