Deniz'den Atatürk'e devrim sözü
Emperyalizm tarafından sömürülen bir ülkenin çocuğu olduğunu, ülkenin bağımsızlığa “mecbur” olduğunu en başından gördü. Kısacık ömrünü Amerikan emperyalizmiyle mücadeleye adadı...Deniz Gezmiş'ten Atatürk'e devrim sözü
“Ata’nın huzuruna çıktık.
Saygı duruşunda bulunduk ve deftere: ‘Amerikan emperyalizmine karşı ikinci milli
kurtuluş savaşımızda gerçekten izindeyiz. Milli Kurtuluş Savaşımız yok edilemez.
Onu yok etmek için bütün Türk milletini yok etmek gerekir. Tam Bağımsız Türkiye
için Mustafa Kemal yürüyüşçüleri’ yazdık.” (Deniz Gezmiş)
13 Haziran 1968 tarihli
gazeteler, bir gençlik liderinin resimlerini bastılar, ilk kez adından söz
ettiler: Deniz Gezmiş.
Deniz Gezmiş ve arkadaşları,
önce Devrimci Hukukçular Örgütü’nü (Ocak 1968) daha sonra da bürokratik,
eylemsiz ve antiemperyalist mücadelelere karşı soğuk bir tutum alan, Türkiye
İşçi Partisi (TİP) çizgisindeki FKF İstanbul Sekreterliği’ne karşı Devrimci
Öğrenci Birliği’ni (DÖB- Ekim 1968) kurdular. Deniz Gezmiş, Türkiye devriminin
can damarını yakaladığı için Deniz Gezmiş oldu: Bağımsızlık.
Emperyalizm tarafından
sömürülen bir ülkenin çocuğu olduğunu, ülkenin bağımsızlığa “mecbur” olduğunu en
başından gördü. Kısacık ömrünü Amerikan emperyalizmiyle mücadeleye adadı. 1968
Şubat’ında Uluslararası Ekonomi ve Ticaret Bilimleri Öğrencileri Derneği’nin
(AİESEC) toplantısında konuşmak isteyen dönemin Devlet Bakanı Seyfi Öztürk’ü
protesto eden öğrencilerin başında Deniz Gezmiş vardır. Sloganları, “Morrison
Süleyman!”, “Yankee Go Home!”, “Bağımsızlık istiyoruz”.
68’in unutulmaz
eylemi
Samsun’dan Ankara’ya “Tam
Bağımsız Türkiye İçin Mustafa Kemal Yürüyüşü” 1968’in unutulmaz gençlik
eylemlerinden biridir. Bu yürüyüşü Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı örgütlemişti.
Planlamaya göre 1 Kasım günü Samsun’dan yola çıkılacak, 10 Kasım günü Anıt
Kabir’e varılacak ve Atatürk’ün önünde saygı duruşuyla eylem noktalanacaktı.
İstanbul’dan Devrimci Öğrenci
Birliği’ne ve Ankara’dan FKF’ye bağlı gençler Samsun’da buluşarak yürüyüş
kolunun ana gövdesini oluşturdular. TMGT Genel Başkanı da yürüyüşçüler
arasındaydı. Ankara Üniversitesi, ODTÜ ve Hacettepe Üniversitesi öğrenci
birlikleri de yürüyüşü destekliyordu. Yürüyüş kolu Ankara’ya yaklaşırken CHP
Genel Başkanı İsmet İnönü, CHP’li gençlerin “karanlık fikirlilere uymamaları”
çağrısında bulundu. Yürüyüşü destekleyen CHP’li gençleri yanına çağırarak,
bundan vazgeçmelerini istedi.
10 Kasım günü Ankara’da halka dağıtılacak
bildirinin altında imzaları bulunan TMGT İkinci Başkanı Taylan Benli, Ankara
Üniversitesi Öğrenci Birliği Başkanı Bilal Moğol ve ODTÜ Öğrenci Birliği Başkanı
İskender Odabaşoğlu, Ankara Valiliği’ne başvurarak imzalarını geri çektiler.
Ankara içinde yapılacak gösteri ve yürüyüşü kanunsuz hale getirdiler. Dönemin
Başbakanı Süleyman Demirel, gazetecilerin yürüyüşle ilgili sorusuna şu ünlü
yanıtını verdi: “Yollar yürümekle aşınmaz.”
Deniz Gezmiş, “Amerikan
emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz” başlıklı yürüyüş
güncesinde şöyle yazar:
“30 Ekim 1968. Saat 13 30’da
toplu halde Atatürk Anıtı önüne giderek bir dakikalık saygı duruşunda bulunduk.
Ardından İstiklal Marşı’nı söyleyip, Bayrağımızı ve üzeri yazılı bezi açarak
yola koyulduk... Biz Anıtkabir’e varmak ve Ata’nın huzurunda O’na bağlılığımızı,
hiç değilse saygı duruşunda bulunarak göstermek istiyorduk... Türk Silahlı
Kuvvetleri’nin bir subayı bize gereken, en mükemmel kolaylığı sağladı.
O sırada
çelengimiz getirildi. Çelengin üzerine, ‘Amerikan emperyalizmine karşı milli
kurtuluş yolunda izindeyiz-Samsun yürüyüşçüleri’ yazmıştık... Ata’nın huzuruna
çıktık. Saygı duruşunda bulunduk ve deftere: ‘Amerikan emperyalizmine karşı
ikinci milli kurtuluş savaşımızda gerçekten izindeyiz. Milli Kurtuluş Savaşımız
yok edilemez. Onu yok etmek için bütün Türk milletini yok etmek gerekir. Tam
Bağımsız Türkiye için Mustafa Kemal yürüyüşçüleri’ yazdık.” (Türk Solu, 26 Kasım
1968, S. 54)
Deniz Gezmiş’in Anıtkabir
Şeref Defteri’ne yazdığı yazı FKF Genel Başkanı Doğu Perinçek tarafından kaleme
alınmıştır.
Aydınlık