Ulu Hünkâr irade buyurdu!..
O ekmek kapımız!
Cevher KANTARCI
19 Ocak günü Birand ile ilgili yazdığım yazıya, bir sevgili okuyucumuz kısaca
şöyle bir yorum yapmış:“Ben bu yazıyı iki nedenle beğendim.. Birincisi, bizden farklı görüşlere sahip bile olsalar, yazı böyle yazılır.. İkincisi, son iki aydır içinde Ulu Hünkârım sözcüklerinin geçmediği birkaç yazıdan biri..”
Okuyucumuza saygılar ve teşekkürler..
Okuyucumuz eğer yanlış anlamadıysam, belli ki Ulu Hünkârım muhabbetinden sıkılmış..
E, valla ben de sıkıldım
Hem yazmaktan, hem dinlemekten sıkıldım..
Ama ne var ki, bu ülkede bir kısım televizyonları açtığınızda karşınıza
sadece evlilik programları veya diziler çıkıyor..
Öbürlerini de ne zaman açsanız, karşınızda ya bir açılış nedeniyle, ya grup toplantısı veya AKP il başkanları toplantısı sebebiyle, mutlaka Ulu Hünkârım var!
Sanki diktayla yönetilen bir ülkede yaşıyoruz ve liderimiz her dakika televizyonlardan kafamıza ve benliğimize aşı yapıyor!
Bazı arkadaşlar gibi gittiğim lüks yerleri, yediğim muhteşem yemekleri yazsam, imkânsız!
Çok sade bir hayatım var.. Zaten öyle şeyler yazsam, küfrü basar okumazsınız, Merdan da beni işten kovar!
Sıradan demokrasilerde, herkes kendi yaptığı işten sorumlu..
Sıradan demokrasiyle yönetilen bir ülkede olsak, eğitimle ilgili aksaklıkta Milli Eğitim Bakanı’na, savunmayla ilgi Milli Savunma Bakanı’na, ne bileyim sağlıkla ilgili Sağlık Bakanı’na eleştiri yapmamız lazım!
Ama biz “İleri Demokrasi” ile yönetiliyoruz..
Beyaz ekmek yemek mi yasaklanacak, Ulu Hünkârım yasaklıyor!
Hürrem’in dekoltesinin ayarı mı kaçtı, Ulu Hünkârım yapımcılara ayar veriyor ve kadın hem kapanıyor hem beş vakit namaza başlıyor!
Okul öğrencileri artık önlük mü giymeyecek, o da Ulu Hünkârıma bağlı!
Uzatmayalım, biz tebaayız o Ulu Hünkâr!
Divan-ı Hümayun’daki Vezir-i Vükela da, o ne derse onu yapmak zorunda, yoksa azil kesindir!
Bakın geçenlerde “Her an her şey olabilir” diye irade buyurdu!
Vezirler, divandan düşerlerse ne yapacaklarının hazırlığında!
Mesela sağlıkla ilgili Vezir Recepzade Akdağ paşa demiş ki:
“Siyaset bitse, gider ailemizle ticaret yaparız!”
Abi sen koskoca tıp profesörüsün, açsana muayenehaneni!
Olmaz, çünkü Ulu Hünkârım irade buyurdu, o da “Ya muayene ya üniversite!” dedi! Şimdi ikisini de yapamaz!
Demek ki, siyaset bitince en güzel şey ticaret!
Meselâ soğan ticareti, şu günlerde iyi para getiriyor!
Netice-i Kelâm, Hünkârımdan başka yazacak şeyimiz yok!
O bizim Veli-i Nimetimiz, sağlığına duacıyız!
Ya bazı arkadaşlar gibi göklere çıkarıp saltanat tayyaresine bineceğiz, ya eleştirip ekmek parası çıkartacağız ki, karnımız doysun!
Çare yok, Ulu Hünkârımı yazacağız!
