'En Büyük Gazeteci Cezaevi Türkiye'
5 bölümden oluşan raporda “12 Eylül 1980 Darbesi döneminde 31 gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye’de şuan darbe döneminden bile daha vahim bir durum yaşanmaktadır. Bugün uluslararası ortamda Türkiye, dünyanın en büyük gazeteci cezaevi olarak görülmektedir” denildi...'Dünyanın En Büyük Gazeteci Cezaevi Türkiye'
Aralık 2012-Ocak 2013 tarihlerini kapsayan rapor, İngilizce olarak da yayınlandı.
5 bölümden oluşan raporda “12 Eylül 1980 Darbesi döneminde 31 gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye’de şuan darbe döneminden bile daha vahim bir durum yaşanmaktadır. Bugün uluslararası ortamda Türkiye, dünyanın en büyük gazeteci cezaevi olarak görülmektedir” denildi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir ve CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel'den oluşan cezaevi komisyonu İstanbul, Muş, Mardin, Diyarbakır, Tekirdağ, Kocaeli, İzmir, Ankara'nın da aralarında bulunduğu bazı illerdeki cezaevlerini ziyaret etti.
67 GAZETECİ TUTUKLU
Bugün açıklanan tutuklu gazeteciler raporuna göre, cezaevinde 65 tutuklu gazeteci bulunuyor. Bu sayı Gazetecileri Koruma Komitesi raporlarına göre 104.
Raporda tutuklu bulunan tüm gazetecilere yönelik olarak yapılan suçlamalarda "Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ve Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında “örgüt” bağlantısı bulunduğu iddiası yer alıyor.
CHP Malatya Milletvekili Ağbaba, hazırladıkları
rapor hakkında bilgi verdi ve şunları söyledi:
"Cezaevlerinde 64 tutukla gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye'de darbe döneminden daha vahim bir dönem yaşanmaktadır. 64 gazeteci terör suçlamasıyla yargılanmaktadır. Bizler dünyanının en çok tutuklu milletvekilini, en çok tutuklu bilim insanını, en çok tutuklu hukukçusunu ve en çok tutuklu gazetecisini ziyaret eden milletvekilleri olarak tarihe geçtik. Bu raporu "batsın sizin gazeteciliğiniz, bu gazeteleri evinize almayın" diyen Başbakan'a hazırladık, kalemini iktidar kılıcı gibi kullananlara hazırladık. Cezaevindeki tutuklu arkadaşlarımız için hazırladık. KCK, Ergenekon, Devrimci Karargah gibi davaların içinde olan arkadaşlarımızla görüştü. TGC Başkanı Özcan İpekçi'ye teşekkür ediyoruz. Rapor 3 bölümden oluşuyor."
"Görüştüğümüz gazeteciler arasında ne tecavüzcü, ne çete mensubu ne de eli silahlı terörist bulamadık. Yani cezaevinde tutulan gazetecilik mesleğinin ta kendisidir. 1 Mayıs mitingini izlemek, YÖK protestosuna katılmak, Nevroz Kutlamaları, İHD'nin basın toplantısını haber yapmak, sivil toplum ve siyasi partilerin etkinlikleri hakkında haber yapmak, haber maksatlı röportajlar, yayınlanmamış kitaplar, Kürtçe ad, gazetecilerin terörist ilan edilmesi için yeterli sayılmış."
"İddianameler adeta hukukla dalga geçer gibi bir dille yazılmış. Mesela Mustafa Balbay'ın belirtilen 8 yıllık dilimi kapsayan notları 3,5 dakikada hazırlanmış gösteriliyor. Cumhurbaşkanı ile görüşmeleri hükümeti devirmeye teşebbüs hatta halkı galeyana teşvik etmekle suçlanıyor."