AKP gıcık kaptıpysa “ihbar”dır!
İhbar, rutin ve baskın!
Cevher KANTARCI
KOÇ Holding’e bir şükran borcum yok..Tam tersine, Uzan’ın Star’ına el konulması üzerine, “Uslu çocuk ol” tekliflerini kabul etmeyip TMSF tarafından kovulduktan sonra, ciddi maddi sıkıntı içine düşmüştüm..
Holdingin bayiler için hazırlanan dergisinde, suya sabuna dokunmayan eğlenceli yazılar yazıp üç kuruş para kazanmak için, Ali Koç’a yazdığım mektuba “olumsuz” cevabını bile alamamıştım..
Bunları yazdım, çünkü avukatlık yaptığım sanılmasın!
Biz, Türkiye’nin avukatı olmayı tercih ettiğimiz için, sıkıntıdan bir türlü kurtulamıyoruz, halimize hamdolsun!
Koç Grubu’na bağlı enerji şirketlerine “ihbar” üzerine yapılan baskınlar, “rutin” imiş!
Hem rutin, hem “ihbar” üzerine baskının nasıl olacağını, anlayanlar anlamayanlar anlatsınlar!
Yoksa Başbakanın “Gezi” hadiseleri sırasında Divan Oteli’nin ve de dağıtılan sandviçlerin sahiplerine yaptığı giydirmeler, “ihbar” olarak kabul edildi de, “rutin” baskın mı düzenlendi!
Bu “rutin” baskına tepki gösterenlerden biri de, İslamî sermayenin lokomotif isimlerinden Kayseri Sanayi Odası Başkanı ve İstikbal Mobilya’nın sahibi Mustafa Boydak oldu!
Boydak, “28 Şubat benzeri uygulamalar yapılmamalı.. Koç’a gözümüz gibi bakmalıyız!” dedi..
Türkiye’nin özlediği bu barış sözcüklerini söyleyen Boydak’ın şirketleri de, inşallah yakında “rutin” baskınlara uğramaz!
Tam tersine bu sözler, “Kindar nesil” yetiştirmekten bahseden Erdoğan’ın kulağına küpe olur da, Türkiye’yi dipsiz sorun kuyularına atacak bu kindar hesaplaşma biter!
Enerji Bakanımız Taner Yıldız, elbette ki Boydak’ın bu doğru sözlerine tepki gösterdi ve “rutin” incelemeden söz etti!
Enerji Bakanı Taner Yıldız, Başbakan Erdoğan’ın, Galatasaray stadı açılışında protesto edilmesinin ardından “Ben ve çocuklarım, artık Galatasaraylı değiliz” dediği anda, gözümde bitti..
Üstelik çok şu anda hayatta olmayan çok önem verdiğim bir büyüğümün, kendisine verdiği öneme rağmen!
Sanıyorum, o büyüğüm hayatta olsaydı, o da “Başbakanını üzen” bir protesto nedeniyle Galatasaray’dan vazgeçen Bakan beyi gözden çıkarırdı!
Türkiye içte ve dışta, bu iktidarın sayesinde girdapların merkezine doğru sürükleniyor!
Şimdi de, “Sırdaş polis” uygulamasından bahsediliyor!
Vatandaş ismini vererek veya vermeyerek polise ihbarda bulunabilecekmiş!
Hiç unutmam 12 Eylül’de de bir kısım vatandaşlar darbeden önce kime gıcık kaptılarsa “Komünist” diye ihbar etmişlerdi!
“Komünist” suçlamasına maruz kalanı götürüyorlar, herif 15 gün sonra işkenceden dağılmış olarak eve dönebiliyordu!
Bakın zaten Koç enerji şirketleri için de “ihbarda” bulunulmuş!
Hem “ihbar, hem “rutin” hem “baskın” vaziyetleri!
Dedik ya; anlayan yüzde 50, anlamayan %50’ye anlatsın!
