"Tayyip'in tepkisi beni çok mutsuz etti"
Eski AP üyesi Lagendijk, “Penguenlere sakın kızmayın” diyor ve ekliyor: “İstanbul
yanarken TV'de göstermek olmuyor...”
Penguenleri severim ama...
Türkiye’yi “uyandıran” Gezi direnişinin nasıl başladığı ve nereye uzanacağına
ilişkin tartışmalar, AB’nin göstericilere karşı sert tutumundan ötürü Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’a eleştiriler yönelttiği “Küresel Sorunlar Karşısında
Türkiye ve Avrupa Birliği için Ortak Bir Gelecek” toplantısında da kulislerin
ilk gündem maddesi oldu.
Katılımcılardan eski Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu Üyesi Joost
Lagendijk, Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, “Yanlış anlaşılmasın,
penguenleri çok severim ama İstanbul yanarken televizyonda göstermek olmuyor”
ifadesini kullandı. Lagendijk, gösterilerin niteliğinden, hükümetin tepkisine,
penguen ve çapulculara kadar bir dizi başlıkta sorularımıza özetle şu yanıtları
verdi:
Erdoğan’ın göstericilere gösterdiği tepki beni çok mutsuz etti. Başbakan’ın
Cumhurbaşkanı Gül ya da Arınç gibi daha ılımlı bir çizgi izlemesini beklerdim.
Gezi’de ve Türkiye’nin başka yerlerinde eylemleri ezerek bastırmaya çalışmak
bana mantıklı gelmiyor. Ne olacağını ben de çok merak ediyorum. Hükümet geçen
haftanın baskıcı metotlarına mı başvuracak, yoksa farklı bir yol mu izleyecek.
Geçen haftanın yöntemlerinde ısrar büyük bir hata olur.
Buradan alınması gereken ders şu: Bir ülkeyi sadece yüzde 50’yi, nüfusun
yarısını hesap ederek yönetemezsiniz. Erdoğan demokratik yollarla seçildi. Bu
yüzden diktatör diye adlandırılmasını doğru bulmuyorum. Üstelik seçim olsa
üçüncü bir kez seçilir. Ancak şunu da görmek gerekiyor. Bu ülkenin geri kalan
yüzde 50’sinin önemli bir kesimi bazı şeylerden hoşnut değil. Alkolle ilgili,
kadınlara yönelik vb. dayatmalara tepkili. Geri kalanların haklarını görmezden
gelen bir demokratik yönetim olmaz. Azınlıkların haklarını görmeniz gerekir.
Burada çok büyük bir hata yapıyor. Sorumlu davranmalı ama sorumlu
davranmıyor.
Yabancı parmağı meselesine gelince, böyle deyince mesajı almamış oluyor. Bu
artık demode bir suçlama. Türk halkı kendi hakları için mücadele ediyor.
Penguen tam bir sembol oldu. Türk medyasının bu kadar önemli bir anda topu
taca attığının simgesi oldu. Penguenlere sakın kızmayın, ben penguenleri çok
severim ama İstanbul yanarken onları yayımlamayın... Dün Taksim’de
akademisyenlerin gösterilerine tanık oldum. Hepsi, ellerinde çapulculu bir
pankart taşıyordu. Başbakan’a karşı yaratıcı, saldırgan olmayan tepkiler, dalga
geçmek bence çok güzel bir tepki. Gezi humor yüklü.
Verheugen: Etkin muhalefet yok
Türk kamuoyunun yakından tanıdığı AB’nin eski genişlemeden sorumlu yetkilisi, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Günter Verheugen eylemlerin aslında etkin bir muhalefetin olmamasından kaynaklandığı görüşünü dile getiriyor. Verheugen’in değerlendirmeleri şöyle:
Verheugen: Etkin muhalefet yok
Türk kamuoyunun yakından tanıdığı AB’nin eski genişlemeden sorumlu yetkilisi, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Günter Verheugen eylemlerin aslında etkin bir muhalefetin olmamasından kaynaklandığı görüşünü dile getiriyor. Verheugen’in değerlendirmeleri şöyle:
Ben de ifade
özgürlüğünün korunmasına ilişkin İçişleri Bakanlığı’na karşı ülkemde 1960’ların
sonunda 1970’lerde protesto gösterileri düzenledim. İronik gelecek ama bir yıl
sonra ise yeni içişleri bakanının danışmanlarından biri oldum. Sokakta gösteri,
protesto varsa muhalefette bir sorun var demektir çünkü siyaseten bu onların
işi. Başbakanınızın kişisel söylemine eleştiriler var, bu normal.
Avrupa Politika Çalışmaları Merkezi’nden Michael Emerson da şu görüşleri dile
getirdi: Ne olacağını bilmiyoruz ama Avrupa’daki genel kanı, eylemlerin gittikçe
yarı otoriterliğe kayan bir liderliğe uyarı olduğu şeklinde. Hükümetin
devrilmesini isteyen yok ama bu uyarıdan çıkan mesajın anlaşılması beklentisi
var, mesajı alıp almadıklarını zaman gösterecek. Erdoğan’ın söylediği bazı
şeyler Avrupalı gazeteciler için şoke edici. Örneğin doğru anladıysam alkol için
herkes alkoliktir diyor. Bu deneyimli bir politikacı için çok tuhaf bir
açıklama. Çapulcuya gelince, benim tanıdığım çok değerli bazı akademisyenler de
meydanlardaydı.
Cumhuriyet