İşçiler AKP’nin “kölelik tasarısı”na karşı çıktı: ‘Bahar Eylemleri’
Yüzlerce işçi, yaklaşık 10 milyon çalışanın kiralanarak pazarlanmasını yasal zemine oturtan tasarıyı İstanbul’da protesto etti. Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi Adnan Uyar yaptığı açıklamada, ücret artışı talebiyle 1989’da başlayan Bahar eylemlerini hatırlatarak AKP hükümetini uyardı...İşçi’den AKP’ye ‘bahar eylemleri’ uyarısı
Türk-İş’e bağlı sendikalar, kıdem tazminatını fona devretme girişimlerine ve özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisini öngören tasarıya karşı alanlara çıktı...
Dün saat 17.30’da İstanbul İstiklal Caddesi’nde bulunan Tünel girişinde toplanan 55 sendika şubesi üyesi yüzlerce işçi, “Kıdem hakkımız gasp edilemez”, “Kölelik yasası geri çekilsin” ve “Hükümet yasanı al başına çal” sloganları eşliğinde Galatasaray Lisesi’ne yürüdü.
TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk ile Deriteks Genel Başkanı Musa Servi’nin de katıldığı yürüyüşte işçiler taşıdıkları “Özel istihdam büroları eşittir kölelik pazarı” ile “Köleliğe son” yazılı dövizleriyle Meclis’e sevk edilen “kölelik tasarısı”na tepki gösterdi. Vatan Partisi üyelerinin de destek verdiği eylemde basın açıklamasını 55 sendika şubesi adına Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi Adnan Uyar yaptı.
10 MİLYON İŞÇİ TEHDİT ALTINDA!
Uyar, Meclis’e sevk edilen ve “kiralık işçiliği” yasal zemine oturtan düzenlemenin birçok işçi için tehdit niteliği taşıdığına dikkat çekti. Tasarıyla, işyerlerinde çalışan sayısının yüzde 25’ine kadarının “kiralık işçi” olmasına olanak sağlanacağının altını çizen Uyar,
“Ancak 1 ila 10 arasında çalışanı bulunan KOBİ’ler için bu sınırlama bulunmamaktadır. Bu da istihdamın yüzde 60’ını oluşturan KOBİ’lerin istediği kadar kiralık işçi çalıştırmasının yolunu açmaktadır. Büyük işletmeler de dikkate alındığında, mevcut çalışanların yaklaşık 10 milyonunun çalışma biçimi değiştirilerek ‘kiralık işçi’ yapılmasının yolu yasal olarak açılmaktadır” dedi.
İŞÇİDEN ‘GENEL GREV’ SLOGANI
Avrupa Birliği ülkelerinde dahi sıkıntılı uygulamalara neden olan ve bu nedenle tartışılan kiralık işçilik düzenlemesinin, Türkiye gibi çalışma hayatındaki kuralları henüz oturmamış bir ülkeye uygulandığında çok daha vahim sonuçlara yol açacağını vurgulayan Uyar konuşmasına şöyle devam etti: “Taşeronluk uygulamasını dahi çalışanlar için aratacak olan bu düzenleme, modern dünyanın adeta ‘paralı kölelik’ sistemidir. Çalışanların her türlü yasal güvenceden koparıldığı bu sistem, çalışma hayatındaki dengelerin işçiler aleyhine ciddi bir biçimde bozulmasıyla sonuçlanacak ve çalışma barışını tehlikeye atacaktır.”
Konuşması zaman zaman “Genel grev genel direniş” sloganlarıyla kesilen Adnan Uyar, birçok çalışan için “mayınlı alanlar” oluşturacak “kiralık işçi” düzenlemesine karşı duracaklarını ilan etti.
“Kıdem tazminatı, kızımızın gelinliği, oğlumuzun damatlığıdır. Geleceğimizin umudu ve güvencesidir” diyen Uyar, “Kimse ama kinse bu hakka el uzatmaya kalkışmasın” dedi.
Seçim öncesi taşeron işçilerine kadro sözü verildiğini de hatırlatan Uyar, hükümetin sözünü tutmasını istedi. Aksi takdirde sokakların da ısınacağına vurgu yapan Uyar, “1989 bahar eylemlerinde ne yaptıysak gerekeni yine yaparız. Buradan Türk-İş’e de sesleniyoruz. Arkanızda biz varız, olmaya da devam edeceğiz. Siyasi iktidar Ankara’da Türk-İş’in olduğunu hatırlayacaktır” ifadelerini kullandı.
İŞÇİLER: SOKAĞA ÇIKMAYA DEVAM EDELİM
Aydınlık’a konuşan işçilerden Teksif İşyeri Temsilcisi Hülya Gül,
“Kıdem tazminatlarımıza dokunmamalarını istiyoruz. İşçinin kazanılmış haklarına el uzatmamaları gerekiyor. Hükümetin yapmaya çalıştığı bu düzenlemeye karşı yürüyeceğiz, direneceğiz, genel greve kadar gideceğiz gerekirse.Tabi tüm işçilerin bunun için birlikte hareket etmesi lazım” diye konuştu.
Belediye-İş Sendikası’nın Bakırköy Belediyesi İşyeri Temsilcisi Yeliz Türkan da şunları söyledi:
“Kıdem tazminatının kalkması demek, çalışanların artık geleceğe dair hiçbir umutlarının olmaması ve iş güvencesinin tamamen ortadan kalkması demek; başka bir anlamı yok. Eskiden ev alınabilinen kıdem tazminatlarıyla artık ancak çocuklarımızın düğününü yapabiliyoruz. Onu da ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
Türkiye zaten ‘taşeron cenneti’ haline geldi. Sadece belediyelerde 1 milyona yakın taşeron işçi çalışıyor. Yani artık çalışma hayatı bu düzenlemelerle, güvencesiz olarak ve esnek çalışmanın kural haline getirileceği bir düzen halini alacak. 200 yıllık bir mücadele tarihiyle bu haklar kazanıldı. Büyük bedeller ödendi, insanlar öldü, fabrikalarda yakıldı. Bu düzenlemelere karşı daha örgütlü bir mücadele yürütmek gerekiyor. Sendikalar, daha kararlı ve cesur olmalı. İşçilere de çok görev düşüyor; sokağa çıkmak bedel ödemek gerek.”
‘İŞÇİNİN ÖLÜM FERMANI!’
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verilmesine yönelik tasarının, emekçinin ölüm fermanı olduğunu söyledi. Ağbaba, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, AKP iktidarının başta kıdem tazminatını fiilen ortadan kaldıracak düzenleme olmak üzere, çalışanları köleliğe mahkum edecek düzenlemeleri hayata geçirmeye çalıştığını vurguladı.
