"Gerçeği yazan söyleyen herkes iktidarın hedefinde"

 TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, sabah saatlerinde düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. Yanardağ'ın gözaltına alınmasının ardından siyasilerden tepki yağdı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu operasyona tepki göstererek, "Gerçeği yazan söyleyen herkes iktidarın hedefinde" dedi...

'Gerçeği söyleyenler iktidarın hedefinde'

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ bu sabah yapılan operasyonla gözaltına alındı. Yanardağ'ın evinde ve ofisinde arama yapıldı. Yanardağ'ın gözaltına alınmasına siyasilerden tepki yağdı.

"GERÇEKLER TUTUKLANAMAZ"

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, yaptığı paylaşımda gözaltının halkın habere erişim hakkında engel olduğuna işaret ederek şunları söyledi:

"Merdan Yanardağ’dan casus çıkmaz. Gazetecilik suç değildir, halkı bilgilendirmek “casusluk” olamaz. Bu gözaltı, bir kişiye değil, basın özgürlüğüne, ifade hakkına ve halkın doğru habere ulaşma hakkına yöneltilmiştir. Eleştiren, sorgulayan, gerçeği yazan herkes hedefte. Bu tablo, hukuk devleti değil; korku rejiminin yansımasıdır. Basın susturulamaz. Gerçekler tutuklanamaz. Gazeteciler değil, toplumu karanlığa mahkûm edenler yargılanmalıdır. Adalet, özgürlük ve demokrasi için konuşan herkesin yanındayız."

"AKIL DIŞI"

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın yaptığı paylaşımda operasyona, "Kimse memleketi bu akıl dışılık üzerinden manipüle etmeye kalkışmasın, yargısal faaliyetler Anayasa’da yazılı tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleri üzerinden yürüsün" dedi.

Günaydın'ın yaptığı paylaşım şöyle:

"*4 Temmuz 2025 günü casusluk isnadıyla gözaltına alıp tutuklandığın şahsı akla aykırı biçimde Necati Özkan’ın hiyerarşik üstü ilan et,
* Necati Özkan üzerinden Ekrem İmamoğlu’nu bağlantılandırarak “2019 yerel seçimlerinde yabancı istihbarat servisleriyle ile iştirak halinde seçimlerin manipüle edildiği noktasında faaliyette bulunulduğu” gibi akla aykırı bir cümle kur,
* Merdan Yanardağ’ı casusluk örgütünün medya ayağı yöneticisi ilan et,
* İstanbul Senin uygulaması üzerinden toplanan verilerin yurtdışına gönderildiğini de yazımına ekle..

Hepsi akla aykırı, tümü hayal sınırlarını zorlayıcı nitelikte..
Şimdi soralım:
1- 2019 Mart’ında kimin elinde veri vardı? İBB’yi elinde bulunduranların mı, dışarıdan başkanlık yarışına girenlerin mi?
2- İmamoğlu’nun 13 bin farkla kazandığı seçimleri manipüle ederek veri akışını durduran AA kime bağlıydı?
3- Seçimleri kaybettiklerini bildikleri halde İstanbul sokaklarını önceden hazırladıkları “gönül belediyeciliği kazandı” afişleriyle donatanlar kimlerdi?
4- “Hiçbir şey olmamışsa bile bir şeyler olmuştur” diyenler, “çaldılar” iftirasını atarak seçimleri iptal edip mazbatayı geri alanlar neyi manipüle ediyorlardı?
5- Merdan Yanardağ gibi anti-emperyalist bir çizgiye sahip muhalif gazeteciyi casuslukla suçlamak gibi akıl dışılık bir yana, seçimleri etkileyecek güce sahip olarak tanımlıyorsanız, yandaş ve iliştirilmiş nitelikteki medya gücünün seçimlerdeki etkisi için ne diyorsunuz?
6- 2019 Mart seçimlerinden sonra, İstanbul valisini İBB’ye kayyım atayarak tüm gücü ve verileri elinde tutan kimlerdi?
7- Bu çerçevede girilen 2019 Haziran seçimlerinde yurttaşın sandığa hile karıştırmaya yeltenenlere vurduğu büyük tokadı “yabancı istihbarat servislerine bağlamak” nasıl bir akıl tutulmasıdır?

Nereden baksanız tutarsız, nereden tutsanız akıl dışı..

Kimse memleketi bu akıl dışılık üzerinden manipüle etmeye kalkışmasın, yargısal faaliyetler Anayasa’da yazılı tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleri üzerinden yürüsün.."

"BASINA GÖZDAĞI"

CHP Milletvekili Utku Çakırözer, operasyonun basına gözdağı vermek için yapıldığını belirterek, "Bu içi boş, saçma iddiaların topluma, basına gözdağı vermekten başka bir amacı yok! 15.5 milyon yurttaşımızın Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’ndan, Merdan Yanardağ'dan, Necati Özkan'dan casus çıkmaz! Hepsi ülkemizi, milletimizi seven insanlar. Onlardan casus çıkarma çabası nafiledir" dedi.

"GERÇEĞİ SÖYLEYENLER İKTİDARIN HEDEFİNDE"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Eleştiren, sorgulayan, gerçeği yazan söyleyen herkes iktidarın hedefinde! Bu hukuk devletinin değil; yaratmak istedikleri korku rejiminin bir yansımasıdır. Demokrasi ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırılarla gerçekler susturulamaz" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut da yaptığı paylaşımda 'Gerçeklik duygusunu kaybetmiş bir ülke manzarasıyla karşı karşıyayız' dedi.

Bulut'un paylaşımı şöyle:

"Gerçeklik duygusunu kaybetmiş bir ülke manzarasıyla karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu’na “casusluk” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Aynı gerekçeyle Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ da gözaltına alındı. Bir yanda halkın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanı, diğer yanda gazetecilik görevini yapan bir basın mensubu… Bu ülkede eleştirmek, seçim kazanmak “suç”, haber yapmak “ihanet”, düşünmek “casusluk” sayılır hale geldi. Gerçeklerle yüzleşmek yerine paranoyayla yönetilen bir ülkenin trajedisini yaşıyoruz."

"AKIL TUTULMASI"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka ise yaptığı paylaşımda suçlamaların akıl tutulması olduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanı Adayımız ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve Tele1 TV Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'a yönelik "casusluk" suçlamasıyla soruşturma başlatılması tam bir akıl tutulmasıdır. Yurtsever insanlardan casus çıkmaz! Gazetecilik suç değildir" dedi.

"İKTİDAR, İKTİDARI ALMAYI SUÇ HALİNE GETİRME AŞAMASINA GEÇTİ"

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, operasyonla ilgili yaptığı paylaşımda, "Bunu adını koyarak söyleyelim, iktidar, artık iktidarı almayı suç haline getirme aşamasına geçti" dedi.

Emir'in paylaşımı şöyle:

"Halkın oylarıyla dört kez seçilmiş bir Cumhurbaşkanı adayı, halkın haber alma hakkı için bedel ödemiş bir gazeteci ve o adayın halkla buluşmasını sağlayan bir siyasal iletişimci…

Ekrem İmamoğlu, Merdan Yanardağ ve Necati Özkan, aynı dosyada “casusluk” suçlamasıyla anılıyor.

Bunu adını koyarak söyleyelim, iktidar, artık iktidarı almayı suç haline getirme aşamasına geçti.
Sandığı bir tehdit, seçimi bir darbe, halk iradesini bir “ele geçirme planı” olarak göstermeye çalışıyor.

Bu, demokrasiyi rejim dışına itme operasyonudur.
İktidar, kendisini “değiştirilemez” ilan ederken, alternatifini “tehlike” olarak kodluyor.

Ve bu otoriterliğin son evresidir."

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, X hesabından yaptığı paylaşımda "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında casusluk soruşturması başlatmak, bu soruşturma kapsamında gazeteci Merdan Yanardağ'ı yine bir şafak operasyonu ile gözaltına almak, iktidarın kaybetme korkusunun ne boyuta ulaştığının göstergesidir. Şirazesi kaymış bu sistemden ne hukuk beklenir ne de adalet..." ifadelerine yer verdi.

Tepki-2

" 'SUS' DEMEK İÇİN SONUNDA 'CASUS' DEMEYE KALKTILAR"

Eski CHP milletvekili Mustafa Balbay da yaptığı paylaşımda "Merdan Yanardağ’a “sus” demek için sonunda “casus” demeye kalktılar! Gazetecilik suç değildir!" ifadelerini kullandı.

CHP İstanbul Milletvekili Ali Gökçek de yaptığı paylaşımda şunları söyledi:

"Yine akıl tutulmasıyla dolu bir sabaha uyandık. Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu’na “casusluk” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Aynı gerekçeyle Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ da gözaltına alındı.

Üç kez üst üste sandıktan zaferle çıkan Ekrem İmamoğlu’na yönelik suçlamalar artık film senaryolarını aratmaz oldu. Ama bu vasat senaryoların izleyicisi çıkmaz, çünkü halk gözünün önünde cereyan eden tüm gerçeğin farkında. Sayın İmamoğlu’na yapılan haksızları ayan beyan görüyor. Masa başında kaleme alınan ayak oyunları ile gerçeklerin üzerini örtemezsiniz!"

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..