Mera arazisiydi çöplüğe döndü: ZEHİR SAÇIYOR!
Tokat’ta 13 belediyenin üyesi olduğu birliğin sorumluluğundaki vahşi depolama alanı çevreye ölüm saçıyor. Mera arazisinde kurulan katı atık tesisi mevzuata aykırı şekilde işletilince çevreye ölüm saçmaya başladı. "Erbaa çöplük olmasın" diyen yöre halkı yarın tesis önünde eylem yapacak...Mera arazisiydi çöplüğe döndü: Erbaa’daki tesis tarım arazilerini ve halk sağlığını tehdit ediyor
Türkiye’nin önemli tarımsal üretim merkezlerinden biri olan Tokat’ta vahşi depolama alanı ölüm saçmaya başladı. Erbaa ilçesi Evyaba Mahallesi’nde bulunan Hazine'ye ait mera ve çayır vasıflı arazinin 7 hektarlık kısmı katı atıkların toplandığı vahşi depolama alanına dönüştü.
Geçmişte koyunların, ineklerin otladığı çayırlık alan, bugün çevresine ölüm saçan bir vahşi depolama alanı. Bölgedeki ilçelerin katı atıkları bu alanda depolanıyor.
Çevre Durum Raporu ve çevrenin 'durumu' birbiriyle çelişiyor
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün 2024’de yayımladığı "Tokat İli 2023 Çevre Durum Raporu"nda yer verilen bilgilere göre Erbaa ilçesindeki katı atık düzenli depolama tesisinde biriken atık sular ve sızıntı suları toplanarak Erbaa Belediyesi Atık su Arıtma Tesisine götürülüyor. Ancak vatandaşların aktardığı bilgiler İl Müdürlüğü’nün Çevre Durum Raporu’ndaki bilgilerle çelişiyor.
Vahşi depolama alanı çevresinde yaşayanlar sızıntı sularının çevreye yayıldığını, tarım alanlarına zarar verdiğini dile getiriyor. Çevreye ağır bir kokunun yayıldığını söyleyen vatandaşlar, çöplükten beslenen köpeklerin koyunların da ölümüne neden olduğunu dile getiriyor.
Bölgedeki çevre yıkımlarına karşı yıllardır bilimsel ve hukuki yönden mücadele eden isimlerden biri olan araştırmacı Melike Tepecik, çevre ve insan sağlığını tehdit eden vahşi depolama alanının bir an önce kapatılması gerektiği çağrısında bulundu.
Belediye, Birliğe devretti
Söz konusu depolama alanının geçmişiyle ilgili bilgi veren Tepecik, Erbaa Kaymakamlığı’nın Mart 2020’de depolama alanının bulunduğu Hazineye ait araziyi ilçe belediyesine devrettiğini, Erbaa Belediyesi’nin ise bir ay sonra söz konusu depolama alanını Yeşilırmak Belediyeleri Katı Atık Yönetim Birliği’ne devrettiğini dile getirdi.
Söz konusu arazinin "çayır-mera" vasfında olduğunu anımsatan Tepecik, katı atık bertaraf tesisinde elektrik üretmek için hazırlanan projenin özel şirketler arasında el değiştirdiğini, belirterek ayrıştırma ve geri kazanım gibi işlemlerin yerine getirilmediği dile getiriyor:
“Şu anda söz konusu sahada ÇED raporundaki taahhütlerin hiç birisi yerine getirilmemektedir. Alanda düzenli depolama söz konusu olmayıp, belediyelerden yetkisiz kişilerce toplanan katı atıklar belli bir program ve projeye bağlı olmaksızın, sahaya getirilip rastgele dökülmektedir. Tesiste mekanik ayırma işlemi ve kompost üretimi yapılmadığı için bu haliyle vahşi depolama yapılmaktadır. Yani her türden evsel atık, evsel geri kazanılabilir atık, enfekte atık, tehlikeli zararlı atık, hayvan leşleri, inşaat hafriyat atıkları yıllardır bu sahaya gelişigüzel serilmektedir.”
Çevreye zehir saçıyor
Vahşi depolama yapılan tesisin ilgili yasa ve yönetmeliklere aykırı olduğunun da altını çizen Melike Tepecik şu ifadeleri kullandı:
“Hava yoluyla kirlilik çok uzaklara taşınmaktadır. Buradan taşınan ve ayrışan partikül, toksik gazlar, zehirli moleküller; günün belirli saatlerine ve mevsimlere bağlı olarak yaş çökelmeyle (çiğ, kırağı, yağmur, kar ) bitkiye ve toprağa ulaşmakta; dolayısıyla taşınımlarla yüzeysel sulara (derelere) ve yeraltı sularına ulaşarak kirliliğe yol açmaktadır. Aynı şekilde tesis yüzeyinden ve zemininden kaynaklanan taşkın suları ve sızıntı suları benzer şekilde yüzeysel sulara ve yeraltı sularına ulaşmaktadır. Hâlbuki bu tesisin ÇED raporunda ve işletme prensiplerinde bu sızıntı suların toplanıp arıtılması gerekmektedir. Ancak böyle bir arıtma tesisi mevcut değildir. Önceki dönemlerde bazı yetkililerce vidanjör yardımıyla, evsel atık su arıtma tesisine verildiği söylenmesine rağmen yıllardır sızıntı suyu yönetimi ve kontrolü yapılmamaktadır.”
'Hiçbir zorunluluk yerine getirilmiyor'
Atıkların depolanması için ayrılan bölümlerden birinin tamamen sızıntı suyu ile dolu olduğunu dile getiren Tepecik, şöyle konuştu:
“Drenaj uygulamasının ve sızıntı suyu arıtma sistemlerinin yapılmamış olması, tesiste biriken farklı bileşimdeki gazlarla birlikte her an bir patlamaya yol açabilir. Geçmişte 28 Nisan 1993 tarihinde Ümraniye çöplüğünde biriken metan gazı patlamasıyla çöp dağları bir mahallenin üzerine yürümüş ve 39 kişi ölmüş, 12 kişi kaybolmuştur. 2025 yılı itibariyle gerek dünya genelinde ve gerekse de ülkemizdeki yasa ve yönetmeliklere hiçbir şekilde uymayan bu tesis, bu haliyle insan -bitki -hayvan ve ekosistemin diğer bileşenleri için telafisi mümkün olmayan tehlike arz etmektedir. En fakir belediye dahi atıklarını yönetmesi zorunluluğuna uyarak bir şeyler yaparken, burada 13 belediyenin bir araya gelerek oluşturduğu Yeşilırmak belediyeleri katı atık yönetim birliğinin yasal hiçbir zorunluluğu yerine getirmediği sabittir.”
'Halk sağlığı için tehdit, acilen kapatımalı'
Vahşi depolama alanının atık yönetim tesisi olarak tanzim edilmemesinin her türden atığın uzak mesafelere taşınmasına neden olduğunu ve bu durumun on binlerde dekarlık 1. Sınıf tarım arazisi için tehdit oluşturduğuna dikkat çeken Tepecik, “Hali hazırda halk sağlığı sorunu yaratan ve yakın gelecekte de her an bir gaz patlaması riskiyle vahşi depolama yapılan tesisin acilen kapatılması gerekmektedir” dedi.
Daha önce olumsuz rapor verilmiş
Bölge için büyük bir çevresel tehdit haline gelen vahşi depolama alanı, Erbaa, Reşadiye, Taşova, Başçiftlik, Tanoba, Gökalü Serenli, Gürçeşme, Yazıcık ve Niksar gibi yerleşimlerin evsel ve endüstriyel katı atıklarının toplandığı ilkel bir tesis. Söz konusu depolama alanı için 24 Mayıs 2007’de "ÇED Gerekli Değildir" kararı verildiği öğrenildi. Tesis el değiştirdikten ve proje revize edildikten sonra ise 30 Haziran 2022’de Tokat Valiliği (Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü) tarafından "ÇED Olumlu" kararı verilmiş. Çevresine ölüm saçan vahşi depolama alanının bu kapsamda değerlendirilmesi, ÇED Yönetmeliği’nin çevreyi korumaktan ne denli uzak olduğunu da gözler önüne seriyor.
"ÇED Olumlu" kararı verilen proje raporunda yer verilen taahhütler ise şöyle özetleniyor: “Tesise gelen belediye atıkları Mekanik Ayırma Tesisi’nde cinslerine göre ayrıldıktan sonra bakiye atıklar ile biyobozunur atıkların bir kısmı Düzenli Depolama Alanına, biyobozunur atıkların bir kısmı Kompost Tesisi‘ ne yönlendirilecek; geri kazanımı mümkün olan atıklar türlerine göre ayrıştırılacak ve lisanlı firmalara gönderilerek ekonomiye kazandırılacaktır.”
Mevcut tesise yeni ünite ihalesi, gelecek için yer arayışı
Öte yandan Yeşilırmak Belediyeleri Katı Atık Yönetimi Birliği’nin, Taşova, Erbaa, Niksar ve Reşadiye ilçelerinde yeni bir katı atık depolama sahası arayışına başladığı öğrenildi. Erbaa’daki mevcut depolama alanında İller Bankası Tarafından yapılan 83 milyonluk ihalenin 15 Mayıs 2025 tarihinde sözleşmesinin imzalandı. Proje kapsamında mevcuttaki alana yeni bir toplama ünitesi eklenecek.
Erbaa Belediyesi’nin MHP’li Başkanı Ertuğrul Karagöl, aynı zamanda Yeşilırmak Belediyeleri Katı Atık Yönetim Birliği Başkanı. Karagöl, ihalesi yapılan katı atık tesisinin ikinci etabıyla ilgili yaptığı açıklamada, yaklaşık 100 milyonluk bir yatırım yapılacağını belirterek, “Günlük olarak her insan yaklaşık 1 kilograma yakın çöp üretiyor. Devletimiz de bu atıkların doğaya uygun şekilde bertaraf edilmesini istiyor. Bizler bu atıkları düzenli depolama sahalarında biriktiriyor ve burada ortaya çıkan metan gazından enerji üretiyoruz. Şu anda 1 megavata yakın elektrik üretimi yapılıyor. Yeni lot sahamızın tamamlanmasıyla bu sistem tam kapasiteyle çalışacak” ifadelerini kullanmıştı.
Mahalle halkından eylem çağrısı
“Erbaa çöplük olmasın!” diyen yöre halkı ise 7 Eylül Pazar günü tesis önünde eylem yapacak. Evyaba Mahallesi sakinleri ile Kelkit Vadisi Çevre Platformu’nun yapacağı eylemin başlama saati ise 14.00 olarak duyurulurken yapılan çağrıda şu ifadelere yer verildi: “Çöp, gelişmiş ülkeler ve akıllı belediyeler için bir nimettir. Bizim şehrimizde külfete dönüştü. Tüm çevrecilerin aslında destek olması gereken bir tesiste yıllardır düzenli değil vahşi depolama yapılıyor! Mekanik ayrıştırma yapılmıyor! Elektrik üretilmiyor! Kamuoyu yalan beyanlarla yanıltılıyor! Mahallelinin hayvanları çöpe toplanan köpekler tarafından parçalanıyor. Düzenli depolayacağım dediğiniz çöpü vahşi depolamak, Ülkemize katma değer üretebilecek bir tesisin yerinin yanlışlığına rağmen 2. Lot ihalesi yapmak. Sıkışan metan gazı için hiç bir önlem almamak vebali boynunuzdadır. Bu gönderiyi gören, vakti müsait olan herkesi bekliyoruz. Doğru yerde, doğru ve usulüne uygun işletilecek bir bertaraf tesisi kuruluncaya kadar mücadele etmeliyiz.”