Bir Allah'ın kulu şu örgütü gördüm dese!

Örgütü gördüm, elinden tuttum, sesini duydum, ayak izlerine rastladım diyen tek bir Allah’ın kulu yok. MİT Müsteşarları, Genelkurmay Başkanları, Emniyet Müdürleri, Jandarma komutanları, hatta Eymür dahil acar istihbaratçılar, Ergenekon diye bir örgütün varlığını bu soruşturmadan önce biliyordum diyen tek bir tanık, tek bir bilirkişi yok!

 Örgütü gördüm, ayak izlerine rastladım diyen tek bir Allah'ın kulu yok

 Doğu PERİNÇEK

 Türkiye tarihinin en koyu karartması, Ergenekon tertibiyle yapılmıştır. Çok kapsamlı bir operasyonla gözlere perde çekilmiştir.
Bu nedenle Ergenekon Davasını toplumun geniş kesimleri anlayamamıştır.
Hatta Ergenekon tutuklularının çoğu dahi, niçin tutuklandığını sorup durmuşlardır. 

SUÇU TANIMLAYALIM

Avukatlar ve tutuklular, “selamlaşmadım, elini sıkmadım, görmedim, telefonla konuşmadım, yazışmadım” gibi ifadelerin içinde çırpınmışlardır.
Oysa bu davada hiç kimse, selamlaştı, görüştü veya telefonla konuştu diye suçlanmıyor.
Ergenekon Davasında örgüt iddiası var. Suçlama budur.
Savcıların tanımladığı örgüt varsa ve o örgüt Danıştay Cinayetini tertipledi ve işlediyse, suçlama geçerlidir.
Örgüt yoksa ıslak imzanın da, kuru imzanın da, Andıç’ın da, internet sitelerinin de hiçbir değeri yok.
Bireysel suçlar vardır veya yoktur.
İddia o bireysel suçlarla ilgili değil.
İddia örgüt iddiası!


ÖRGÜT YOK!

Dört yıldır duruşmalar yapılıyor.
Örgüt yok!
Örgütün merkezi yok!
Örgütün kurucuları ve kuruluşu yok!
Örgütün yöneticileri yok!
Örgütün programı yok!
Örgütün toplantısı yok!
Örgütün eylemi yok!
Örgütün tanımlanan amaçlarına erişmek için araçları, aletleri yok!


GÖREN YOK, DUYAN YOK!


Örgütü gördüm, elinden tuttum, sesini duydum, ayak izlerine rastladım diyen tek bir Allah’ın kulu yok.
MİT Müsteşarları,
Genelkurmay Başkanları,
Emniyet Müdürleri,
Jandarma komutanları,
Hatta Eymür dahil acar istihbaratçılar,
Ergenekon diye bir örgütün varlığını bu soruşturmadan önce biliyordum diyen tek bir tanık, tek bir bilirkişi yok!
Onbinlerce sayfa gizli tanık ifadelerinin hiçbir kıymeti yok!
Çünkü içlerinde Örgütün varlığını somut olarak gören, tanık olan, somut olay anlatan yok!
Yalnızca rivayetlerden söz edenler var.
Dedikodu çok!

ÇÜNKÜ BU SANIKLARIN OLUŞTURDUĞU BİR ÖRGÜT YOK!

Evet, bunların hepsi dört yıllık yargılamanın tartışmasız olarak ortaya koyduğu gerçeklerdir.
Örgüt iddiasını doğrulayan tek bir geçerli kanıt bulunamamıştır.
Çünkü Ergenekon sanıklarının oluşturduğu bir örgüt yok.
Tuncay Güney’in şemasına göre, Örgütün önder kadrosu içinde sayılan orgenerallerin hiçbirisi sanık dahi değildir.

İDEOLOJİK BÜRO YOK!

Örgütün ideolojik Bürosunun yönetiminin İlhan Seçuk, Doğu Perinçek ve Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’ndan oluştuğu iddia edilmiştir.
İdeolojik Büro Başkanı ve bir üyesi tutuklanmamıştır dahi. Çünkü böyle bir büro yok.
Olmadığını ben biliyorum.
Biz böyle bir büro kurmuş ve yönetmiş değiliz. Tek bir kanıt yok. Olamaz da! Benden iyi mi bileceksiniz, İlhan Selçuk’tan Prof. Alemdaroğlu’ndan iyi mi bileceksiniz?

120 MİLYON SAYFA NEYİ ÖRTÜYOR

Peki bu kadar açık bir gerçek nasıl karartılmıştır?
Sağolsunlar Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan kardeşlerim çalışıp hesabını yaptılar. Ergenekon Davası dosyaları 120 milyon küsur sayfa.
120 milyon sayfa bir yalanı örtmek içindir. Ama örtememiştir, örtemez.

GLADYO İLE SAVAŞA SAVAŞA

Perki Türkiye yakın tarihinde Gladyo yok mu?
Biz İşçi Partisi olarak 1970’lerden beri NATO’nun Gladyosu’yla savaşıyoruz. Onların işkencelerinden hapishanelerinden geçerek 40 yıldır göğüs göğüse, gırtlak gırtlağa çarpışıyoruz.
Diğer tutuklular da, hepsine tek tek bakın, Atatürk Cumhuriyetinin savunucuları, Mustafa Kemal’in askerleri ve vatanseverlerdir. Sanıkların ortak özellikleri budur.

KURU DA YOK YAŞ DA YOK!


Bu davada suçlular ve suçsuzlar yoktur, kuru da yoktur yaş da yoktur.

Çünkü iddianamede tanımlanan örgüt yok!

O örgüt olmayınca iddia edilen suç yok!

Bireysel suçlar varsa, o ayrı bir konudur. Ancak İddianame’de öyle bir iddia yok!

Suçlular, Ergenekon Davasının tertipçileridir.

Bu davada düğmeye basan da, tertibi kuran da, iddiayı yazan da, hükmü veren de Gladyo’nun ta kendisidir.

Bu millet, bu gerçeği iyi bilsin. Ve öğrenmeyenler de öğrenecektir.
 

➽ Paylaş: