Tuz gölündeki flamingo ölümlerinin nedeni yanlış tarım politikası
Tuz Gölü'ne giden su kanallarına vahşi sulamalar için bent çekilmesi sonucunda bölgede binlerce flamingo yavrusunun ölümü üzerine 51 STK ortak bir açıklama yaptı...
51 STK'dan Tuz Gölü'ndeki
flamingo ölümlerine ilişkin açıklama:
Ölümlerin nedeni yanlış tarım politikası
Tuz Gölü'ne giden su kanallarına vahşi
sulamalar için bent çekilmesi sonucunda bölgede binlerce flamingo
yavrusu yaşamını yitirdi. 51 STK konuya ilişkin bir açıklama yaptı...
Açıklama şu şekilde;
Yanlış Tarım Politikaları ve Uygulamaları Binlerce Flamingo Yavrusunu
Öldürdü!
Yanlış su ve tarım politikaları ve uygulamaları, denetimsizlik 3 bin ila
5 bin arasında yavru flamingonun yaşamı yitirmesine sebep oldu.
Tuz Gölü, flamingonun Akdeniz Havzası’ndaki en büyük üreme kolonisi
sahası. Her yıl yaklaşık 20 bin çift Tuz Gölü'nün ortalarındaki çamur
adalarında güven içerisinde kuluçkaya yatıyor, yavrularını çıkarıyor ve
yaşamını sürdürüyor.
1960’lı yıllardan bu yana, gölü besleyen su kaynaklarına müdahale
ediliyor.
Önce Gölü besleyen Melendiz Çayı üzerine Mamasın Barajı,
ardından Peçenek Deresi ve İnsuyu Deresi üzerine Cihanbeyli Göleti
yapıldı. Yıllardır göle can suyu dahi bırakılmıyor. Son yıllarda göle
ulaşan tek su kaynağı, tarımsal atıklarla kirlenmiş de olsa Konya-Çumra
Ovasının drenaj sularını taşıyan tahliye kanalı oldu.
Bu yıl civardaki
köylüler tahliye kanalı üzerine bentler yaparak kanalda biriktirdikleri
sularla tarlalarını suladılar ve Tuz Gölü büyük ölçüde susuz kaldı.
DSİ’nin 2008 yılı verilerine göre Konya Kapalı Havzası’nda 27 bin 140'ı
ruhsatlı, 66 bin 808'i kaçak olmak üzere 94 bine yakın yeraltı su kuyusu
bulunurken günümüzde kuyu sayısı 140 bine ulaşmış durumda. Bunlardan
sadece dörtte biri (yaklaşık 35 bini) belgeli, kalanı ise belgesiz yani
kaçak işletiliyor. Bunların ne kadar su tükettikleri, hangi yöntemle
sulama yaptıkları ise bilinmiyor.
Bu ay ise yavru flamingo gruplarının büyüdüğü ve beslendiği ve
uçamadıkları için terk edemekleri alanlar kurudu ve bir felaket yaşandı.
Sayısı 3 bin ila 5 bin arası tahmin edilen yavru flamingo maalesef
açlıktan öldü. Ebeveynleri ve gölde yaşayan binlerce su kuşu da alanı
terk etti.
Son 70 yılda ülkemizdeki sulak alanların yüzde 60’ından fazlasını geri
dönüşü olmayacak şekilde kaybedildi. Geriye kalanlar da yanlış tarım
politikaları sonucunda su rejimine yapılan müdahaleler ve kirlilik
nedeniyle ciddi zarar görüyor.
Tuz Gölü, Seyfe Gölü, Ereğli Sazlığı, Sultan Sazlığı, Karapınar Ovası,
Gediz Deltası, Acıgöl’de üreyen flamingolar, bu alanlara yapılan
müdahaleler nedeniyle artık günümüzde sadece Gediz Deltası ve Tuz
Gölü’nde üreyebiliyor.
Konya Kapalı Havzası bir zamanlar Avrupa çapında önemli bir sulak
alanlar cennetiydi; havzada toplam alanı 350 bin hektarı bulan yirmiye
yakın sulak alan bulunuyordu.
Hotamış Sazlığı, Arap Çayırı, Yarma
Bataklığı, Eşmekaya Sazlığı, Karapınar Ovası, Tersakan Gölü, Suğla Gölü,
Hamidiye Gölü, Samsam Gölü ve dünyanın nazar boncuğu olarak tanımlanan
Meke Gölü tamamen kurutuldu. Kulu Gölü, Bolluk Gölü ise can çekişiyor.
21 bin hektarlık Ereğli Sazlıkları’ndan geriye 150-250 hektarlık bir
alan kaldı.
Konya Kapalı Havzası ülkemizin en az yağış alan bölgelerinden biri.
Bölge su ihtiyacının büyük bir kısmını yeraltı sularından karşılıyor.
Ancak yeraltı suları da aşırı kullanım nedeniyle hızla azalıyor.
DSİ
verilerine göre 1980’li yıllarda yeraltı su seviyesindeki düşüş 1 m
civarında iken günümüzde yıllık ortalama düşüş 2 metrenin üzerine çıkmış
durumda.
Türkiye'nin son kalan sulak alanları korumada önceliğimiz olmalıdır.
Aksi halde on binlerce canlısıyla birlikte Tuz Gölü’nü de diğer önemli
alanlarımızı da kaybetmemiz kaçınılmaz. 60'lardan bu yana uygulanan
yanlış tarım politikalarının değişmesi ve küresel iklim krizine de uyum
sağlayacak şekilde uygulamaya geçmesi gerekmektedir.
Su yaşamın en temel gereksinimidir. Kuruyan sulak alanları ilk terk
edenler kuşlar oluyor.
Maalesef terk edemeyenler bugün yaşandığı gibi
ölüyor.
Yetkililere sesleniyoruz. Şimdi, suyumuz için seferberlik zamanı!
Ekolojik işlevini yitirmiş sulak alanlarımızı yeniden sağlığına
kavuşturacak ekosistem hizmetleri restorasyonu önceliklendirilmeli,
insan ve doğanın su ihtiyacını bütünsel bir yaklaşımla ele alacak
bir Su Kanunu hazırlanmalı ve bir an önce hayata geçirilmelidir.
Alakır Nehri Kardeşliği
Artvin Çevre Platformu (ARÇEP)
Ayvalık Başka Bir Okul Mümkün Eğitim Kooperatifi
Ayvalık Tabiat Platformu
Bozcaada Forum
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği
Burhaniye Çevre Platformu ( BURÇEP)
Çekerek Irmağı Özgür Akacak Platformu
ÇEKÜL Vakfı
Çeşme Çevre Platformu
Çevre ve Arı Koruma Derneği - ÇARIK
ÇİNE YAŞAM PALTFORMU
Didim Çevre Platformu (DİÇEP)
Didim Derneği
Dikili Kültür ve Çevre Platformu (DİKÇEP)
Doğa Araştırmaları Derneği
Doğa Derneği
Doğa Kültür ve Yaşam Derneği ( Yaşamder )
Edremit ve Beldeleri Sokak Hayvanları Koruma Derneği ( EVBSHKD)
Ekoloji Birliği Gençlik Meclisi
Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği
Haytap
Hemşin Yaşam Derneği
Her Yer Kazdağları
Karaburun Kent Konseyi
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
Kazdağları İstanbul Dayanışması
Kazdağları Kardeşliği
Koza Dağcılık Kültür Sanat ve Spor Kulübü Derneği
Kuşadası Çevre Platformu
Mersin Nükleer Karşıtı Platform
Muğla Çevre Platformu
Munzur Çevre Derneği (MÇD)
Munzur Koruma Kurulu (DEDEF)
NATURA Doğa ve Kültür Koruma Derneği (NATURA)
ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu
Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği
Roots & Shoots Türkiye (Kökler ve Filizler Derneği)
Samsun Çevre Platformu (SAMÇEP )
Sınırlı Sorumlu Proje Evi Üretim, Eğitim, İşletme ve Çevre Koruma
Kooperatifi
Simurg Kuş Yuvası Derneği
Söke Çevre Platformu
SUYADER
Terme Çevre Platformu
Turgutlu Çevre Platformu
Türkiye Biyologlar Derneği
Yaşam ve Dayanışma Yolcuları
Yeni Foça Forum
Yeşil Artvin Derneği imzacı
Yuva Derneği
WWF Türkiye