Tayyip'in sevdası insanları evlerinden ediyor
AKP bir tarihi yapıyı yeniden hayata kazandırdığını ileri sürüyor.
Tıpkı Topçu Kışlası örneğinde olduğu gibi yıkımın ve rantın adı “tarihi
yeniden hayata kazandırmak” olarak konuluyor...
Erdoğan'ın padişahlık sevdası, insanları evinden ediyor!
Başbakan Erdoğan’ın İstanbul’un fethi dolayısıyla yapacağı açılışlardan birisi de Okmeydanı’ndaki “Okçuluk Tekkesi” olacak. Biz de açılıştan önce Tekke’nin kuruluş hikâyesini ve altındaki büyük yıkımı ve rantı araştırdık…
AKP bir tarihi yapıyı yeniden hayata kazandırdığını ileri sürüyor. Tıpkı Topçu Kışlası örneğinde olduğu gibi yıkımın ve rantın adı “tarihi yeniden hayata kazandırmak” olarak konuluyor.
Erdoğan coşarak açacak ama…
İBB’nin sitesinde tekkeyle ilgili bir tanıtım filmi bulunuyor. Filmde, Fatih Sultan Mehmet’in “ya ben İstanbul’u alacağım ya da İstanbul beni alacak” şeklindeki konuşmasını yaptığı belirtilen alanın fetihten sonra yine Fatih'in emriyle Okçu Tekkesi yapıldığı söyleniyor.
Yani bu bilgilerden yola çıkarak Başbakan Erdoğan’ın 29 Mayıs’taki açılışta coşkulu bir konuşma yapacağını tahmin etmek zor değil.
Şimdi yeniden kuruluş süreci ve AKP’nin adım adım ilerleyen rant hamlesini nasıl “tarihi yeniden hayata kazandırmak” olarak sunduğunun görelim…
Top sahası 99 yıllığına Okspor’a veriliyor
550 yıllık tarihi binadan geriye sadece minare ve minber kalmışken artık boş alan olan bölge 1964 yılında Bakanlar Kurulu’nun da aldığı karar sonucunda 99 yıllığına Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’ne onlar tarafından da Okspor’a bedelsiz olarak veriliyor.
Konuya ilişkin yeni kurulan Okçu Tekkesi’nin hemen yakınında evi bulunan ve sürecin yıllardır en yakın takipçilerinden olan Okmeydanı Çevre Koruma Derneği Başkanı Ali Çetkin ile görüştük.
2004’te başlayan operasyon
Çetkin, yıkım sürecinin öncelikle Tekke’den geriye kalan “kesik minare” ve Bakanlar Kurulu kararıyla 99 yıllığına Okspor’a verilen top sahasının etrafında yaşayan yoksul vatandaşların evlerinden edilmesiyle başladığını söylüyor.
AKP’nin Allah korkusu…
Bu sürecin 2003-2004 arasında başladığını ve Beyoğlu Belediyesi’nin buralarda yaşayan yurttaşlara “işgalci konumundasınız, biz aslında size bir şey ödemeden sizi kovarız ama biz AKP’yiz Allah korkusu biliyoruz belli bir bedel ödeyelim diyoruz” dediğini aktaran Çetkin, bu baskıların sonunda burada yaşayan yurttaşlara taahhütname imzalatıldığını ifade etti.
Çıksalın adlı semtte belediyeye ait boş kalan ve satılamayan bodrum katlarının evlerinden çıkarılan vatandaşlara verildiğini ve evlerine 5 bin TL bedel biçildiğini söyleyen Çetkin, yeni evlerin ise 29 bin lira eder gösterildiğini arada kalan farkın yurttaşlardan taksitle alındığını dile getirdi.
“Elektriğinizi, suyunuzu keseriz”, “en ufak bir hakkınız bile yok”, “işgalci konumundasınız” gibi baskıların ardından bölgede yaşayan birçok kişi evlerini boşaltmak zorunda kaldı. Boşaltılan evler yıkıldı ve alan uzun süre boş kaldı...
Sıra top sahasında…
Daha sonra top sahasının dışında kalan evlerin yıkımına başlandığını ve burada da benzer bir yöntem izlendiğini belirten Çetkin, 37 bağımsız evin yıkım tebligatının 2005 yılında yapıldığını söyledi.
Buradaki yıkımların ardındaki bahanenin “burada bir park alanı yok, yıkıp yeşil alan ve park alanı yapacağız” olduğuna dikkat çeken Ali Çetkin, belediyenin sözünde de durduğunu ve bir park alanı yaptığını ancak gerçek niyetin daha sonra ortaya çıktığına dikkat çekti.
Okspor’a önce çimlendir izni, sonra buradan çık emri!
Okspor’a Bakanlar Kurulu kararıyla 99 yıllığına verilen top sahasında, daha önce Başbakan Erdoğan’ın da top oynadığı biliniyor.
Başbakan kendi de futbol oynadığı ve yıllarca birçok sporcunun yetiştiği bu alanı Okspor’un elinden aldı.
Önce Beyoğlu Belediyesi toprak olan saha için “çimlendirebilirsiniz” izni verdi. Bu iznin ardından hafriyat çalışmalarına başlanan sahaya birkaç gün sonra Büyükşehir belediyesi yetkilileri gelerek mühür koydu ve çalışmanın yapılamayacağını söyledi.
Çetkin, bunun ardından 99 yıllığına Okspor’a ait sahanın bir anda ellerinden alındığını söylüyor.
“Erdoğan’ın pabuç alacak parası yoktu”
5 yıl önce gizlice başlatılan süreç sonunda spor sahasına el konuldu, ardından da park yapılan alan kapatılarak “Okçular Tekkesi” projesine katıldı.
Çetkin konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Erdoğan’ın pabuç alacak parası yoktu. O kulüpten insanlar aralarında para toplayıp ona pabuç almıştı. Buna ilişkin haberler çıktı medyada. Şimdi sahayı yıktılar alt taraf otopark oldu, üst taraf ok tesisi oldu. Daha sonra işin rengi Okçular Vakfı’nın kurulmasıyla belli oldu.
Vakfın mütevelli heyeti çok tanıdık…
Okçular Vakfı ile ilgili söylenecek hem çok şey var hem de az… Çünkü aşağıda yer alan fotoğraf sanırız pek çok şeyi açıklıyor. İşte vakfın mütevelli heyetinde yer alan bazı isimler:
Kesik Minare yıkıldı
Tesis bitirildikten sonra bilindik bir manzarayla karşılaşıldı. Tesis önce halka kapatıldı. Peki haberin başında dile getirdiğimiz eski tekkeden geriye kalan yapı ne oldu?
Sorunun yanıtı AKP’nin tarihe nasıl sahip çıktığının da özeti aslında… Tekkenin geriye kalan ve ayakta kalan Kesik Minaresi ve tarihi minberi yerle bir edildi…
Şimdi koskoca Erdoğan pankartı var…
29 Mayıs’ta Erdoğan’ın açılışını yapacağı tesis için kocaman Erdoğan pankartları asıldığını belirten Çetlik, bölgedeki yeni yıkımlara ilişkin de kısa bilgiler verdi.
Çetlik, kendi evinin bulunduğu alanı da kaplayan büyük bir alanın açık hava müzesi ilan edildiğini ve buradan da büyük bir rant çıkarılmak istendiğini söyledi.
Kendilerinin buradan çıkarılması için kulis çalışmalarına başlandığını belirten Çetlik, Erdoğan geldiğinde burada kendilerinin ayarladığı göstermelik 15-20 kişiye tapu verilecek ve sorun çözülmüş gibi gösterilmek istenecek. Oysa böyle bir durum yok. Hisseli tapu verilecek ve ne olacağı, nasıl olacağı tamamen büyük bir belirsizlik” diye konuştu.
