Tayyip bildiğiniz Tayyip
Tayyip Erdoğan basın toplantısında Cumhurbaşkanı olduğunu unuttu muhalefete ağır sözler söyledi...Tayyip Erdoğan yine bildiğiniz gibi
Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyareti öncesinde basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, nerede ikamet edeceğine ilişkin “Henüz yeni ikamet adresim, şöyle ifade edeceğim, Sayın Cumhurbaşkanımızın (Abdullah Gül) oturduğu yerden ayrılmasıyla orada bir süre daha oturmaya devam edeceğiz. Daha sonra da inşallah yeni yapılan binalara, Cumhurbaşkanlığı olarak taşınmayı planlıyoruz” dedi.
TANAP’ın ve Bakü-Tiflis Kars Demiryolu Hattı’nın bir an önce hayata geçmesini hedelediklerini belirten Erdoğan şöyle dedi: “Suriye ve Irak kaynaklı tehdit gündemimizin üst sıralarında yer alıyor. NATO, Ukrayna krizinin başından bu yana krizin yatışması için çaba göstermektedir.”
25 Aralık takipsizlik kararı ile Erdoğan, “Yargı kararını verdi. Takipsizlik kararının ne anlamam geldiğini hukukla ilgisi olan varsa bilirler. Bu konuda itirazı olan varsa itirazlarını yaparlar. İtirazda da kimin hakkı vardır yoktur bu hukukta bellidir” dedi
Köşk ile muhalefet arasındaki ilişkilere de Tayyip Erdoğan, “Burada duygusallığa yer yoktur. Burası ülkenin zirve noktasıdır. CHP’lileri birkaç defa davet ederim, davete icabet edilmiyorsa tekrar davet etmem. Kitapçığın fırlatılmasının ardından Genel Başkan’ın ” Bu bir meşru müdafaadır “ demesi manidar. Hele hele bir insanın adam öldürmesi bazen meşru müdafaadır benzetmesi, bir defa teşbih hata kabul etmez. Bu bir zihniyet meselesidir. Bundan dolayı da biz böyle bir ağız dalaşına CHP’nin başındaki zatla girecek değilim.Gelenlerle yolculuklarımızı yaparız” şeklinde konuştu.
Tayyip Erdoğan ihanet süreciyle ilgili de şunları söyledi: “Hükümet görevli olan bakanlarımız arasındaki değişiklikleri yapmış takdirleri odur bize düşen hayırlı olsun demektir. İsabetli olduğu kanaatindeyim. Bu tecrübeleri bu arkadaşlarımız birlikte dayanışma içinde geleceğe taşıyacaklardır.Çözüm sürecinin önemi ortadadır ve bunu başarıya taşımak şahsım da olmak üzere hepimizin görevidir.”
Yeniçağ