AKP'lilere ve MHP'lilere çağrıda bulundu: 'Sahip çıkalım, sattırmayalım'
Özgür Özel'den AKP'lilere ve MHP'lilere çağrı: Nadir elementler Türkiye'nin geleceğidir Trump'a verilemez...
Özel, konuşmasında nadir elementlerle ilgili Türkiye kamuoyuna dikkat çeken bir çağrıda bulunurken, "Türkiye nadir elementlerle ilgili ayağa kalkmalıdır. Erdoğan kendi geleceği için bu ülkenin geleceğini satamaz. Sattırmamalıyız. AK Partililere de çağrımdır. MHP'lilere de çağrımdır. Millete şikayet ediyorum" dedi.
Özel açıklamalarında, partisinin Meclis'in yeni yasama yılı açılışının resepsiyonuna katılmamasına yönelik eleştirilere tepki gösterirken, "Muhalefetin belediye başkanlarını hapis tehdidi ile şantajla partisine katıp utanmadan rozet takma törenleri düzenlerken, kimse bana 'Erdoğan’ı dinlemek Milli iradeye saygıdır' demesin. Buna kimse inanmaz. Birinci olunca milli iradeyi baş tacı yapıp İstanbul’u kaybedince ‘mundar oldu’ diyeceksin, ondan sonra fotoğraf çektirmeye gelince ‘Milli iradenin tecelligahına geldim’ diyeceksin. Bu milletin iradesi, bu ikiyüzlülüğü reddetmektedir" ifadelerini kullandı.
Özel açıklamalarında CHP'li belediyelere yönelik operasyonlara da bir kez daha değinirken, "Millet verdiği oylarla doldurduğu koltukları senin yargı kolları başkanın senin talimatından boşaltacak. Ondan sonra Cumhuriyet Halk Partisi'nin milletin oylarıyla doldurduğu o koltuklar sana ikiyüzlülük yapmayasın diye, özün darbeci sözde demokrat numarası yapmasın diye boş kalınca sinirleneceksin. Hadi oradan sende başka kapıya. Hala ortada bir iddianame yoktur. Kimse ne ile suçlandığını bilmemektedir.
Bir tane delil, bir tane kanıt yokken yargısız infaz yapılmakta açıktan haysiyet cellatları tarafından arkadaşlarımızın onuruyla, şerefiyle, namusuyla oynanmaktadır. Bugüne kadar bunu Anadolu Ajansı'ndan yaptıkları yalan servislerle boş bir kasa yerine içinden eurolar çıkarılan kasa. Tutanakta kasa boş diyorsun, stok görüntü servis ettik diyorlar. Ve kendi kalemşorleriyle yargıdaki köşeleri dağıttığı ve kendinin bütün yanlışlarını savunanlarla televizyonda yandaş televizyonlardaki her türlü haksızlığa gözünü yummuş vicdanını saraya vermiş yorumcularla haysiyet cellatlığı yapıyordu" diye konuştu.
'TRUMP'LA 5 DAKİKA GÖRÜŞEBİLMEK İÇİN...'
CHP'ye
yönelik operasyonların, hükümetin siyasi rekabet edemediği için
geldiğini savunan Özel, "Bizimle siyasi rekabet edemeyenler saldırıları
büyüttüler. Okyanus ötesinde meşruiyet aramaya gittiler. Trump'la beş
dakika görüşme yapabilmek için akıl almaz tavizler verdiler. 1 Ekim'de
Meclis'e gelip kameralar karşısında poz kestiler" diye konuştu.
İBB'ye yönelik operasyona ilişkin konuşan Özel, "Ortada hala bir iddianame yok. Kimse neyse suçlandığını bilmemektedir. Bir tane delil yokken yargısız infaz yapılmakta, arkadaşlarımızın onuruyla namusuyla oynanmaktadır. O koltukları boş gördükten sonra, çıkıp dediler ki, 'Rüşvet aldılar' Bu ispata muhtaçtır. Önce delil lazım, namuslu bir iddianame lazım. Daha sadece tutuklama kararı olursa, bir satır iddianame yokken, arkadaşlarıma dolandırıcı, hırsız diyecek adamın alnını karışlarım" dedi.
'BİR MECLİS'İN SAYGINLIĞI NASIL ÖLÇÜLÜR?'
Özel'in açıklamalarından diğer öne çıkanlar ise şöyle:
Bir meclisin saygınlığı ne ile ölçülür? Bir meclisin saygınlığı onu seçenlerin memnuniyetiyle, onu oluşturanların sorunlarını çözme kapasitesiyle ölçülür. Bu ülkede 7 milyon asgari ücretli, en düşük maaş alan 4 milyon emekli ama hemen onun üstündeki dilimlerde 11 milyon emekli, ürünü para etmediği için topraktan kopan milyonlarca çiftçi, geleceğinden umutsuz gençler varken bu meclis nasıl saygın olabilir?
'CHP YARGIYA SAYGILIDIR'
Eninde
sonunda herkes şunu bilsin. CHP yargıya saygılıdır. Ama kendilerini
birilerinin siyasi operasyonlarına alet edenler, bir gün yatarı olmayan
suçtan 100. Gün Saraçhane’ye gelmişler, dağılmışlar metroya gitmişler.
80 gün cezaevinde yatıracaksın, anasını babasını perişan edeceksin. O
çocukları okullar açılırken tahliye edeceksin, sonra ben hakimim ben
savcıyım diyeceksin.
Başta Ak Toroslar olmak üzere bütün çeteleri dağıtacağız, adalet dağıtılmasının önünü açacağız.
ASGARİ ÜCRET TEPKİSİ
Asgari
ücreti utanmadan sıkılmadan yüzde 20 artırmaya niyetleniyorlar. Asgari
ücreti 26 bin lira yapmaya bir yıl boyunca da böyle tutmaya niyet
ediyorlar. Erdoğan dün utanmadan sıkılmadan çıkıp diyor ki ;'kişi başı
milli gelirimiz 17 bin dolara yükseldi.
'DAYANIN DEMEYE DİLİM VARMIYOR AMA...'
Bunun
için asla ve asla "dayanın" demeye dilim varmıyor. Dayanılacak iş değil
bunlar ama kimse umutsuzluğa kapılmasın. Çocukları aç bırakan bu
iktidarı göndereceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında okullarda her
gün bir her öğün dört kap sıcak yemekle çocuğun çorbasını, proteinini,
tatlısını, meyvesini okuldaki okul yemeği ile bütün çocuklara ayrımsız
ve ücretsiz vereceğiz. Okula başlayan çocuklar için her sene Ağustos
ayının 15'inde ailelerinin hesabına bugünkü parayla 10.000 lira okula
başlangıç ya da okula dönme desteği vereceğiz. Bu rakam bazı
sendikalarda 23.000 lira bazılarında 25.000 lira diye hesaplanıyor.
'VALİLİKLERE, OKUL MÜDÜRLÜKLERİNE SESLENİYORUM'
Okullara
gittim su sebilleri götürdük. Kurduk arıtma sistemli. Beyoğlu'ndaki
okullarda izin veren bütün okullarda okullarda artık su sebili var.
Zengini fakiri bedavaya iyi su içiyor." dedi. Ben de bunu Gökan Zeybek'e
söyledim. Bütün belediyelere yazdık. Örneğin İstanbul'da Tuzla'da tüm
okullara yapabildik. Bazı yerde hiçbir okula sokmadılar ama buradan
bütün okul müdürlerine, Milli Eğitim müdürlerine, kaymakamlara, valilere
sesleniyorum. İktidar baskısıyla korkup da böyle bir işin önüne geçen o
sabiciklerin vebalini alır. Buradan bir kez daha tekrarlıyoruz.
Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin olduğu, hatta yakınınızda CHP'li
belediyelerin olduğu yerde izin veren bütün okullara bedava su sebili.
Hafta sonu dip bucak temizlik. Her gün sabah erkenden temizlik için ve
ihtiyaç duyduğunuz ne varsa onu yapmak için. "Bizi silkeleyip de maaş
ödeyemesinler, çalışamasınlar" diyen ceberut iktidara inat okulun
kapısına güvenlik koymak için temizlikçi tutmak için velilerden kayıt
parası alan bu vicdansızlara inat çağırın bizi bu hizmetleri CHP'li
belediyeler yapacak.
'KALİTELİ EĞİTİM SINIFSAL HALE GELDİ'
Bu
iktidar döneminde maalesef kaliteli eğitim sınıfsal bir hakka dönüştü.
Belli sınıfların ulaşabildiği yoksulların mahrum kaldığı bir noktaya
geldi. Artık kaliteli eğitime sadece zenginler erişebiliyor.
Bu da yetmez gibi şimdi 12 yıllık zorunlu eğitimi kısıtlamak ve kısaltmak istediklerini ifade ediyor Milli Eğitim Bakanı.
'ZORUNLU EĞİTİMİ KISALTMAK ÇOCUK İŞÇİLİĞİNİ YASALLAŞTIRMAKTIR'
Buradan
söylüyorum. Zorunlu eğitimi kısaltmak çocuk işçiliğini yasallaştırmak
ve çoğaltmaktır. Çocuk işçiliğinin yarattığı iş kazaları ve o güvencesiz
ortamlarda sabilerin hayatlarını kaybetmesi çok daha fazla artacaktır.
Zorunlu eğitimi kısaltmak kız çocuklarının eğitim dışına itilmesi
demektir.
Peki kim istiyor bunu? Tarikatlar ve bazı gözü dönmüş patronlar. Kim istiyor? MÜSİAD mesela istiyor. Çocuklar erken yaşta iş gücüne katılsın diye önerisi var MÜSİAD'ın. Tarikatlar istiyor. Kız çocukları okulda olmasınlar diyor. Bakan çıkıp bu talepleri bir kılıf içine sokup bunu da meclisten geçirmek üzere bu sene içinde çaba sarf edeceklerini söylüyor."
'NADİR ELEMENTLER TÜRKİYE'NİN GELECEĞİDİR'
Maddenin
ışınlanması Türkiye'den Avrupa'ya buradan bir madde filmlerde olduğu
gibi ışınlanıp oluşacaksa burada da kullanılan teknoloji nadir
elementler olacak. Şimdiden altın yumurtlayan tavuğu Trump'a verip iki
yumurtasına razı olmak olmaz. Buradan yalvarıyorum. Ana muhalefet lideri
olarak vicdanı olan herkese, aklı olan herkese bu ülkenin geleceğini
kendi geleceğiyle Trump'a yapan Erdoğan'a mani olun. Mani olun. Türkiye
nadir elementlerle ilgili ayağa kalkmalıdır. Erdoğan kendi geleceği için
bu ülkenin geleceğini satamaz. Sattırmamalıyız. AK Partililere de
çağrımdır. MHP'lilere de çağrımdır. Millete şikayet ediyorum. Nadir
elementler Türkiye'nin geleceğidir. Trump'a verilemez.