Konut alım satımında yeni dönem: Vergi sistemi değişiyor...
2026’da gayrimenkul alım satımında yeni bir dönem başlayacak. Tapuda köklü değişiklikler içeren bu sistemle, rayiç bedel uygulaması yerine gayrimenkulün gerçek değeri üzerinden vergilendirme yapılacak. Peki, bu yeni sistem nasıl işleyecek? İşte merak edilen detaylar…
Konut alım satımında yeni dönem: Vergi sistemi değişiyor... Rayiç bedel tarih oluyor!
2026’da gayrimenkul alım satımında vergi kayıplarını önlemek ve adil bir vergilendirme sağlamak amacıyla yeni bir sisteme geçiliyor. Bu düzenlemeyle, tapu işlemlerinde vergilendirme rayiç bedel yerine gayrimenkulün gerçek değeri üzerinden yapılacak.
RAYİÇ BEDEL YERİNE 'GERÇEK DEĞER' VERGİLENDİRİLMESİ YAPILACAK
Cumhurbaşkanlığı yıllık programında, nesnel ölçütlere dayalı bir gayrimenkul değerleme sisteminin gerekliliği vurgulanırken, ilgili bakanlıklar taşınmazların gerçek değerlerinin izlenebilmesi için teknik altyapı çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda taşınmaz değer haritaları oluşturulacak ve mülkiyet bilgileriyle entegre edilerek Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi’ne (TAKBİS) dahil edilecek. Çalışmalar tamamlandığında, emlak işlemlerinde gerçek değer üzerinden vergilendirme başlayacak.
TAPUDA MEVCUT UYGULAMA NASIL İŞLİYOR?
Mevcut sistemde gayrimenkul alım satımında, alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı binde 20 oranında tapu harcı tahsil ediliyor. Ancak satış bedelinin, emlak vergisi değerinin altında beyan edilmesi yasak. Gerçek alım-satım bedelinin doğru bildirilmediği tespit edilirse, eksik ödenen tapu harcı, cezalı şekilde taraflardan tahsil ediliyor.
Gelir Vergisi Kanunu’na göre ise gayrimenkul, iktisap tarihinden itibaren beş yıl içinde satıldığında elde edilen kazanç, “değer artışı kazancı” olarak vergilendiriliyor. Bu kazanç, satış bedelinden endekslenmiş alış bedeli, tapu harcı gibi giderler ve ilgili yılın istisnası düşüldükten sonra kalan tutar üzerinden hesaplanıyor.
YENİ SİSTEM NE GETİRECEK?
2026’da hayata geçecek yeni düzenleme ile gayrimenkul değerleme sürecinin daha şeffaf hale gelmesi amaçlanıyor. Kamu gelirlerini artırması beklenen bu sistem, aynı zamanda mükellefler üzerindeki cezai yaptırımları da azaltmayı hedefliyor.