Reyhanlı'da patlayan bombalar nereden gelmişti?..
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan cuma günü yaptığı açıklamada, ''Başta sayın Colani olmak üzere yeni Suriye yönetiminde yer alan isimlerle iletişimi başlatmış durumdayız" demiş ve Hakan Fidan'ın da Suriye'ye gideceğini söylemişti.
Bu açıklamadan saatler sonraysa Suriye'ye üst düzey diplomatlarını gönderen ABD, ''terör örgütü'' olarak tanımladığı Heyet Tahrir'uş Şam (HTŞ) lideri Muhammed Culani'nin başına koyduğu ödülü kaldırmıştı.
France 24 kanalına çıkan Fidan'a MİT Başkanlığı döneminde bu cihatçı örgütle ilişkilerin ne düzeyde olduğu soruldu. Fidan HTŞ ile özellikle IŞİD ile mücadelede istihbarat paylaşımı konusunda iyi iş birliklerinin olduğunu ve kendilerine çok yardımcı olduklarını belirtti.
Meselenin ''hassasiyeti'' nedeniyle o dönemde bunu kamuoyuna açıklamadıklarını anlatan Fidan, "DEAŞ ve El Kaide ile bağlantılı örgütler hakkında istihbarat toplama konusunda HTŞ, yıllardır bizimle iş birliği içinde oldu" dedi.
HTŞ için formül aranıyor: 'Terör faaliyetleri yok'
Türkiye'nin HTŞ'yi ''terör listesinden'' neden çıkarmadığına yanıt veren Fidan, "Bizim onları listeye almamız, BM listesiyle alakalı bir konu. BM Güvenlik Konseyi kararlarına tabii ki uyuyoruz ama şimdi hukuki boyut ile fiili boyutun birbiriyle çeliştiği farklı bir durum var" dedi.
Fidan, HTŞ'nin fiili olarak herhangi bir ''terör faaliyeti'' içinde olduğunu görmediklerini de belirtti ve "Bu, sadece bizim değil Batılı istihbarat örgütlerinin de tespit ettiği bir husus" diye de ekledi.
Hatay Reyhanlı'da 11 Mayıs 2013'te düzenlenen bombalı saldırılarda 5'i çocuk 53 yurttaş yaşamını yitirmiş, 150'ye yakın kişiyse yaralanmıştı.
AKP, saldırının failinin Suriye hükümeti olduğunu savunmuş ancak ortaya çıkan deliller El Nusra'yı yani bugünkü adıyla HTŞ'yi göstermişti.
Jandarma İstihbarat yazışmalarında, Suriye'de cihatçıların kontrolündeki Rakka şehrinde, El Nusra üyelerince bomba yüklenmiş araçların bulunduğu, bu araçların Suriye yönetimi tarafından arandığı ve söz konusu araçların Türkiye'ye yönelik bir saldırıda kullanılacağı bilgisi bulunuyordu.
AKP bomba yüklü araçların Rakka'dan geldiğini kabul etti ancak istihbarat belgesi ve katliamın cihatçı örgütlerle bağlantıs hiçbir şekilde sorgulanmadı, bağlantılar araştırılmadı.
'Harekat olacak mı' sorusunu geçiştirdi
Dışişleri Bakanı'na Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) yönelik olası askeri harekat da soruldu. Fidan, Suriye'de yeni bir yönetim olduğunu hatırlatarak SDG'nin dağıtılması gerektiğini belirtti.
"Yani askeri müdahale ihtimal dahilinde mi?" sorusu üzerine Fidan, "Ne gerekiyorsa yapılır" cevabını verdi.
ABD'nin Suriye'deki varlığını son haftalarda iki katına çıkardığı açıklanmıştı. Fidan bunu fark ettiklerini belirterek ABD'nin bunu ''IŞİD'le mücadele'' için yaptıkları açıklamasını ''bahane'' olarak niteledi.
Fidan, ''Bazı şeyleri doğru tanımlamak lazım. 'DEAŞ’la mücadele' dedikleri hadise, aslında tek bir işten ibaret: O da, DEAŞ mahkumlarını hapishanede tutmak. Hepsi bu. Ne yazık ki Amerikalı dostlarımız ve bazı Avrupalı dostlarımız, teröristleri hapiste tutmak için başka bir terör örgütünü kullanıyor," dedi.