Yandaş basının büyük lüksü: Hedef göster, isim ver, gerekirse öldürt...

Yeni Şafak son dönemde AKP içi kavgada öne çıkan aktörlerden biri haline geldi. Gazete elinde balta, önüne geleni hedef alıyor. Hedef aldıkları AKP içindeki siyasiler olunca sorun "aile içinde" kalıyor. Ancak tabii ki hedef alınanlar bununla sınırlı kalmıyor. Gazete Türkiye'de kimsenin sahip olmadığı bir lükse sahip, hakim ve savcıları dilediğince hedef göstermek gibi...

Yandaş basının büyük lüksü: Hedef göster, isim ver, gerekirse öldürt...

Türkiye’de yandaş basının AKP iktidarında dilediğince kullanabildiği bir özgürlüğü var.

Hakim ve savcıları diledikleri gibi hedef gösterebiliyorlar.

Bu konu açılınca akıllara gelen ilk örnek Vakit adlı gerici gazete oluyor.

Alparslan Arslan adlı saldırgan, Danıştay 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’i Vakit’in hedef gösteren manşetinden sonra öldürmüş, aralarında daire başkanı Mustafa Birden'in de yer aldığı dört üye ise yaralanmıştı.

Bu olay yaşandığında AKP 4 yıldır iktidardaydı.

Gazetenin adı değişecek ancak huyu değişmeyecekti. 

Hesap da vermemenin rahatlığıyla bu saldırıdan 12 yıl sonra, bu kez Danıştay Savcısını hedef göstereceklerdi.

Yeni Akit tescilli tetikçi olunca yadırgayan da olmuyor ama şimdilerde öne çıkan ana aktör Yeni Şafak olmuş durumda.

Bir dava üzerinden Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Abdullah Yaman'ı hedefe koyan iki haber yayınlayan Yeni Şafak, Yaman’dan “Yeni Şafak çetesi” yanıtını almıştı.

Yaman alışılmadık şekilde Yeni Şafak’ın hedef gösteren manşetlerine Facebook sayfasından yanıtlar vermiş, sert bir dil kullanmıştı.

soL’da bu sürecin ayrıntılarına yer vermiş, olayın ayrıntılarını da aktarmıştık.

Dolayısıyla konumuz bu çatışmada kimin haklı olduğu da değil, Yeni Şafak'ın bugün yaptığı "Küfürbaz hakim için hesap vakti" tehdidi de.

Elbette bir hakim veya savcının aldığı kararlar eleştirilebilir.

Bu haberdeki konumuz yandaş basının tepe tepe kullandığı “basın özgürlüğü.

Medyada eskiden Zekeriya Öz ile ilgili haber yapan gazeteciler anında hedef oluyordu, şimdi de Akın Gürlek’le ilgili haber yapanlar.

Gürlek'le ilgili haber yapan gazeteciler, muhabirler sürekli hakim karşısına çıkıyor, tutuklanıyor. Furkan Karabay bunun son örneklerinden biri.

Muhalif medyada durum buyken, yandaş medya ise canı hangi hakim ve savcıyı hedef göstermek istiyorsa bunu dilediği gibi yapabiliyor.

Bu haberler ne bir dava konusu oluyor ne de bir yargılama…

Tam da burada durumun vehametini gösteren küçük bir ek yapmak istiyoruz: "Yayımlanan bir haber ve fotoğrafta Danıştay üyelerini hedef gösterdikleri iddiasıyla yargılanan Anadolu’da Vakit gazetesi sahibi Nuri Aykon ve Yazı İşleri Müdürü Harun Aksoy para cezasına çarptırıldı. Aykon’a 100 bin TL, Aksoy’a da 11 bin 572 TL adli para cezası verdi."

İşte bir hakimin öldürülmesini teşvik eden yandaş gazetenin aldığı cezanın üst limiti.

Yandaşlar gerçekten “basın özgürlüğünü”, “hedef gösterme” özgürlüğünü tepe tepe kullanıyor.

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..