PKK: “Devleti de yasaları da tanımayız”

PKK: “Devleti de yasaları da tanımayız”

PKK’nın eli kanlı canisi Bayık, tehdit yağdırdı: “Devleti de yasalarını da kabul etmiyoruz... Kendi yasalarımızı uygulayacağız...”

Kandil: Devleti ve yasaları tanımayız

PKK’nın Kandil’deki eli kanlı canisi Bayık, yeni şartlar ileri sürüp, tehdit yağdırdı: “Devleti de yasalarını da kabul etmiyoruz. Kendi yasalarımızı uygulayacağız...”

Terör örgütü KCK’nin Kandil’deki elebaşı Cemil Bayık, hükümete yeni bir şart dayatırken, tehditlerini de sürdürüyor. Devletle müzakere ederek sorunları çözmek istediklerini belirten Bayık, “Devlet bizi kabul ettiği oranda biz de devleti kabul edeceğiz. Devlet bizi kabul etmezse biz de devleti kabul etmeyiz. Onun hiçbir yasasını kabul etmiyoruz. Kendi yasalarımızı, kendi kurallarımızı uygulayacağız. Kendi yasa ve kurallarımıza dayanarak mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

PKK’sız olmaz! 
Orta Doğu’nun dünyadaki önemine dikkat çeken Bayık, artık bölgede PKK’sız ve Kürtsüz siyaset yapılamayacağını vurguladı. Suriye’den çıkacak sonuçlara göre Orta Doğu’nun yeniden düzenleneceğine dikkat çeken Bayık, “Savaş uluslararası komployla başlatıldı ve Kürdistan üzerinden yürütülüyor” diye konuştu. 

Sürecin çöktüğünü savunan Bayık, bir an önce müzakerelere geçilmesi gerektiğini belirtti. “Süreci sabote eden Türk devleti ve hükümetidir. Müzakereler için üç şartımız var” diyen Bayık, bunları şöyle sıraladı:
Öcalan’ın içinde bulunduğu koşulların değiştirilmesi, ağır mahkumiyet koşullarının ortadan kaldırılması gerekiyor. O ağır bir mahkum değildir, bir halkın önderidir. Böyle yaklaşılması gerekiyor. Taktik amaçlı değil, oyalama amaçlı değil, stratejik yaklaşmaları gerekiyor. Öcalan’la eşit şartlarda görüşmeleri gerekiyor. Şimdiye kadar hiçbir zaman eşit şartlarda oturmadılar. Ahlak ilkelerine uymayan tarzda görüşmeler yaptılar. Buna son verilmesi gerekiyor. İkincisi, Türk yasalarında değişiklik yapılması gerekiyor.

İnkar ediyorlar
 
Hiçbir yasa değilşikliği yapılmadan ve Öcalan ağır mahkumiyet koşulları altında tutularak, kimseyle görüştürülmeyerek yasadışı tutumlar sürdürülemez. Sadece önderliğimize yönelik değil, önderliğimize, hareketimize ve Kürt halkına karşı yasalar var. Bu yasaların da değiştirilmesi gerekiyor. Üçüncüsü de, bütün müzakerelerin, üçüncü bir tarafın gözetimi altında olmasıdır. Çünkü Türk hükümetinin İmralı’ya gönderdiği heyetle Öcalan arasında yapılan görüşmeler var. Bu görüşmelerde varılan sonuçlar ortada. Burada varılan sonuçlar bizim tarafımızdan pratikleştirilirken, Türk devleti ve hükümeti bunlardan hiçbirini pratikleştirmiyor. Üstelik inkar ediyor. Görüşmeler şahit olmadığı için inkar edilebiliyor. Şahit olsa inkar edilemez. Onun için biz üçüncü bir tarafın gözetimi altında müzakerelerin yapılmasını istiyoruz.

Yeniçağ