Menzil'de miras kavgası bitmiyor!

Ölen Menzil Cemaati liderinin oğulları, müritleri önünde para kavgası yaptı. Görüntüler meselenin liderlik değil sermaye olduğunu bir kez daha hatırlatıyor...

Menzil'de miras kavgası bitmiyor:
'Tarikatlar artık ülkenin en büyük holdingleridir'

Menzil Cemaati’nde "Gavs" olarak nitelendirilen Abdulbaki Erol'un 12 Temmuz 2023 tarihinde ölmesinin ardından oğulları arasındaki miras kavgası bitmedi.

Tarikat liderlerinin miras kavgası daha önce de gündeme gelmişti. Ancak bu kez tarikatçıların kavgası kameralara yansıdı.

Kaydedilen görüntülere göre, Abdulbaki Erol'un iki oğlu müritlerinin önünde birbirine girdi. O anlarda "Sofileri oradan çıkartıp, kiraların faizini bile istediler" ifadeleri duyulurken, Erol'un küçük oğlu "Ağabey sen şimdi böyle konuşuyorsun da babamın vefatının ikinci günü sizinkiler dergah bastılar" karşılığını verdi.

Tartışmayı bir tarikat üyesi “Haydi, haydi, haydi, haydi” diye bağırarak sonlandırırken tartışmada alınan karar paylaşıldı.

'Şer'i mahkeme' kurdular

Cemaat içinde yasak olmasına rağmen çekilen görüntüleri medyada yankı bulmasıyla tarikatın sosyal medya hesabından bir açıklama yapıldı.

Açıklamaya göre "özel mahkeme kurulması" kararlaştırıldı. Abdülbaki Erol’un üç oğlundan "Gavsımızın üç halifesi" diye söz edilerek şöyle denildi:

"22 Ekim 2024 tarihinde, Menzil Camii'nde, cemaat huzurunda bir toplantı gerçekleşmiştir. Rahmetli Gavsımızın mahdumları olan büyüklerimiz; miras, köy, ilim ve irşad mekanlarının durumu dahil tüm ihtilaflı konuların değerlendirilmesi ve hükme bağlanması hususunda bir hakem heyeti tayin etmişlerdir.

Gavsımızın diğer üç halifesi, hüküm mercii olarak kabul edilmiştir. Bu hayırlı adımın, en başta bütün kardeşlerimiz arasındaki muhabbetin tesisine ve ümmet-i Muhammed'in ihtiyaç duyduğu hizmetlere vesile olmasını Cenâb-ı Hakk'tan niyaz ediyoruz."

Miras kavgasına yol açan sermaye

Peki bir tarikat içerisinde bu kadar büyük miras kavgası neden veriliyor?

Bu tarikat nasıl güçlü ki, miras paylaşılamıyor.

Semerkand, TÜMSİAD, Beşir Derneği ve GENÇKON gibi pek çok yapılanması olan, bürokrasinin pek çok noktasına yerleşen Menzil aynı zamanda büyük bir sermayeyi de kontrol ediyor.

Kavgalar da bu nedenle sonlanmıyor.

'Devlet tarikatsız yönetemiyor'

Bu karanlıkla mücadele için kurulan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi'ne (THTM) Menzil'deki kavgayı sorduk. THTM'nin Aydınlanma ve Laiklik Komisyonu'nda da olan soL yazarı Orhan Gökdemir, şeyhin ölünce arkasında bıraktığı servete dikkat çekiyor ve ekliyor: "Tarikatlar artık Türkiye’nin en büyük holdingleridir."

"Nurcuların şeyhi Fethullah öldü. Geride 30 milyar dolarlık bir servet bıraktı. Bu akıl almaz bir paradır. Menzil şeyhi ölünce arkasında 55 milyar dolarlık bir miras bıraktığı iddia edildi. Gerçek olma ihtimali yüksektir zira tarikatın şeyhi Muhammed Saki Erol 12 milyon TL değerindeki lüks bir araçla dolaşıyordu. Tarikatlar artık Türkiye’nin en büyük holdingleridir. Vergi vermezler, denetlenmezler, merkezi idare ve yerel yönetimler bütçelerinin önemli bir kısmını bunlara aktarır. Kamu kaynaklarını yağmalayarak semirmişlerdir.  

Çünkü devlet tarikatsız yönetemiyor. Bunlara devletin ihtiyacı var. Sahayı bunlarla tutuyor, seçimi bunlarla kazanıyor. 

Haliyle bu tarikatların dokunulmazlıkları da var. Bakın Menzil köyüne, Orta Çağdaki şato-kale kentlerin bir benzeridir. O kalenin içinde devletin hükmü yoktur, devletin yargısı içeri giremez. Menzil köyü Menzil tarikatına bırakılmış bir dukalıktır."

'Hükmettikleri paralar devlet olmak veya kurmak için yeterlidir'

"Menzil devlet içinde devlettir" diyen Gökdemir, cemaatin kendi bütçesi, güvenlik aygıtı ve mahkemesi olduğunu vurguluyor:

"Mesele ne? Şeyhin üç oğlunun bu mirası nasıl paylaşacağı. Demek ki babadan oğula geçen yerel bir iktidar var. Zaten oğullardan 'üç halife' diye söz ediliyor. Oğullar anlaşamadılar, kavga ettiler ve sorunu çözmek için bir hakem heyeti, mahkeme kurmaya karar verdiler. Bunun söylediği şu; Menzil devlet içinde devlettir. Kendi bütçesi, kendi güvenlik aygıtı ve kendi mahkemesi vardır. Biz bunları mafyadan biliyoruz, mafya ya da tarikat, devlet boşluğunda ortaya çıkarlar. Boşlukta kendi iktidarlarını kurarlar. Hükmettikleri paralar devlet olmak veya kurmak için yeterlidir çünkü."

'Bu düzenin böyle sürmeyeceğini biliyoruz'

Devlet desteğinin altını çizen Orhan Gökdemir, kurulan karanlığın ömrünün çok da uzun olmadığını da belirtiyor:

"Tarikatlar arkalarındaki devlet desteği sayesinde bu durumdalar. Bakanlıkları kendi aralarında paylaştılar. Bakanları saray atıyor ama tarikatın işaret ettiği adaylar arasından. Böyle bir karanlık ortaklık kurdular. Bu düzenin böyle sürmeyeceğini biliyoruz. Sürdüremeyecekler, birlikte düşecekler."

➽ Paylaş:
“AKP zihniyetinin erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormusunuz?..”
Okurlara..