Tayyip: ‘Polis öldürmeyip de ne yapacak’
Tayyip Erdoğan yine Gezi şehitleri ailelerinin yüreklerini sızlattı. Polisin kimseyi öldürmediğini söyleyen Erdoğan, Ali İsmal’i, Abdullah Cömert’i, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Ahmet Atakan ve Berkin Elvan’ı görmezden geldi...Tayyip Erdoğan: ‘Polis öldürmeyip de ne yapacak’
Tayyip Erdoğan, Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen ASKON 9. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu...
Gezi eylemlerine değinen Erdoğan, polisin kimseyi öldürmediğini savunarak, “Silah yok, Molotof kokteyli yok. Burada polisimiz vatandaşı mı öldürdü, silah mı çekti. Polisi öldürecekleri anda polis kendini savunmayacak mı? Savunacakları anda paralel yargı bakıyorsunuz 8 seneye mahkum ediyor” diyerek Ethem Sarsüyük’ü vuran polis memuruna verilen 8 yıllık hapis cezasını ise eleştirdi.
Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gezi olayları kontrol edilmemiş olsaydı sokaklar şiddete teslim olmuş olsaydı acaba Türkiye bugün nerede olurdu? Bu sorunun Mısır’da, Ukrayna’da cevabı verildi. Mısır’da sokak olayları bahane edildi, çok kanlı bir darbe yapıldı. İşte Ferguson olayları. Elinde silahı yok. Adamı yatırıyorlar yere ve kafasını yere vurup, nefessiz bırakıp öldürüyorlar”
KAÇAK SARAY BİN 150 ODA
Eleştirilerin odağı haline gelen Cumhurbaşkanlığı konutu Ak Saray’ı savunmaya devam eden Erdoğan şöyle konuştu:
“Cumhurbaşkanlığı Sarayı için her şey konuşuluyor. Sanki burası benim kişisel sarayım. Ve belli ki herhalde dünyayı da gezmemiş, görmemiş bu tür şeyleri de bilmiyor.
Devlet yönetimi nedir zaten böyle bir şeyden anlamaz. SSK’yı ne hale getirdiğini bilirsiniz. Şimdi çıkmış başka başka şeyler söylüyor. Benim milletimin buna inanacağını sanmıyorum da. ‘Bin odalı diyorsun ya!’ yanlış söylüyorsun. Bin odalı değil, bin 150 küsur odası var. Bunu da bilmiyor. Biz şu anda yeni bir cumhurbaşkanlığı teşkilat şemasıyla cumhurbaşkanlığı ihtiyacına cevap verecek bir proje orada uyguladık.”
Erdoğan, Berkin Elvan’ın annesini yuhalatmasını ‘insani bir durum’ diye yorumlayan Yavuz Bingöl’e sahip çıktı. Erdoğan, “On yıllarca boyu fikir özgürlüğü dediler, mahalle baskısından şikayet ettiler. Şu anda kimin özgürlükçü, kimin baskıcı olduğunu hem millet görüyor hem insanlık görüyor. 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonunda çok değerli bir sanatçımızla, Yavuz Bingöl’le Yemen türküsünü birlikte söyledik. Aman Allahım o sanatçımıza söylemediklerini bırakmadılar. Çözüm süreci toplantısına katıldığı için yapmadıklarını bırakmadılar. Şu anda Türkiye’nin o büyük sanatçısını linç etmek için ellerindeki her vasıtayı kullanıyorlar” dedi.
Aydınlık