Kültür Bakanlığı bir skandal kararla Kuvayi Milliye Destanını yasakladı!
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Nâzım Hikmet’in Kuvayimilliye Destanı’nı Halk Kütüphaneleri'nden 'uygunsuz içerik' gerekçesiyle kaldırdı. CHP'li Gamze Akkuş İlgezdi, Kütüphane Hizmetleri Daire Başkanlığı'ndan kütüphanelere gönderilen e-postayı da paylaştı...
Kültür Bakanlığı’ndan skandal karar: Nazım Hikmet'in Kuvayi Milliye Destanı kütüphanelerden kaldırıldı!
Yaşanan duruma tepki gösteren İlgezdi, "Bakanlık ‘uygunsuz içerik’ bahanesiyle kitapların okuyuculara verilmesini yasaklamış. Konuyu sayın Bakan'a soru önergesi ile sordum. Bu garabeti bir an önce düzeltmeleri gerekiyor" ifadesini kullandı..
"İmzası olanlar görevden alınmalı"
CHP’li Akkuş İlgezdi, Kültür Ve Turizm Bakanlığı Yayın Seçme Yönetmeliği’ne göre, "Yayın Seçme Kurulu, Bakanlığa bağlı olarak hizmet veren halk ve çocuk kütüphaneleri için okuyucu gereksinimlerini ve kütüphanelerden gelen istekleri göz önüne alarak satın alma, bağış, değişim ve benzeri yollarla sağlanacak yayınların değerlendirilmesini ve seçimini, yapar" dendiğini hatırlatarak, "Kurul toplanmadan okuyucu şikayeti bahanesiyle kurtuluş savaşımızın destanı yasaklanıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil. Daha önce de 1983 Pulitzer Ödülü sahibi Alice Walker’ın siyahi bir kadının erkek egemen bir dünyada yaşadığı baskı ve zulümleri anlatan Renklerden Mor kitabı ‘okuyucuların şikayeti’ bahanesiyle yasaklanmıştı. Şimdi aynı mevzuata aykırı gerekçe ile Kuvayimilliye Destanımız yasaklanmaktadır. Bu kararın altında imzası olan tüm yöneticilerin derhal görevden alınması, alınmıyorsa Bakan'ın istifa etmesi gerekir" ifadelerini kullandı.
Akkuş İlgezdi soru önergesinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a şu soruları yöneltti:
"Nazım Hikmet’in Kuvayimilliye Destanı kitabındaki uygunsuz içerik nedir? Kuvayimilliye Destanı kitabı hangi yasal mevzuata dayanarak yasaklatılmıştır? Bu kitap hakkında verilmiş bir mahkeme kararı var mıdır? E-postanın ekinde Nuri Kurtcebe’nin çizimleri olan bir Kuvayi Milliye Destanı görünmektedir. Yasak bu kitaba mı gelmiştir? Yoksa tüm Kuvayimilliye Destanlarına mı yasak uygulanacaktır? Okuyucu şikayeti diye oluşturulan sübjektif bir mekanizma ile kitap yasaklandığı iddiaları doğru mudur? Kendisi de Arjantin Ulusal Kütüphanesinin eski Genel Müdürü olan Alberto Manguel’in Ulises’in Dönüşü kitabı hangi yasal mevzuata dayanarak yasaklatılmıştır? Kitap neden yasaklanmıştır? Bu kitap hakkında verilmiş bir mahkeme kararı var mıdır? 'Okuyuculardan gelen şikayet’ gerekçesi ile bugüne kadar kaç kitap yasaklanmış, kullanıcılara verilmesi engellenmiştir? Kitapların değerlendirmesini yapması gereken Kurul neden toplanmamaktadır?”
Kütüphane Hizmetleri Daire Başkanlığı'nın e-postasındaki ifadeler ise şu şekilde:
"Sayın Yetkili/Kütüphane Müdürü;
Ekte kitap kapakları bulanan, Yazarı Nazım HİKMET'e ait "Kuvayimilliye" (ISBN: 978 6258129090) ve Alberto MANGUEL'e ait "Ulises'in Dönüşü" (ISBN: 978 6058029576) başlıklı kitaplarda uygunsuz içerik tespit edilmiş olup, Koha Kütüphane Otomasyon Sisteminde materyal düzenleme kısmından Ödünç Verilemez - Diğer ve OPAC'ta görünmesin yapılarak, kullanıcılar tarafından görülmesi engellenmiştir. Söz konusu kitapların bulunduğu tüm halk kütüphanelerinde okuyucu hizmetlerinden çekilmesi gerekmektedir.
Gereğini bilgilerinize sunar, iyi çalışmalar dileriz.”
“YANLIŞ VE HUKUKSUZ”
Türk Kütüphaneciler Derneği Başkanı Ali Fuat Kartal, söz konusu işlemin bir şikayet sonucu yapıldığını belirterek şunları söyledi:
"Bir okuyucuya göre uygunsuz gelen bir şey başka bir okuyucuya uygunsuz gelmeyebilir bu objektif bir değerlendirme değil. Bu tarz talepler kütüphanelere çok fazla geliyor. Örneğin bir veli ‘bu kitaptan rahatsızım benim çocuğum bu kitabı okumasın’ diyor. Bunun sonucunda da kütüphane görevlisi bu talebi not edip söz konusu çocuğa bu kitabı veremeyebilir. Sadece bir okuyucu ‘bu kitap uygunsuz’ dedi diye bir kitabın erişime engellenmesi diğer okuyucuların da okuma hakkının gasp edilmesi anlamına gelir. Bir kitapla ilgili bir mahkeme kararı varsa bu karar kütüphanelere iletilir ve kitaplar toplatılır. Bunu son zamanlarda FETÖ ile ilgili yalınlarda çokça gördük, görmeye de devam ediyoruz. Nazım Hikmet’in söz konusu kitabında yer alan bir şiirini Cumhurbaşkanımız dahi Sakarya Meydan Muharebesi’nin yüzüncü yıl dönümünde kendisi okumuştu.
Öte yandan Alberto Manguel, dünyada kitap okunmasını teşvik eden en önemli yazarlardan birisi. Herhalde bu insan kütüphanelerde kitaplarının yasaklandığını duysa şok olurdu. Tamamen kitap okumayı ve kütüphaneleri sevdirmeye yönelik romanlar yazan bir yazardan bir yazardan söz ediyoruz. Aynı şekilde Nazım Hikmet de bugün Kurtuluş Savaşı’nı en iyi şekilde ifade eden yazarımız. Ne yazık ki hiçbir yargılama ve mahkeme kararı olmadan bu kitapların kütüphanelerden kaldırılması çok yanlış ve hukuksuz."
“ANAYASAMIZDA GÜVENCE ALTINA ALINAN DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA VE YAYMA HÜRRİYETİ HAKKINA MÜDAHALE EDİLMEKTE”
Konuya ilişkin Kültür Sanat-Sen Genel Merkezi'nde yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son
yıllarda düşünce ve düşünceyi ifade özgürlüğü başta olmak üzere,
basın-yayın ve kültür-sanat alanında ki baskılar ve sansür olayları akıl
almaz şekilde büyümüştür. Bu yasak ve sansür anlayışından Kültür ve
Turizm Bakanlığına bağlı Halk Kütüphanelerinde halkın kullanımına
sunulan kitap ve dergilerde nasibini almıştır. Son olarak 22 Kasım 2024
Tarihinde halk kütüphanelerine Kütüphane ve Yayımlar Genel Müdürlüğüne
bağlı Kütüphane Hizmetleri Daire Başkanlığından gönderilen bir e-posta
ile “uygunsuz içerik” bahanesiyle Nazım Hikmet’in Kurtuluş Savaşını
destansı bir dille en güzel anlatan kitaplardan biri olan Kuvayi Milliye
Destanı ve Alberto Manguel’in Ulises’in Dönüşü kitaplarının raflardan
çıkartılarak okuyucu kullanımından alınması talimatı verilmiş, bu iki
kitap sansürlenerek yasaklanmıştır.
Ülkemizde basılmış eserlerin
yasaklanması ve toplatılması ile ilgili mevzuat açık ve nettir. Kitap
yasaklamak ve toplatılmasına karar vermek 5187 Sayılı Basın Kanunu ile
belirlenmiştir. Bu mevzuat çerçevesinde basılı bir kitabın toplatılması
için mahkeme kararına ihtiyaç duyulmaktadır. İşin hukuki boyutu böyle
olmakla beraber halk kütüphanelerinde sansür uygulamak kütüphanecilik
mesleğinin etiği açısından da yanlış ve halkın bilgiye ulaşmasının
engellemesi açısında da sansürcü bir anlayıştır.
Geçmiş yıllarda da örneklerine şahit olduğumuz bu vb. sansür uygulamaları sonlandırılmalıdır. Seksen beş milyonluk ülke nüfusu içinde üç beş okuyucu şikâyeti üzerine uygunsuz içerik olduğuna nasıl karar verilmektedir. Okuyucu şikâyetlerini kitapların uygunsuz içerikli olduğuna karar vermeye yeterli gören ve sansür uygulayan anlayış Nazım Hikmet’in ve Alberto Manguel’in edebi değerlerinin anlayamamış, sanata ve sanatçıya karşı bir zihniyettir. Kültür ve Turizm Bakanlığı bu ve benzeri sansür ve yasaklamaları derhal sonlandırmalıdır. Okuyucu şikâyeti gibi sübjektif nedenler ile evrensel kütüphanecilik kuralları yok sayılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayın Seçme Yönetmeliği’de, “Yayın Seçme Kurulu, Bakanlığa bağlı olarak hizmet veren halk ve çocuk kütüphaneleri için okuyucu gereksinimlerini ve kütüphanelerden gelen istekleri göz önüne alarak satın alma, bağış, değişim ve benzeri yollarla sağlanacak yayınların değerlendirilmesini ve seçimini, yapar” denmektedir. Yayın seçme kurulu tarafında seçilen ve okuyucu hizmetine sunulan eserlerin okuyucu şikâyeti gibi sübjektif nedenler ile sansürlenmesi evrensel kütüphanecilik anlayışına aykırıdır.
Kitaba,
sanata ve sanatçıya ilişkin alınan her yasak ve sansür kararıyla
Anayasamızda güvence altına alınan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti
hakkına müdahale edilmekte, halkın bilgi alma hakkını sınırlamakta ve
kültür-sanat hayatımıza büyük zarar vermektedir.
KÜLTÜR SANAT-SEN
olarak düşünce ve düşünceyi ifade özgürlüğü başta olmak üzere,
basın-yayın ve kültür-sanat alanında yapılacak yasak ve sansürlere karşı
mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”