Ortalık kırılıyor ve esnaf sessizce ölüyor



ÇARŞILARIN İÇİ ÇEKİLİYOR ve ESNAF SESİZCE ÖLÜYOR…


SivriSinekCaz
Çarşılar büyük bir depremin habercisi gibi; 
kuru kalabalıkların ümitsizce dolaştığı ve hiç alış veriş yapmadığı, içi çekilmiş organizmalara dönüşmüş; günden güne erimekte, önceki yıllardaki gibi canlılık kaynağı olmaktan çıkmış, tükenmiş ve esnafın siftah yapamadan kepenklerini kaldırıp indirdiği bir görüntü içinde. 

Halk artık sokağa da çıkamıyor ve ortalık kırılıyor; kredi kartı terörü ile tutsak alınmış, kart ödemelerini yapamaz duruma düşmüş, artık kredi de çekemez hale gelmiş. Asgari ödemelerini dahi yapamıyor. Evi barkı ipotekli duruma düşmüş, on binlerce vatandaşın kartı bloke edilmiş, ne yeni kredi ve ne de kart alabiliyor; on binlerce kişi takibe uğramış bloke durumda. 

İşte bu durum çarşıların kan dolaşımını da etkileyerek kurumasına neden oluyor. Ama banka reklâmlarından da geçilmiyor… 

Kapanan iş yeri sayısı rekor kırıyor

Bankalar halka dağıttığı kartlarla verdiği kredilerin yarattığı açığı halktan tahsil edebilmenin peşine düşmüş, başka bir işle meşgul görünmüyor. İş adamları ve esnaf borç alacak durumda değil. Tüm yoğunluk asgari ödemeleri tahsil etmeye endekslenmiş, takibe düşmüş ödemeleri avukatlarla haciz ipotek yoluyla kontrol altına almaya çalışıyor

Bankacılık faaliyetleri sanki tek kaleme inmiş; borçları tahsil edebilmek… Baş döndürücü dükkân tahliyeleri ve kiralık, satılık ilanları, durumu bütün çıplaklığı ile gözler önüne seriyor. Ülkenin finans merkezi yapılan İstanbul, her köşesi AVM’ lerle doldurularak büyük bir çarşılar mezarlığına dönüştü.  

Halkın borçlanma çıkmazında kıvranmasına neden olan bu merkezler, AKP tarafından hem inşaatıyla ve hem de açılış törenleriyle havalarda gezinmelerine yaradı. Son zamanlarda üst üste kapanan AVM sayısı bilinmiyor. 

Bunların bazısı düğün salonu bazısı dershane olarak yeni müşterilerini bekliyor. Kapanıp boş duranlar heba olup gidiyor. Esenyurt’ta Parkway, Eskule, Başakşehir’de Verde Molino, Metronom, Beylikdüzü’nde Ekinoks, Marka City, Büyükçekmece’de Taksit Center, Kaya Millenium, Uyum Çarşı, Fox City, Pendik’te Park Outlet Center, Word Atlantis, Arnavutköy’de Westa, Beşiktaş’ta MKM, Bakırköy’de Many Mail, Bağcılar’da Sunway Center, Hayatpark, Etiler’de Mayauptown gibi şekilsiz binalar hantal bir şekilde duruyor. (22 Nisan 2012 Haber Türk Gzt.) 

Bunlar için harcanan 450 milyon dolar halkın parası çöpe atılıyor. İstanbul dışında Antalya, Ankara, Bursa, İzmir ile Suriye olaylarından etkilenen Gaziantep, Kilis, Mardin, Mersin, Hatay ve İskenderun çarşıları kepenklerini kapatıyor, esnaf kapatma evraklarını Maliye’ye teslim ediyor. Güneydoğu PKK’nın insafına terk edilmiş durumda… 

Kapanan dükkânların uçsuz bucaksız görüntüleri medyada yer alıyor. Önce genç kiracılar kendi işyerlerini kurdukları düşüncesiyle büyük bir hevesle, özenle ve borç olarak buldukları paralarla yüksek masraf ederek kiraladıkları dükkânları dekore ediyorlar, çok büyük bir özen örneği sergileyerek, mütevazı olanaklarla ve gösteriye yönelmeden açtıkları bu işyerlerinin ismini de yabancı ve ilginç sözcükler türeterek ve asla Türkçe isim kullanmayarak, entel adlar bularak süslüyorlar. Böylece daha ilgi uyandıracaklarını sanarak, beklemeye başlıyorlar. Bir kaç aylık bekleyişten sonra, beklemekten yorgun düşüp, büyük bir ümitsizlik içinde: “Kapatıyoruz” afişini vitrine asarak ve %50-70 indirim afişleriyle son dönemlerini ilan ediyorlar. 

Bir süre sonra vitrinden, ”sahibinden kiralık” yazısı sarkıveriyor. Bütün kent dükkândan geçilmiyor, ne fabrika ne de sanayi… Devrilen devrilene ve yabancılara satılan satılana, elde avuçta bir şey kalmamış. Her taraf tüketime boğulmuş. Çarşılarda işportacılık bir afet halini almış, kurtuluş gibi her işsiz kalan bu yola sarılmış; eline bir paket alan, bir nesne alan sokaklara sergi açar duruma gelmiş. Çarşılar yanıyor, içten içe eriyor. 

TUİK, rakamları gizleye gizleye kendini inkâr ediyor. Kimsenin ne söylediği ile ne de ilân ettiği ile ilgisi kalmamış. Boşa kürek çeken kamu kurumları halkın ilgi alanı dışına düşmüş. Üretim diye bir şey akla hayale dahi gelmiyor. İş sizler ordusu kendini paralayarak bir şeyler yaratmak için çaba harcıyor ve yine koşulların ağırlığı altında ezilerek geri çekiliyor. Cemaat, tarikat ve yandaş eksenine çarpmamak için direniyor. Onuru, ilkeleriyle yaşamak istiyor, ama yaratılan anafor gücünün üstünde… Kapanan kepenk sayısı yandaş medyada dahi gizlenemeyecek boyutta; bir yılda 136 bin esnaf pes etmiş. Genç işsizlerin sayısı, genç nüfusun yarısını geçmek üzere…

Sıcak para faizlere ve borsaya akıyor
Bugüne kadar bulunan sıcak para halkın yararına bir uygulamaya yaramadığı gibi, piyasanın sürüklenerek yürümesine, faizlerin karşılanmasına, faiz beklentisiyle giren yabancı paranın ürkmemesine, sekteye uğramamasına, dış ve iç borç faizlerin ödenmesine yaradı. 

Tüm devletin mal varlıkları, önce yandaşlara sonra yabancılara aktarıldı, devlet eliyle yeni yandaş zenginler yaratıldı. Devlete karşıymış gibi yapılarak yine devlet kullanıldı ve devlet olanakları sonuna kadar sömürüldü. Milli emlâk varlıkları yok edildi. Milli mal varlıkları sıfırlandı. Milli olan hiç bir zenginlik ve değere önem verilmiyor. Halkın gündeminin dışına taşınmaya çalışılıyor.

Sözde o koca koca marka olmuş mağazalar, AVM’ler, kendi halindeki iş yerleri ve hatta küçücük büfeler bile müşteri bekliyor; oysa halk artık sokağa da çıkamıyor ve ortalık kırılıyor; kredi kartı terörü ile tutsak alınmış, kart ödemelerini yapamaz duruma düşmüş, artık kredi de çekemez hale gelmiş. Asgari ödemelerini dahi yapamıyor. Evi barkı ipotekli duruma düşmüş, on binlerce vatandaşın kartı bloke edilmiş ne yeni kredi ve ne de kart alabiliyor. On binlerce kişi takibe uğramış bloke durumda. İşte bu durum çarşıların kan dolaşımını da etkileyerek kurumasına neden oluyor. Gezi direnişine karşı, alelacele kurulan yapay esnaf dernekleri, yangını söndürmüyor, gerçekleri İstiklâl Caddesi esnafını kullanarak terör bulaştırmak ve siyasal rant devşirmektir.

Esnafı gençliği ile karşı karşıya getirmeye çalışmak boşa çıktı; 
gençlik esnafla en güzel dayanışmayı gösterdi. 

Halkımız katrilyonlara varan kredi kartı borcuyla köleleştirilmiş durumda. Borcun tamamını ödeyemediği için, kartla hiç bir işlem yapamıyor, nakit çekemiyor. Eskiden olduğu gibi, bankadan bankaya asgari ödeme yapamıyor. Bu durum sessiz sessiz yanan bombanın fitili gibi… Kredi borçlarından intiharı seçenlerin sayısını kamuoyu unuttu, konu dahi olmuyor. Gündemi belirleyenler halkın yok sayılmasına özen gösteriyorlar. 

Muhalefette bu testiden su içmeye çalışıyor. 

Oysa testi kırıldı kırılacak… 

Siyasi atışma, yalan ve inkâra dayalı söylemlerle gündemi çürütüyorlar. 


Orhan ÖZKAYA
İlk Kurşun

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..