Yüksek enflasyon, artan girdi maliyetleri, iç pazardaki daralma ve!..
Satılık fabrika sayısı patladı
Yüksek enflasyon, artan girdi maliyetleri, iç pazardaki daralma ve ihracatta rekabet gücünün kaybı, üreticinin omuzlarına her geçen gün daha ağır bir yük bindirdi.
SARI SİTEYE DÜŞEN FABRİKALAR

Ülke genelinde 2 bini aşkın fabrika satılık ilanlarıyla vitrine çıkarken, yalnız İstanbul’da son 25 gün içinde 214 fabrikanın satışa konulması sanayinin içine sürüklendiği çıkmazı gözler önüne serdi. Kapanan tesisler yalnızca üretimi değil, istihdamı da vuruyor; pek çok işçi kapısına kilit vurulan fabrikalarla birlikte işsiz kalıyor.
‘KÂRLAR FAİZE GİDİYOR’

Karton Ambalaj Sanayicileri Derneği (KASAD) Başkanı Alican Duran, gelinen noktayı “Sanayici bankalara, faize çalışmak zorunda kaldı. Kârlar faize gidiyor” sözleriyle özetledi. Duran, piyasadaki nakit sıkışıklığının ciddi boyutlara ulaştığını vurgulayarak, bankaların gerçek ihtiyacı olan firmalara destek vermediğini, krediye erişimin giderek imkânsızlaştığını söyledi.
2026 İÇİN KAYGI BÜYÜYOR

Duran, şirketlerin 2026’ya girerken en büyük riskinin nakit akışı olduğunu belirterek, “Şu anda krediyle iş yapmak büyük hata. Satılığa çıkan fabrika sayısı daha da artacak” uyarısında bulundu. İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Çetin de benzer görüşte: Faizler düşmeden ve insanlar mevduatta para tutmak yerine yeniden ticarete yönelmeden piyasanın normalleşmesinin zor olduğunu ifade etti.
Sanayicinin her geçen gün artan borç yükü, enflasyonla mücadelede ödenen bedelin yalnızca rakamlardan ibaret olmadığını; kapanan işletmeler ve kaybedilen istihdamla topluma ağır bir fatura olarak döndüğünü ortaya koyuyor.

