Çağlayan’ın ‘HIZLI’ akan para trafiği!


AKP’li Komisyon Başkanı sordu, eski Bakan Zafer Çağlayan “bilmiyorum” yanıtı verdi...

Zafer Çağlayan’ın para trafiği belgelendi
SivriSinekCaz

Meclis'te dinlenen Çağlayan, banka kayıtlarından anlaşılan para trafiğiyle ilgili soruları cevaplamadı ve dinlenmesinin hukuk dışı olduğunu söyleyerek kayıtların derhal imha edilmesi talebinde bulundu

TBMM Soruşturma Komisyonu, geçen hafta Perşembe günü “yolsuzluk ve rüşvet” operasyonu kapsamında “şüpheli” sıfatıyla ifadesini aldığı Ekonomi eski Bakanı Zafer Çağlayan ile Sarraf arasındaki “para trafiğini” belgeledi. Komisyon Başkanı Hakkı Köylü,

MASAK uzmanlarının banka hesapları üzerinden ortaya çıkarttığı trafiğe dayanarak, “Rıza Sarraf-Abdullah Habbani tarafından kardeşi Mehmet Şenol Çağlayan’ın hesabına 30 Ekim’de yatırılan 2 milyon 465 bin liranın 2 Kasım 2012 tarihinde Zafer Çağlayan’ın hesabına geçtiğini” anımsattı ve “Neyin nesidir?”diye sordu. Zafer Çağlayan’ın yanıtı “Bilmiyorum” oldu.

Rıza Sarraf tarafından alındığı ileri sürülen 700 bin TL değerindeki Patek Philippe 5101G marka saatin ödeme şekline, kaçak cezasına ilişkin yeni bilgiler de ortaya çıktı. Çağlayan Komisyon'da işadamı Rıza Sarraf’a İsviçre’den getirttiğini itiraf ettiği saatin ücretini kardeşi Şenol Çağlayan’dan aldığı parayla ödediğini savundu. Gümrük Bakanlığı tarafından kesilen 213 bin 300 TL cezanın Sarraf’ın adamı Murat Yılmaz tarafından ödendiği belgelenmesine karşın Çağlayan Komisyon'da “tarafımdan ödendi” iddiasını sürdürdü.

Hızlı akan para trafiği

Komisyon Başkanı ve üyelerinin MASAK uzmanlarının mal varlığı ve banka hesap hareketleri üzerinden elde ettiği verilere dayanarak sorduğu bazı sorular ise yanıtsız kaldı. Komisyon Başkanı AKP’li Hakkı Köylü, Rıza Sarraf, Abdullah Habbani, Şenol ve Zafer Çağlayan arasındaki para trafiğini ortaya çıkartan mal beyanları ilişkisini anımsattı ancak “bilmiyorum yanıtını” aldı.

Çağlayan, Köylü'nün sorusunu Şenol Çağlayan'ın kardeşi olduğu ve milletvekili seçilmesinin ardından ortağı ve yöneticisi olduğu şirketteki hisselerini kardeşine devrettiği ve söz konusu ödemenin kendisine hisse devri sebebiyle yapıldığını söyledi. Hisse devriyle ilgili mal beyanının da yapıldığını ifade etti.

Çağlayan, kardeşiyle Habbani veya Rıza Sarraf arasındaki alışverişden ise haberdar olmadığını ifade etti.

AKP'li Uçar da 'trafik'e dikkat çekti

AKP’li üye Bilal Uçar da, Çağlayan’ın bazı sorulara “yasa dışı dinleme” diyerek yanıt vermemesi üzerine para trafiğini “dikkat çekici” buldu ve Sarraf'ın diğer eski bakanların çocukları ve Çağlayan'ın kardeşiyle ilişkilerinin altını çizdi. Çağlayan'ın banka üzerinden gelen havaleyi kardeşinin borcuna istinaden aldığını ancak paranın aynı gün Sarraf'ın hesabı üzerinden geldiğine dikkat çekiyor. Uçar, bu gelişmelerin ışığında Çağlayan'a kardeşinin Sarraf ve Habbani'yle olan ticari ilişkinin boyutu hakkında bilgisi olup olmadığını soruyor.

Çağlayan ise bu soruya kardeşinin savcılık ifadesine bakarak öğrenebilecekleri yönünde bir cevap veriyor.

'Oğlumun' dedi, açıklamadı

Bir Komisyon üyesinin “Oğlunuz Kaan Çağlayan’ın Türkiye Finans Katılım Bankası’ndaki hesabına yatırılan 2.5 milyon TL’yi açıklar mısınız?” sorusu üzerine Çağlayan, “Bu konu benim mal varlığımla ilgili değil, oğlumun da mal beyanı verme mecburiyeti yoktur. Oğlum şu anda benim hisselerini devretmiş olduğum fabrikanın ortağıdır ve fabrikada da iç mimardır. Ne kadar hissesi olduğunu bilmiyorum, yazılı olarak bildireceğim” yanıtını verdi. Kaan Çağlayan’ın Halkbank OSB Şubesi’ndeki hesabından yine aynı bankanın Başkent Kurumsal Şubesi’ndeki hesabına 220 bin lira havale yapıldığının anımsatılması üzerine de Çağlayan “Yazılı olarak yanıt vereyim, şu anda hakim değilim konulara” dedi.

İstanbul Beykoz’da satın aldığı 2.1 milyon TL’lik taşınmazın finansmanı için oğlu Ahmet Çağan Çağlayan’ın hesabına 180 bin Avro, 635 bin nakit para yatırıldığı, 1 milyon 50 bin TL’nin Albaraka Türk’teki kendi hesabına aktarıldığıyla ilgili sorular üzerine Zafer Çağlayan, “Bu da inceleme gerektiren bir konu. Oğlumdan 1 milyon 50 bin TL’yi aldım, incelememiz gerekiyor, bunu size yazılı cevap vereceğim” diye yanıtladı.

'Saatin cezasını ben ödedim'

Çağlayan'a saatin 25 Eylül 2013'te teslim alındığı ancak bir ay sonraki mal beyanında gösterilmediği hatırlatılarak neden 17-25 Aralık operasyonundan sonraki bir tarih olan 24 Ocak 2014'te mal beyanına girdiği soruldu. Çağlayan bu soruyu, saati kendisinin sipariş ettiği ancak yoğunluğu nedeniyle tanımadığı Murat Yılmaz'ın getirdiğini ve bedelinin kendisi tarafından ödendiği şeklinde cevapladı. 


Çağlayan ayrıca, saatin yolcu beraberinde gelen 'zati eşya' olarak Gümrük Bakanlığı'nca değerlendirilmemesinden doğan verginin e kendisince ödendiğini ifade etti. Cezanın ödenme zamanıyla ilgili soruyuysa ödeme emrinin gelmesinin ardından yapıldığını ancak tam tarihi hatırlamamakla beraber belgelendirebileceğini söyledi.

İran ticaretini özel anlatmak istedi

Kendisinin görevinin ihracatı arttırmak ve böylece diğer bakanlar gibi cari açığı azaltmak olduğunu söyleyen Çağlayan, bu konunun uzun bir mesele olduğunu ve bununla ilgili olarak siyasi kimliklerini bir kenara bırakara daha sonra özel bir görüşme yapmak istediğini ifade etti.

'Altın talimatı'nı hatırlamadı

Rıza Sarraf’ın 1.5 ton yüklü uçağıyla ilgili özel kalem müdürü Onur Kaya’nın Gümrük Müsteşarı ile görüşmesine ilişkin sorular üzerine Çağlayan, bu konunun üzerinden uzun süre geçtiğini ve bu sebeple hatırlayamadığını söyledi. Metris Cezaevi'nde Sarraf'ı ziyaret edip etmediği yönündeki soruyu ise oğlunu ziyaret ettiğini söyleyerek cevapladı.

Saatin parası Habbani'den mi?

Sarraf'tan gelen saat ve piyanonun ödemesinin nasıl yapıldığına ilişkin soruyu ise, kardeşinden gelen parayla dövüz olarak elden yaptığını, piyanoyu ise eşinin şahsi parası 47 bin Avro'dan 40 biniyle gerçekleştirdiğini söyledi.

Çağlayan, “ucube bir davada” üstelik savcılığın takipsizlik kararına rağmen hesap verdiğini söyleyerek, bir Bakan'ın TBMM tarafından karar altına alınmadan soruşturulamayacağını ve bu sebeple de kendisine 'şüpheli' sıfatının verilemeyeceğini, ayrıca dinlenmesi ve izlenmesinin de mümkün olamayacağını söyledi. 


Delilin bulunmaması veya hukuka aykırı olarak elde edilen delilin kabul edilemeyeceğini haliyle bu durumda kendisine ilişkin bir suçun oluşmadığını ve cezanın da bu sebeple söz konusu olamayacağını ifade etti.

'Tapeler derhal yok edilmeli'

Çağlayan, sorgulanmasına sebep olan delillerin hukuksuz yollarla elde edildiği gerekçesiyle derhal yok edilmesi gerektiğini, yok edilmemelerinin tek sebebinin ise “suç çetesi örgütünün” kendisine karşı yargısız infaz ve itibarsızlaştırma operasyonu yürütmesinden kaynaklandığını söyledi.

'Rüşveti kamu görevlisi alır'

Rüşvet suçu iddiasını reddeden Çağlayan, rüşvetin bir görev suçu olduğunu ve kamu görevlileri tarafından alınabileceğini, kendisinin Ekonomi Bakanı olmasından ötürü iddiaların kendi iş alanına girmediğini ifade etti. Halk Bankası hakkındaki iddialar hakkında ise soruşturma yapıldığını ancak bir usulsüzlüğe rastlanılmayarak bitirildiğini sözlerine ekledi.

'Para ne bana ne aileme geldi'

Sarraf'ın oğluna sırt çantası içerisinde 2 milyon dolar, 2 milyon Avro ve 1.5 milyon TL gönderdiğine yönelik iddiaları, avukatı aracılığıyla incelettiğini ortada pu paraya dair havaalanı kayıtlarının ve görüntülerin bulunduğunu ancak, söz konusu şahısları tesbit eden güvenlik görevlilerin bu şahısları yakalama imkanları olmalarına rağmen yakalamadıklarını, bu para iddialarının da kendisine yönelik iftira kampanyasının bir parçası olduğunu söyledi. Çağlayan, söz konusu parayla ne kendisinin, ne de ailesinin hiç bir ilgisinin olmadığını söyledi.

Çağlayan, tapelerdeki oğlunun söz konusu para teslimatının ardından kendisine mesaj çektiği deliliyle ilgili olarak ise, kendisiyle oğlu arasındaki görüşmeleri kimsenin dinlemeye hakkı olmadığı ve bu durumun hukuksuzluğundan ötürü cevap vermemeyi seçtiğini söyledi.
➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..
.com/img/a/