Diyanet’in bazı üniversitelere gönderdiği
Diyanet tarafından hazırlanan ve “Umre Ödüllü Gençlik Bilgi Yarışması” düzenlenmesini talep eden yazının bazı üniversitelere iletildiği ortaya çıktı.
Yazının, İzmir İl Müftülüğü aracılığıyla Dokuz Eylül Üniversitesi’ne gönderildiği ve tüm fakülteler ile yüksekokullara dağıtılmasının istendiği öğrenildi.
ÜNİVERSİTELERE RESMİ YAZI GÖNDERİLDİ
Cumhuriyet'ten Çağdaş Bayraktar'ın haberine göre, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan yazıda, üniversite öğrencilerine yönelik umre ödüllü bir bilgi yarışmasının düzenlenmesi talep edildi. Söz konusu yazının üniversite yönetimleri tarafından akademik birimler ve öğrencilere duyurulması istendi. Gelişme, üniversitelerin özerkliği ve laik yapısı üzerinden eleştirileri de beraberinde getirdi.
“OKULLARIMIZI RAHAT BIRAKIN” TEPKİSİ
Eğitim İş Yükseköğretim İzmir Şube Başkanı Elbey Kale, müftülük aracılığıyla gönderilen yazıya sert tepki gösterdi. Son yıllarda Diyanet, müftülükler ve çeşitli dini yapıların eğitim kurumları üzerindeki etkisinin arttığını savunan Kale, bu girişimlerin bilinçli bir yönlendirme içerdiğini ifade etti. Kale, üniversitelerin dini yarışmaların organize edildiği alanlar haline getirilmesine karşı çıkarak, “Amaçlarını biliyoruz, okullarımızı rahat bırakın” dedi.
Kale ayrıca, öğrencilerin barınma, beslenme ve burs gibi temel sorunlarının görmezden gelindiğini vurgulayarak, “Binlerce öğrenci yurt bulamazken, geçim sıkıntısı yaşarken umre ödüllü yarışma ne kadar önceliklidir?” sorusunu yöneltti.
ANAYASA VE LAİKLİK VURGUSU
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay da konuya ilişkin yaptığı açıklamada Anayasa’yı hatırlattı. Özbay, üniversitelerin bilimsel özerkliğe sahip, laik ve kamusal kurumlar olduğunun altını çizerek, bu tür yazıların üniversiteleri adeta birer “duyuru panosuna” dönüştürdüğünü söyledi.
Sorunun tekil bir etkinlikten ibaret olmadığını belirten Özbay, belirli bir inanç pratiğini ödüllendiren faaliyetlerin kurumsal olarak sahiplenmesinin kamusal eşitlik ilkesini zedelediğini ifade etti. Özbay, üniversite yönetimlerinin tüm öğrencilerin aynı inanca mensup olduğu varsayımıyla hareket etmesinin ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekti.