Uluslararası üne ve güce hevesli bizim sazan!..


TİLKİ HEM KURNAZ, HEM DE UTANMAZDIR!





Reşit ÇAĞIN '

ABD yıllar önce BOP‘ unu açıkladı. Uluslararası üne ve güce sahip siyasetçi görünmeye hevesli bizim sazanı da eşbaşkan ilan etti. Daha doğrusu emretti! Bunun Türkçesi şu:

“Petrol akışının kesintisiz sürmesi ve ekonomimin düzelmesi için 22 ülkenin sınırları değişecek.

Sizinki de. Ama sizden önce değişeceklerde senin de görev almanı istiyorum.

Çünkü; bizim askerler değerli. Öldüklerinde ülkede sorun oluyor. Ayrıca buralardan oralara gitmek çok masraflı! (Krizden sonra Pentagon’un bütçesinde de büyük kısıtlamalara gidildiğini basından öğreniyoruz)

O nedenle; Önden sen buyur! Ama bak, Irak’a benzemesin sakın! Çuvaldan Ergenekon’a uzanan süreci hatırlatırım. Aynı şeyi AKP yaşar sonra! (Wikileaks falan…)

Ha unuttum. Diğerlerinin işini bitirdikten sonra sıra size gelecek. Askere söyle, benim için savaşsın tamam da, Kürdistan için gereken ufak tefek (!) toprak ayarlamalarına da sesini çıkarmasın!”

Şimdi, YAŞ’ a, Balyoz’ a filan bu pencereden baktıktan sonra;

- Libya’da “NATO’ nun ne işi var?” dan “tuzu benden” durumuna çark eden politikaları,

- Mısır’a verilen demokrasi öğütlerini,

- Suriye ile, daha düne kadar can ciğer kuzu sarması iken şimdi Çankaya’dan yükselen: “Yaşananlara seyirci kalamayız” tarzındaki “ABD’den talimatlı ve asker yollanmasına alt yapı hazırlama maksatlı” yapay sesleri bu yaklaşım çerçevesinde değerlendirelim.

Daha sonra da İran’ın sırada olduğunu unutmadan şu soruları soralım:

Bu beyzadelerin, velinimetlerine diyet borçları ve kişisel mecburiyetleri/ açıkları nedeniyle bizim Mehmetçiğimiz neden başkaları için canını feda etsin? 2nci, 3ncü Kore’leri mi yaşayalım?

Hem de komşularımızla!

Üstelik, yıllardır boğuştuğumuz, binlerce şehit verdiğimiz terör belasını çıkaran, besleyen, destekleyen ve Irak’a girmemizi engelleyerek onları koruyan, bunu da, daha sonra bizden koparmayı umduğu(el işareti) topraklar için açıkça yapan dost görünümlü fakat düşmanın hası olan bir ülke adına!

Şu mübarek Ramazan gününde sinirlenmek yerine en iyisi biz sözü, uyanık geçinenlerin kestaneyi ateşten başkasına aldırmasına güzel bir örnek oluşturan Tilkinin fıkrası ile bağlayalım!

“Tilki ormanda gezmektedir, bir ağacın dalına asılı geyik budu görür.

Açtır ama şüphelenir; kontrol etmeye başlar ve görür ki bu bir tuzak!

Geyik budu bir iple bombaya bağlıdır. Epeyce uzağa gider ve başını kollarının üzerine koyarak yatar. Biraz sonra kurt gelir, budu ve yatan tilkiyi görür tilkiye sorar:

-Ne yapıyorsun dostum? Tilki cevap verir:

-Hiç yatıyorum

-Burada bir but var!

- Evet var.

-Neden yemedin?

Tilki sakince cevap verir:

-Bugün orucum.

Kurt kendinden emin:

-Ben yiyeyim o zaman

Tilki:

-Buyur afiyet olsun. der…

Kurt geyik buduna uzanır uzanmaz bir patlama, ortalık toz duman!

Kurt, yaralı, hareketsiz 10 metre uzakta perişan halde yatarken tilki sakince budu yemeye baslar.

Bunu gören kurt:

-Ulan hani oruçtun?!!”

Tilki, pişkin pişkin:

-Biraz önce top patladı, duymadın mı?








*
➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..