“Fezlekeleri de kaçırıp sıfırlıyorlar”
25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu, “sıfırlanarak” savcılık kararı ile kapatıldı. Gözler dört bakana ağır suçlamalar içeren 17 Aralık soruşturmasına çevrildi. Ankara’da yanıtı aranan soru şu: “Dört bakanla ilgili fezlekelerin akıbeti ne olacak?..”“Fezlekeleri de sıfırlıyorlar”
25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu, “sıfırlanarak” savcılık kararı ile kapatıldı. Gözler dört bakana ağır suçlamalar içeren 17 Aralık soruşturmasına çevrildi. Ankara’da yanıtı aranan soru şu: “Dört bakanla ilgili fezlekelerin akıbeti ne olacak?”
17 Aralık’ın üzerinden sekiz ay geçti. Savcılığın dört bakanla ilgili hazırladığı 27 klasör, 504 sayfadan oluşan fezlekeler, 2 Ocak 2014’te Adalet Bakanlığı’na gönderildi, 4 Ocak’ta kayıtlara girdi.
Sonradan Bakan Bozdağ’ın iade ettiği fezlekelerdeki suçlamalar şöyleydi:
“Zafer Çağlayan (Ekonomi Bakanı): 28 kez toplam 52 milyon dolar rüşvet almak. Suç işlemek için örgüt kurmak, sahte belgelerle ihracat, Kaçakçılık Yasası’na muhalefet. Rıza Sarraf için “doğal taş” bildirimi adı altında Türkiye’ye 1,5 ton altın sokulmasına onay vermek.”
“Muammer Güler ( İçişleri Bakanı): “10 kez toplam 10 milyon dolarlık rüşvet almak, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nüfuz suiistimali, suçluları kayırmak”
“Egemen Bağış (AB Bakanı): 3 kez 1.5 milyon dolarlık rüşvet almak.”
“Erdoğan Bayraktar (Şehircilik Bakanı): “Görevi kötüye kullanmak ve nüfuz ticareti yapmak...”
28 Şubat 2014’te fezlekeler TBMM'ye ulaştı ancak 135 gün boyunca hiçbir milletvekili içeriğini göremedi. Meclis 1 Mart'ta yerel seçimler nedeniyle ara tatile girdiği için Genel Kurul'da da okutulmadı.
11 Mart’ta CHP, fezlekelerin okunması için Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırdı. Çiçek, Genel Kurul'u 19 Mart’ta topladı ancak TBMM Başkanlığı “fezlekelerin okunmasını” engelledi. 20 Mart’ta AKP soruşturma önergesi verdi. CHP ve MHP de önerge hazırladı. 5 Mayıs’ta Meclis, soruşturma komisyonu kurmayı kabul etti.
AKP İKİ AY ÜYE BİLDİRMEDİ
Gelin görün ki; AKP “üye bildirmediği” için komisyon iki ay boyunca oluşamadı. 8 Temmuz’da kamuoyu baskısının etkisi ile nihayet komisyon kuruldu. 10 Temmuz’da ilk toplantısını yaptı. AKP’li Soruşturma Komisyonu Başkanı Hakkı Köylü bakanların 14 klasörlük fezlekelerini “dizin pusulası olmadığı” gerekçesiyle savcılığa iade etti. Bir ay içinde başka faaliyet yapmadan tatile çıktı.
Savcılıktan hâlâ ses seda yok!
Çiçek’in deyimi ile “yargısal görev yapan” soruşturma komisyonunun hiçbir üyesi de fezlekeleri göremedi. Köylü ile savcılar dışında gören de olmadı!
“Fezleke kaçırma oyunu” sürerken CHP İzmir Milletvekili, Yolsuzlukları Soruşturma Komisyonu Üyesi Erdal Aksünger devreye girdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu ve fezlekeleri talep etti. Yanıt olumsuzdu...
Toplam dört ay süreli komisyonda AKP parmak hesabını işleterek bakanları “aklama” yoluna gidebilir mi? Ya da savcılığın bu dosyayı da kapatması ile “komisyon işlevini yitirmiştir” denilerek Meclis soruşturması kapatılabilir mi?
“FEZLEKELER KAÇIRILDI”
“Soruşturma Komisyonu 10 Temmuz’da toplanıp görev dağılımı yaptı ve Meclis 14 Ağustos’ta tatile girene kadar Başkan Hakkı Köylü tarafından çalıştırılmadı. Sonra da tatil gerekçe yapıldı. Başkan fezlekeleri savcılığa iade ederek, adeta kaçırdı. Bu suçluluk psikolojisidir”
Çiçek ve Hakkı Köylü’nün suç işlediğini savunuyor Aksünger.
“Komisyon ‘yargısal görev yapıyor’ ise üyelerinin fezleke içeriklerini görme hakkı var” diyen Aksünger, “Ne var da bu fezlekelerde kaçırıyorlar? Korktukları bir şeyler olmalı” görüşünü savundu.
Bunun bir “AKP algı oyunu” olduğunu söyleyen Aksünger, sürecin sonunda dört bakanın “parmak hesabıyla aklanmak istendiğini” iddia etti ve ekledi:
“HUKUK, ETİK TANIMIYORLAR”
"Komisyonu çalıştırmıyorlar. Ekimde çalıştırılma umudu da yok. Tek adamdan talimat gelmiş ve Çiçek ile Köylü bunun gereğini yerine getiriyorlar. 17 Aralık soruşturması da takipsizliğe uğratılacak. Ardından ’soruşturma komisyonuna gerek kalmadı’ denilerek, sonlandırılacak. Ya da en fazla oylayıp, sayısal çoğunlukları ile aklayacaklar. Burada da fiili durum peşindeler. Çünkü talimatı yukarıdan almışlar. Anayasa, İçtüzük, hukuk, etik tanımıyorlar. Bunlar fezlekeleri de sıfırlama talimatı almışlar. İşte yeni Türkiyeleri bu... ”
Aksünger’in tespitleri ve ortaya koyduğu kuşkular gerçeğe ulaşmakta ciddi zorlukların varlığına işaret ediyor. Bakalım komisyon, 1 Ekim’den itibaren nasıl bir seyir izleyecek. Fezlekeler “sıfırlanacak” mı yoksa İçtüzük çerçevesinde gerçekçi bir soruşturma yaşama geçebilecek mi?
Tam da bu noktada CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi’nin “yolsuzlukları kapatmaya çalışanlar” ile “suç işleyenleri koruyanlara” tarihten örneklediği uyarısı dikkate değer. Kenan Evren’in 12 Eylül’den sonra kendilerini koruyan bir Anayasa hükmünü 82 Anayasa’sına eklediğini anımsatan Hamzaçebi, “Darbeden 34 yıl sonra Evren ve arkadaşları yargılandı ve mahkûm oldu.
Bugün 25 Aralık'la ilgili takipsizlik kararı verilmesine karşı, yarın Türkiye'de farklı siyasi rüzgar estiğinde bu soruşturma mutlaka devam edecek ve yolsuzluk yapanlar hesap verecek” diyor...
Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner misali...
Bekleyip göreceğiz...
Yurt