'Türkiye’deki yatırım ortamı bu kadar müsait' diye gösterebilir"
Özgür Özel, TÜSİAD'a soruşturması üzerinden Mehmet Şimşek'e seslendi, "İki polisin kolundaki fotoğrafını 'Türkiye’deki yatırım ortamı bu kadar müsait' diye gösterebilir" dedi...
Özgür Özel'den Mehmet Şimşek'e TÜSİAD 'tavsiyesi': TÜSİAD Başkanın iki polisin kolundaki fotoğrafını...
Özgür Özel, bir gazetecinin TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve YİK Başkanı Ömer Aras'ın polis eşliğinde ifadeye götürülmesinin piyasayı etkileyip etkilemeyeceğini sordu.
CHP Lideri Özel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in sık sık yurt dışında yaptığı sunumları hatırlattı.
"TÜRKİYE YATIRIM YAPMAYA BU KADAR MÜSAİT DİYE GÖSTEREBİLİR"
Özel, "Mehmet Şimşek sunumlar yapıyor. Herhalde sunumunu tek slayda indirsin. Türkiye yatırım yapmak için böyle bir ülkedesin. TÜSİAD Başkanın iki polisin kolundaki fotoğrafını Türkiye'deki yatırım ortamı bu kadar müsait diye gösterebilir.
"ŞİMŞEK'İN EN SON İSTEYECEĞİ FOTOĞRAFTIR"
Herhalde Mehmet Şimşek'in en son isteyeceği fotoğraf kendisi açısından o fotoğraftır. Yani hukuk güvencesinin olmadığı, mülkiyet güvencesinin olmadığı, insanların ifade özgürlüğünün olmadığı bir ülkeye kimse gelip de yatırım yapmak istemez. Bugün TÜSİAD bu dünkü, daha doğrusu TÜSİAD yapmış olduğu geçen haftaki açıklamadan sonra durdular, beklediler ve Erdoğan'ın dün verdiği startla o görüntüleri yaşattılar" ifadelerini kullandı.
CHP Lideri Özel, TÜSİAD'a yönelik muameleyi "bütün Türkiye'ye gözdağı" olarak nitelendirdi. "Muhalefet zaten bedel ödüyordu, şimdi sıra TÜSİAD’a geldi" diyen Özel, "Özgürlükleri, hukuku ve demokrasiyi savunan herkesin yanındayız" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şiir polemiğini sürdürmesini eleştiren Özel, Erdoğan’ın bir zamanlar şiir okuduğu için yasaklı duruma düştüğünü, ancak anayasa değişikliğiyle siyasete döndüğünü hatırlattı. Erdoğan, "Siirt, Erdoğan'a siyaset yolunu açmıştı, şimdi Erdoğan Siirt’in seçtiği belediye başkanına kayyum atıyor" dedi.
Özel, konuşmasını şu sözlerle bitirdi:
"Vakdiyle demokrasi bir trendir şimdi bindik gereğinde ineriz dediğinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydı. Şimdi trenden indi.
İndiği istasyon bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak tarihin bir kara lekesi olarak tanımladığımız otoriterlik, despotluk ve bundan sonra Türkiye'deki hiç kimsenin mal, mülk, fikir, ifade özgürlüğünün olmadığı bir otoriter sistemdir.
Onların varmak istediği istasyon burasıymış. Burada indiler. Ama demokrasi treni yoluna devam edecek. Tarih inenleri de yazacak, direnenleri de yazacak."