BİLİM, DİYANET VE YANGINLAR

BİLİM, DİYANET VE YANGINLAR

Suay KARAMAN

Çeşitli doğa olaylarının neden olduğu maddi ve manevi yıkıma afet adı verilmektedir. Ülkemizde çok sık gördüğümüz orman yangınları, insan kaynaklı yapay afettir. Ülkemizin birçok yerinde aynı anda orman yangınlarının çıkması sadece iklim değişikliği ile açıklanamaz. Geçtiğimiz haziran ve temmuz ayları boyunca süren ve halen de devam eden orman yangınlarının çıkmasında ormanlara izmarit atılması, şişe atılması, anız yakılması, elektrik tellerinin birbirine değerek kıvılcım sıçratması gibi nedenler bulunmaktadır. Ancak bunların dışında açıkça terör örgütlerinin sabotajı ile otel yapımı için ve maden arama alanları gibi yerlerin özellikle yakıldığı da bilinen bir gerçektir.

 

AKP iktidarı tarafından 2003 yılının Nisan ayında 1982 Anayasası'nın ormanları koruyan 169 ve 170. maddeleri değiştirilmek istendi. Ancak zamanın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer bu yasayı iki kez veto edilince, bu değişiklik gerçekleşmedi. AKP iktidarı ile günümüzde ormanlarımız sahipsiz bırakıldı, çıkar çevrelerine yarar sağlandı, orman alanları inşaat rantına, sömürge madenciliği yapan yerli ve yabancı maden şirketlerinin hizmetine açıldı.

 

2018 yılında yangınla mücadele edecek personelin eğitildiği ve yangın söndürme personeli yetiştirildiği Buca Orman Yangın Eğitim Merkezi ve Belek Orman Yangın Üssü kapatıldı. Bugün Belek Orman Yangın Üssü arazisinde Turizm Bakanı’na ait lüks bir otel bulunmaktadır.

 

Ülkemizde orman yangınlarına, Türk Hava Kurumu’nun uçaklarıyla müdahale ediliyordu ancak AKP iktidarı, Türk Hava Kurumu’na el koydu, uçakların bakımını yaptırmadı, filosunu genişletmedi, eğitimli ve tecrübeli personel dağıtıldı. Bu yüzden yangınlara yurt dışından kiralanan uçaklarla müdahale edilmeye başlandı ama yeterli olmadı. Son yangınlarda da Orman Bakanlığının hazır beklettiği 27 uçağın ve ayrıca helikopterlerin yetersiz kaldığı görüldü. İşin özü ormanlarımız ülkemizi işgal etmek ve toplumun direncinin kırılması için yakılmaktadır.

 

Drone ile gözlemleme ve kontrol yapılabilirken, İnsansız Hava Araçlarıyla (İHA) yangın söndürme topu (bombası), yangın söndürme kapsülü, yangın söndürme roketi kullanılarak yangınlara kısa sürede müdahale edebilmek olanaklıdır. Bugün ülkemizde İHA’larla orman yangınlarının erken tespiti ve gözetimi yapılmaktadır. Çin’de insansız yangın söndürme araçları, 50-100 kg yangın söndürme topu taşıyan modellerle, yüksek binalarda ve orman yangınlarında kullanılmaktadır. ABD’de insansız yangın söndürme araçlarıyla yangının yayılmasını engellemek için önceden belirlenen alanlara yangın söndürme kapsülleri bırakılmaktadır. Bu kapsüller yangını yönlendirmek ve söndürmek için kullanılmaktadır. Avustralya’da orman yangınları için erken önlem ve kontrol amaçlı drone kullanılmaktadır.

 

Yangın söndürme kapsülleri ve yangın söndürme topları genellikle içinde kuru kimyasal veya sıvı yangın söndürücü madde bulunan küçük kapsüllerdir. İHA ile belirlenen noktaya bırakılır ve kapsül patlayarak yangını bastırır. Genellikle tek kapsül 2-10 m²’lik alanı söndürebilir. Orman yangınlarının merkezine doğrudan müdahalede erişilemeyen alanlarda avantaj sağlar.

 

Orman yangınlarına insansız hava araçları ile hızlı, etkili ve güvenli bir şekilde müdahale etmek olanaklıdır. Isıya dayanıklı, çok fazla yüksek etkili yangın söndürme topu taşıyabilen insansız hava araçları, yaklaşık 50 adet yangın söndürme topu taşıyabilir ve en az iki saatlik uçuş süresine sahiptir. Yangın alanını çember altına alarak kısa sürede büyük alanlarda söndürme işlemini gerçekleştirebilir. Basketbol topu büyüklüğünde ve 1300 gram ağırlığındaki yangın söndürme toplarının etki alanı yaklaşık 10 dönümdür. Yere çarptığında kapsül patlar ve çevreye kimyasal yayılır. İçeriğinde doğaya zarar vermeyen, bor tuzundan imal edilen yüksek etkili yangın söndürme kimyasalı bulunmaktadır. Bir saat içinde yaklaşık 300 dönümden fazla alana insan gücüne gerek duymadan müdahale olanağı vardır. Bu sistem hem teknolojik hem çevresel açıdan Türkiye’nin afetlere karşı hazırlık seviyesini güçlendirmesine katkı sağlayabilir. Böylece orman yangınlarına erken müdahale edilerek, yangının yayılması önlenebilir, yangın söndürme ekiplerinin can güvenliği büyük ölçüde korunabilir, orman varlığı en az zararla kurtarılabilir. Bu arada İHA’ların havada kalma süreleri ve uçuş maliyetleri helikopter ve uçak benzeri pilotlu sistemlere göre çok daha avantajlıdır.

 

Bütün bunlar bilindiği halde, orman yangınlarında kullanılmıyorsa, o zaman orman yangınlarının söndürülmesi istenmiyor sonucuna ulaşılabilir. Çünkü otel yapımı ve maden sahası için ormanların göz göre göre yok edilmesi, ancak ihanetle açıklanabilir. Dini, referans olarak alınca, bilim dışı işler yapılıyor ve her konuda çağdışı işlere doğru yol alınıyor. Benzer durum orman yangınlarına müdahalede de yetersiz kalındığında gözlenmektedir.

 

Diyanet İşleri Başkanlığı, orman yangınlarının bir an önce sona ermesi için 5 Temmuz Cumartesi günü ülke genelindeki camilerde yatsı namazının ardından dua edileceğini bildirdi. Bilimden ne kadar uzaklaştığımız görülmektedir. 31 Ağustos Perşembe günü yatsı ezanından önce tüm camilerden yangın, kuraklık ve afetlerden korunmak için dualar edildi. Dua ederek bu yangınların, bu afetlerin biteceğini savunanlar ile hiçbir başarıya ulaşılamaz.

 

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 1 Ağustos 2025 tarihinde de tüm camilerde okutulan Cuma hutbesinde (laik bir devlette hutbe ve benzeri olgulara yer olmamalıdır) giyim sektörünün, modacıların ve bazı medya çevrelerinin çıplaklığı özendirdiği, örtünmeyi değersizleştirdiği öne sürülüp “kısa giysiler ve şeffaf kıyafetler giyilmesi, nerede ve hangi amaçla olursa olsun Allah’ın örtünme emrini ihlaldir, haramdır” denildi. Ayrıca dövme ve estetik yaptıranlarla, sosyal medyada dine aykırı kıyafetlerle paylaşım yapanlar da hedef alındı.

 

Bu çağdışı zihniyetlerle değil orman yangınları, hiçbir konuda başarı sağlanamaz. Diyanet İşleri Başkanlığı yolsuzluk, rüşvet, kadın ve çocuk tacizleri, ölümleri, hukuka aykırı işlemlerle ilgili hiçbir açıklamada bulunmamaktadır. Kadına bakış açısı yanlış olan bu kurumun da düzeltilmesi gerekmektedir. Ülkemiz dört bir yandan ihanetin, cehaletin, vurdum duymazlığın pençesinde günden güne çöküşe doğru gitmektedir. Küçük bir azınlığın eğitimi, bilgisi ve çabası, beyinleri uyuşmuş büyük kitleleri uyandırmaya yetmiyor. Ahlaki, ekonomik, siyasi, hukuksal, eğitsel her alanda büyük bir çöküntünün enkazında debeleniyoruz. Tüm bu sıkıntıların laik, çağdaş ve bilimsel bir eğitim ile aşılacağı bilinmelidir.

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..