Suriye’yi parçalamak için hazırlar..

Rusya ve Çin engeline takılarak BM’den askeri müdahale kararı çıkaramayan ABD, Suriye’yi parçalamak için NATO üzerinden işgale hazırlanıyor.



MÜDAHALE İÇİN ZEMİN HAZIRLIĞI



Irak’tan sonra Suriye’yi de parçalamak için düğmeye basan ABD NATO kozunu kullanarak işgali Türkiye üzerinden başlatacak...

Rusya ve Çin engeline takılarak BM’den askeri müdahale kararı çıkaramayan ABD, Suriye’yi parçalamak için NATO üzerinden işgale hazırlanıyor. Beyaz Saray’dan dün akşam gelen açıklamada, “Annan planı başarısız olursa, müttefiklerimizle yeni adımı kararlaştırırız” denildi.

“Ne gerekiyorsa yapılır”

Beyaz Saray’ın NATO planına, Pekin’de bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan da destek verdi. Erdoğan, “Herhangi bir sınır ihlali sırasında uluslararası hukukta ne yapılıyorsa tabii ki Türkiye de onu yapacaktır” diyerek Suriye’ye silahlı müdahale yapılacağının ilk işaretini verdi.

Savaş çığırtkanlığı

BM Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan ve ABD’li senatörler John McCain ile Joe Lieberman’ın Hatay’daki mültecileri ziyaret etti. Basın toplantısında savaş çığırtkanlığı yapan McCain ve Lieberman, gazetecilere, “Önümüzdeki yıl Şam’da buluşmak üzere” diye veda etti.

K. Irak’ı çözdün mü Suriye’ye giriyorsun!

Başbakan Erdoğan’ın Pekin’den “Kan aktı, Suriye’ye gereken yapılacak” mesajına, siyasiler “Irak’a neden müdahale edemiyorsun” diye tepki gösterdi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Pekin’de Suriye sınırında önceki gün meydana gelen olayı hatırlatarak “sınır ihlali” ifadesini kullanıp “Sınırda kan aktı, gereken yapılacak” sözleri “Irak’a neden müdahale etmiyorsun” tepkisiyle karşılandı. YENİÇAĞ’a konuşan CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç, ABD’nin Türkiye’nin Irak’taki terör örgütü kamplarına yönelik bir operasyonunu istemediğini belirtti. Koç, “Aynı ABD bize Irak’ta izin vermedi, Suriye’yi işaret etti. Başbakan da emperyalist güçlerden aldığı talimatı yerine getiriyor” dedi.

Türkiye’nin son dönemde karmaşa üzerine kurduğu dış politikanın ABD tarafından önerildiğini söyleyen Koç sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye içinde yaratılacak olan daha boyutlu müdahaleli bir süreç orada da Kuzey Irak benzeri bir başka otonomi arayan alt bölgeler oluşturacaktır. Çok açık bir şekilde bu durum Türkiye için de ciddi bir tehdit oluşturur. Zaten ABD bizim Irak’a yönelik bir harekât yapmamızı istemiyor. Suriye sonu gelmez bir maceradır. Ortadoğu’da temelde dinler, altında da mezhepler kutuplaşması var. Henüz o coğrafyada Kerbela’nın hesabı görülmemiş. Kaldı ki dinler boyutunda da İslam’la Museviliğin bir kapışması var. Oradaki savaşın, karmaşanın temelinde de bu var. Türkiye’nin bir şekilde buraya müdahil olması demek, doğrudan bu anlaşmazlıkların, yüz yıllardır süren çekişmenin tarafı olarak içine düşmek demektir. Bu, Cumhuriyet Türkiye’sinin yıllardır sakındığı bir durumdur. ”

Ateşi kim açtı?

CHP Adana Milletvekili Ümit Özgümüş de, “Sen terör sorununu çözdün mü ki Suriye’ye meydan okuyorsun” dedi. Suriye’de insan hakları ihlali varsa, bu ülkeye müdahale edecek gücün Birleşmiş Milletler olması gerektiğini ifade eden Özgümüş şunları söyledi: “BM böyle bir karar çıkarmıyor. Sadece Batılı emperyalistlerin taşeronu olarak Türkiye oraya girip, düzeltmeye soyunuyor. Sanki Türkiye’de şu anda insan hakları bitmiş, sanki suçsuz yere gazeteciler, subaylar veya sivil toplum örgütünden insanlar içeride değilmiş, sanki Türkiye terör sorununu çözmüş gibi şu an Türkiye başka bir ülkeye özgürlük götürmeye soyunuyor. Ortadoğu bir bataklıktır. ABD kendini Irak’tan zor kurtardı. Bu durum yeni bir Enver Paşa hadisesine yol açar. Türkiye bir daha oradan çıkamaz. Sınır ihlalini kimin yaptığından şüpheliyim. Gerçekten sınır ihlalini yapan Suriye’nin güvenlik güçleri mi, yoksa Türkiye’yi o batağa çekmek isteyen uluslararası gizli servisler mi.”

Annan: Barış için 2 gün daha süre var

BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan, Hatay’ın Yayladağı İlçesi’ndeki Suriyelilerin kaldığı çadırkentte incelemelerde bulundu. Annan, Kilis’teki konteynerkentte helikopterle havadan incelemede bulunduktan sonra geldiği Yayladağı İlçesi’ndeki eski TEKEL binasının bulunduğu alanda kurulu 2 bin 700 Suriyelinin kaldığı çadırkente geldi. Çadırkentte girişinde Suriyeli bir çocuğun çiçek vererek karşıladığı Annan, Suriyeli çocukların halk oyunları gösterilerini izledi. Daha sonra Annan, çadırkentte kalan Suriyelilerin temsilcileriyle görüştü. Annan’a ziyaretinde Türk yetkililer de eşlik etti.

Silahlar karşılıklı susmalı

Annan, ziyaretin ardından da Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Annan, yeniden Türkiye’de olmanın çok güzel olduğunu söyleyerek, ziyaretini sağladığı ve temaslarını kolaylaştırdığı için Türk hükümetine teşekkür etti. Annan, Türk hükümetine gösterdiği dayanışma ve Suriyeli sığınmacılara yaptığı cömert yardımlar nedeniyle de teşekkür ederek, “Çok sayıda mülteci kampı gördüm ama burası en iyilerinden birisiydi” diye konuştu. Annan, herkesin ilk önceliğinin Suriye halkının can güvenliği olduğunu söyleyerek, bunun için de “şiddetin durması, silahların susması ve askerlerin kışlalarına geri çekilmeleri” gerektiğini kaydetti. Annan, kendi adını taşıyan planı bunu sağlamak için ortaya koyduklarını belirterek, “Annan planı başarısız demek için henüz erken” dedi.

Özel Temsilci Annan, Suriye yönetimine 12 Nisan Perşembe sabah 06.00 kadar şiddeti durdurma çağrısı yaparak, “12 Nisan’a kadar hala zaman var” diye konuştu. Annan, Suriye’de barışın sağlanması ve akan kanın durması için çatışma halindeki iki tarafın da sorumlulukları olduğunu hatırlatarak, “Umarım kamptaki bu insanlar çok uzun süre burada kalmazlar, durum düzelir evlerine geri dönebilirler ama bizleri nelerin beklediğini şu anda bilemiyoruz. Umarım ki cesaret ve sabırla yapmış olduğumuz bütün bu çalışmalar en kısa zamanda meyvesini verir” diye konuştu.

Beni zor durumda bıraktınız

Annan, bir basın mensubunun, Türkiye’nin Suriye’ye sunulan planının uygulanması konusundaki yerinin ne olduğunu sorması üzerine, “Beni zor durumda bıraktınız” diyerek planla ilgili Türk Hükümeti’nin tavrı, tutumu ve yaklaşımıyla ilgili bir şey söyleyecek durumda olmadığını ifade etti. BM’nin bir gözetim misyonu bulunduğunu ve buradan elde edilecek bilgilerin hepsinin BM Güvenlik Konseyi’ne de sunulacağını söyledi.

McCain ve Lieberman’dan savaş çığırtkanlığı

Savaş baronları olarak tanınan ABD’li senatörler John Mccain ve Joe Lieberman, Hatay’ın Yayladağı İlçesi’nde Suriyelilerin kaldığı çadırkenti gezmelerinin ardından düzenledikleri basın toplantısında savaş çığlıkları attı. John McCain, Türk hükümetine Suriyelilere kucak açmaları nedeniyle minnettar olduklarını kaydetti. Basında çıkan haberlerin BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın dediklerinden daha farklı olduğunu, şiddetin sürdüğünü söyleyen McCain, “Sayın Annan’a saygı duyuyoruz ama Esed onunla aynı amacı paylaşmıyor” dedi.

Suriye güçlerinin daha dün sınırı geçerek Türkiye’de insanları öldürdüğünü belirten McCain, ziyaretleri çerçevesinde üst düzey Türk yetkililer ile Suriye Ulusal Konseyi (SUK) ve Özgür Suriye Ordusu ile görüştüklerini kaydetti. McCain, Esad’ın İran, Rusya ve Çin tarafından desteklendiğini söyleyerek, muhalefetin küçük silahlarla orduya karşı koymaya çalıştığını, dolayısıyla muhalefeti silahlandırarak bunu tersine çevirmenin bir yolunu bulmak gerektiğini kaydetti. McCain, güvenli bölgeler kurulması gerektiğini de belirterek, Suriye halkının özgürlüklerine bağlı olduğunu ve vazgeçmeyeceklerini kaydetti.

Gelecek yıl Şam’da görüşmek üzere

ABD’deki seçimlerin Suriye sorununu nasıl etkileyeceğinin sorulmasına karşılık da McCain, bu konuyu seçim malzemesi yapmak istemediklerini ancak ABD’nin seçimlerden önce harekete geçmesi gerektiğini kaydetti. McCain, SUK ile Özgür Suriye Ordusu’nun birleşmiş bir şekilde olduğunu söyleyerek, basın toplantısını takip eden gazetecilere “Gelecek yıl Şam’da görüşmek üzere” diyerek veda etti. Lieberman de ziyaretlerinin “Annan planının başarısızlığına denk geldiğini” belirterek, “Bu üzücü bir durum ama hiç de sürpriz olmadı. Annan planı, Sayın Kofi Annan gibi iyi bir adam tarafından sunulmuş iyi niyetli bir girişim ama Esad gibi kötü bir adam tarafından kötü bir şekilde yanıtlanmış durumda” dedi.

Çin gezisini yarıda kesen Davutoğlu Türkiye’de

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye sınırındaki hareketlilik devam ettiği için durumu yakından takip etmek üzere Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın heyetinden ayılarak Pekin’den Türkiye’ye döndü. BM Güvenlik Konseyi üyeleri ile iki günden beri telefon görüşmeleri yapan Davutoğlu, dün de İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague’e Suriye sınırındaki son gelişmeleri aktardı. Hague, ülkesinin Suriye’den kaynaklı yaşanan sıkıntılara destek vereceklerini söyledi. BM Güvenlik Konseyi Dışişleri Bakanları ile önceki gün başlayan temasları çerçevesinde ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton ile görüşen Davutoğlu, Suriye sınırındaki son gelişmelerin kaygı verici olduğunu belirtti. Davutoğlu, akşam saatlerinde de Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe ile görüştü.

Washington’dan yeni plan açıklaması

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland, ABD’nin NATO üzerinden Suriye’ye müdahale planını açık bir şekilde ifade etti. Nuland, Suriye’de Esed rejiminin, BM ve Arap Birliği’nin özel temsilcisi Kofi Annan’ın planını uyguladığına dair hiçbir belirti bulunmadığını söyledi. Annan’ın BM Güvenlik Konseyi’ne sunduğu mektubu gördüklerini belirten Nuland, konseyin toplantısı bitip, ABD’nin BM Daimi Temsilcisi ve BM Güvenlik Konseyi (BMGK) Dönem Başkanı Büyükelçi Susan Rice açıklama yapana kadar daha fazla yorumda bulunamayacağını vurgulayan Nuland, ısrarlı sorulara rağmen, Suriye konusundaki bir sonraki adımlar hakkında ancak Konseyin toplantısından sonra konuşacağını dile getirdi. Nuland, Annan planının başarısız olması halinde de müttefikleriyle yeni adımları belirleyeceklerini ifade etti.

Korutürk, hükümeti Suriye için ikaz etti

CHP İstanbul Milletvekili Osman Korutürk, “Suriye konusunda hükümetin tutumunu anlamak mümkün değil. Suriye konusundaki tutumunun Balyoz davası açısından da bakılmak lazım. TSK’nın komuta kadrosu özellikle Doğu Akdeniz’deki deniz kontrol alanında ne ölçüde ona bakmak lazım sağa sola çok tehdit yönetmeden” diye uyardı.

TBMM’nin onayı şart

“Davutoğlu, Çin ziyaretini yarıda kesti, ne diyorsunuz?” sorusuna Korutürk, şu yanıtı verdi: “Uluslararası kamuoyunda Suriye’ye bir askeri harekat isteyen en azından bunu söylemle ifade eden kimseyi görmüyoruz, bizden başka, biz ikide bir de bunu gündeme getiriyoruz. Tampon bölgeden bahsediliyor. Sınır ötesi tampon bölge demek oraya asker gönderip orada askeri tertip alıp oradan gelişleri engellemek demek. Sınır ötesine asker göndermek için hükümetin TBMM’nin onayına ihtiyacı vardır, bu anayasal bir gerekliliktir. Hükümet bir tezkereyle ancak dışarıya asker gönderme konusunda TBMM’den onay aldığı takdirde tampon bölge oluşturur ki tampon bölge oluşturma orada çatışma yaratacak bir unsurdur ona da gerek olmadığını düşünüyoruz.”



.
➽ Paylaş: