Montaj, yalanlar, iftiralarla başlayan süreç Ankara'ya davete nasıl evrildi?
14 Mayıs'tan önce 'Terörist', 31 Mart'tan sonra 'Meclis'! Montaj, yalanlar, iftiralarla başlayan süreç Ankara'ya davete nasıl evrildi?
Millet İttifakı'nda Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı ilan edilmesi ve 14 Mayıs 2023 seçimlerine kadar gelinen süreçte AKP-MHP ittifakı, muhalefeti olmadık konular üzerinden suçlamış, terör üzerinden iftiralar atmış ve montaj videolara kadar ayan beyan yalan söyleyerek halkı kandırmaya çalışmıştı.
Cumhurbaşkanlığını Erdoğan kazanırken AKP'nin Meclis'teki oyları bir hayli düşmüştü. Son olarak 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde ise iktidarın halka verdiği ümitler tükenmiş, vaatler yetersiz kalmış ve halk ekonomik anlamda büyük bir sille yemeye devam etmişti. Yerel seçimlerde ağır bir hezimete uğrayan ve 47 yıl sonra CHP'nin birinci parti olmasından sonra Cumhur İttifakı yeni bir strateji izlemeye başladı.
Son günlerde Suriye üzerinden kahramanlık öyküsü yaratmaya çalışan iktidar cephesi, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın sesini tıpkı 2019 yerel seçimlerinde cılızca yükselttiği gibi bu kez ayan beyan Ankara'ya davet etti.
MHP lideri Devlet Bahçeli, yıllarca terörist dediği, zamanı geldiğinde Erdoğan'ı yeri geldiğinde muhalefeti terörle iş tutmakla suçlarken beklenmeyen bir isim olarak Öcalan'a bizzat çağrı yapıp 'Gel DEM Parti grubunda Meclis'te konuş, terör örgütünü lağvet' çağrısı yaptı.
Peki "nereden nereye" denilen süreçte hangi olaylar yaşandı?
KEMAL KILIÇDAROĞLU SIK SIK HEDEF ALINDI
14 Mayıs seçim kampanyası süresince AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, rakibi eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu sistematik olarak "terörle" ilişkilendirdi. Edirne F Tipi Cezaevi'nde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş üzerinden muhalefeti hedef aldı. Erdoğan, "Terörist Selo, Diyarbakır'da 51 kardeşimizin ölümüne neden oldu. Şimdi bu Selo cezaevinde. 'Selo'yu çıkaracağız' diyorlar. Selo'yu Öcalan'ın yerine getireceklermiş" ifadelerini kullandı.
SAHTE VE MONTAJ VİDEOLARLA KAMPANYA YAPTILAR
Erdoğan ayrıca, miting meydanlarında ve televizyon yayınlarında CHP’yi terör örgütü PKK ile ilişkilendirmeyi sürdürdü. Daha sonra görüntülerin montaj olduğunu kabul eden Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na yönelik "Kandil'dekilerle video çekimleri var. Ama montaj ama şu ama bu" diyerek montaj videoları gündeme getirdi.
Dönemin muhalefet lideri Kılıçdaroğlu bu iddialara "montajcı sahtekar" diyerek sert tepki gösterdi. Erdoğan’ın montaj videolar kullanarak halkı yanılttığını belirten Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı'nın seçim kampanyasını "ahlaksız bir strateji" olarak nitelendirdi.
Erdoğan’ın bu dönemde İmralı üzerinden yaptığı göndermeler de dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a "Şimdi İmralı'nın postacılığına soyunmuş" diyerek yanıt verdi ve şu ifadeleri kullandı:
"Gidip İmralı’da masaya oturan kimdi? Şimdi İmralı’nın postacılığına soyunmuş, öyle anlaşılıyor. Posta memuru mu kendisi? Gidip tezgahı kuran, konuşan, medet uman o.”
YEREL SEÇİM HEZİMETİ SONRASI DEVLET BAHÇELİ DEVREYE GİRDİ
14 Mayıs seçimlerinin ardından Cumhur İttifakı'nın İmralı'ya yönelik söylemleri değişti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında Abdullah Öcalan'ın tecridinin kaldırılmasını ve TBMM'de konuşmasını içeren çağrılarda bulundu.
Bahçeli’nin "Ne Kandil, ne de Edirne; adres İmralı'dan DEM'e uzansın" ifadeleri, seçim öncesindeki tutumuyla çelişti ve tepkilere neden oldu.
DEM PARTİLİLER, ABDULLAH ÖCALAN’I İMRALI'DA ZİYARET ETTİ
28 Aralık 2024’te DEM Parti heyeti, İmralı’da PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile bir görüşme gerçekleştirdi. Parti, görüşme sonrası Öcalan’ın mesajlarını paylaşarak şu açıklamayı yaptı:
"Sayın Abdullah Öcalan ile kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali yüksekti. Kürt sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik değerlendirmeleri hayati öneme sahipti.”