AKP, Alevi açılımından sonra Çerkesleri mi zorluyor?
AKP Milletvekili Gönül konuşmasında toplantıyı 2023 projesinin bir parçası olarak tarif ederken, anayasa sürecine katılım vurgusu yaptı. Çalıştaya hükümetin ve yandaş/liberal basının yoğun ilgisi dikkat çekti.AKP, Alevi açılımından sonra
Çerkesleri mi zorluyor?..
Çerkes Halkları İnisiyatifi’nin Kocaeli’de düzenlediği “Çerkes Çalıştayı/Lejen Xase” toplantısında, anadilde eğitim, sürekli yayın ve Çerkesce köy adlarının iadesi talepleri öne çıkarıldı. Çalıştaya hükümetin ve yandaş/liberal basının yoğun ilgisi dikkat çekti.
Geçtiğimiz haftasonu Kocaeli Üniversitesi Derbent Uygulama Oteli'nde gerçekleşen çalıştaya, CHP, AKP ve BDP’den milletvekilleri de katıldı. Çerkes Halkları İnisiyatifi (ÇHİ) sözcülerinden Kenan Kaplan’ın konuşmasının ardından sonra programa geçmeden önce AKP milletvekili Azize Sibel Gönül ve BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder birer konuşma yaptılar.
Önder: Devletten istemeyin, TRT Şeş gibi ucube kurarlar
AKP Milletvekili Gönül konuşmasında toplantıyı 2023 projesinin bir parçası olarak tarif ederken, anayasa sürecine katılım vurgusu yaptı. Gönül'ün sonra söz alan BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise Demokratik Açılım’ın bir yalan olduğunu söyledi. Önder konuşmasında, "Ana dilde eğitim ülkeyi böler demiştir Başbakan Erdoğan. Daha sonra denilenler 'Ana dilde eğitim açılıma yapılmış bir suikasttir' ve en vahimi 'Kürtçe medeni bir dil midir?' dendi. Niyeyse kendilerini ana para, sizleri de faizi gibi gören bir anlayışa karşı neler yapmamanız gerektiğini karınca kararınca ben size söyleyeyim. Mesela devletten televizyon istemeyin.TRT Şeş gibi bir ucube kurarlar. Kendi içinde bir hukukunu bile oluşturmazlar. 'Bunu da verdik ya nankörler' diye her vesileyle başınıza kakarlar. Bu kadar genciniz var. Bir internet bağlantısına bakar bir televizyon yayını. Bu konuda deneyim, paylaşmak ihtiyacı hasıl olursa bütün Kürtler yanınızdadır. Kendi televizyonunuzu kendiniz kurun. Daha sonra MİT ile ortak çalıştığınız veya paralel devlet yapılanmasına öncülük etmek ile karşı karşıya kalırsınız. Sistemin tek sesten, tek renkten, tek dilden başkasına tahammülü yok. Bu çark bin yıldır böyle sürüyor" sözleri ile hükümeti eleştirdi.
Konuşmalardan sonra Dr. Zeynel Abidin Besleney, Dr. Setenay Nil Doğan ve diğer konuşmacılar ile çalıştayın ilk günü devam etti.
ÇHİ: “Demokratik dönüşüme ve toplumsal barışın sağlanmasına katkı en büyük dileğimizdir”
Çalıştay’ın ikinci gününün ardından açıklanan bildiride de ÇHİ’nin talepleri sıralandı. “Çerkes Çalıştayı/ Lejen Xase” Sonuç Bildirgesini ÇHİ yürütme kurulu üyesi Erol Karayel okudu. Metinde Çerkeslerin Türkiye'deki varlığı ve bu varlığın yok olmakta olduğunun altı çizilirken, devletten de şu başlıklar talep edildi.
- Çerkesler, azınlık tanımının Lozan'a göre değil, ileri demokrasilerde olduğu gibi yapılmasını istiyor. Yani diyorlar ki: “Azınlık, egemen olmayan, sayıca az, farklı dil ve kültüre sahip olan gruptur. Azınlık hakları ise farklı grupların gerçek haklarına sahip olmasıdır.”
- Çerkesler, ana dillerinin ilköğretimden itibaren okullarda seçmeli ders olarak okutulmasını istiyor.
- Çerkesler, 7 gün 24 saat yayın yapan Çerkes televizyonu ve radyosunun faaliyete geçirilmesini istiyor.
- Çerkesler, kendi sanatlarını, edebiyatlarını, kültürlerini geliştirip üretebilecekleri kültür merkezleri istiyor.
- Çerkesler, değiştirilen soyadları ve köy adlarını geri istiyor.
- Çerkesler, resmi tarih anlayışının aşağılayıcı, yanlış ve amaçlı yorumlarının tarih kitaplarından çıkartılmasını ve çocuklarına kendi tarihlerinin de öğretilmesini istiyor.
AKP, Alevi açılımından sonra Çerkesleri mi zorluyor?
İktidara geldiği günden beri tam olarak kapsayamadığı Çerkeslere ve Çerkes toplumunun meselelerine AKP bu dönem ağırlık vermeye niyetli görünüyor. İktidara geldiği ilk yıllarda ittihatçılıkla itham ettiği, demokatik açılım sürecinde görmezden geldiği, devletin ordu, MİT gibi kurumları ve CHP içindeki varlıklarını komplo teorilerine ortak ettiği ve özellikle ülkenin batısında yerleşik kesimi ile bir araya gelmekte zorlandığı Çerkes toplumu ile son dönemde köprüler kurmaya gayret eden AKP, muhafazakar değerler üzerinden kapsamakta zorlandığı çok büyük bir toplama liberaller aracılığı ile seslenmeye çalışıyor.
Çalıştay’ın katılımcı listesinde de Ufuk Uras, Abdurrahman Dilipak, Şeref Oğuz, Emre Aköz, Mehmet Altan, Rojin, Ali Bulaç, Ferhat Kentel gibi isimler dikkat çekerken, Çerkes meselesinde bir kavram seti olarak, postmodernizm hakim kılınmaya çalışılıyor. Alevi açılımında tökezleyen AKP’nin hamleleri, şimdilik toplum tarafından dikkatle izleniyor gibi duruyor.
.